Ama kalbin avukatı suskunsa savunmasında
Müvekkil iflas etmiştir, umut kalmaz davasında
Sayfa 16
-Avukatınız sabah akşam arayabileceğiniz insanlar değildir, avukatların da mesai saati kavramı vardır.
-Avukatınızın tek müvekkili, tek işi, tek meşgalesi siz değilsiniz. O yalnızca sizin avukatınız değil.
-Avukatınız, hayat hikayenizi ve dertlerinizi anlatabileceğiniz dert ortağınız da değildir.
-Avukatınız, duygusal hisler besleyebileceğiniz, bağlanabileceğiniz ve hatta duygularınızı açabileceğiniz insanlar da değildir.
-Avukatınızı aradığınızda açmıyorsa tekrar tekrar aramak yerine kısa bir mesajla durumdan haberdar edip sizi aramasını beklemelisiniz. Zira duruşmada, keşifte, icrada, müvekkil görüşmesinde ya da lavaboda olabilir, kısaca müsait olmayabilir.
-Son olarak avukatınıza para verince onu satın almış ya da kiralamış olmuyorsunuz. Mesafenizi her daim muhafaza ediniz.
Bunları sizin yapmayacağınızı umuyorum. Ama Allah aşkına eşinize dostunuza söyleyin şunları. Yalnızca avukatlıkla da sınırlandırmamak gerek. Bunlar genel nezaket kurallarıdır ve aşağı yukarı tüm mesleklerde aynıdır. Mağarada mı yaşıyor bunlar ilkel çağdan mı kalmışlar anlamıyorum.
Bir müvekkil avukatının mahkemede davasının takdimini dinledikten sonra gözyaşlarına boğulur ve feryat eder: "Bugün dinleyinceye kadar asla bunun yarısı kadar acı çektiğimi bilmiyordum."
Bugün müvekkil olarak gelen bir karı koca bekar olup olmadığımı sordular. Bekarım, dedim. Bizim oğlan da bekar hahaha diye güldüler. Ama 9 tane ceza dosyaları var falan.
yaşandı
Müvekkil geldi, size geçen gün mesaj attım neden cevap vermediniz, dedi. Kusura bakmayın görmedim ne atmıştınız dedim. Cuma mesajı dedi.
