Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
424 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Gözyaşlarının Tadı . farklı kültürleri , dinleri ve din tarihlerini işlemiş oldukça geniş yelpazede ele alınabilecek bir roman. Bir ailenin kökenlerine iniyoruz.Her bir aile bireyinin hayatlarını irdeliyoruz.Karşımıza çıkanlar hoş değil belki ama yolun sonuna kadar gidiyoruz ve buna değiyor. Evlilik dışı ilişkiler , aileleri dağıtan sırlar , savaş ne ararsanız var.California'da Chicago'da, Pakistan'da Irak'da... Farklı dinlerde.Kimi zaman Müslüman , kimi zaman Hristiyan.Kimi zaman Sünni kimi zaman Şii. Yazarın kalemi çok hoşuma gitti.Ancak kitabın yıldızı kitabın yazarı değil içeriğiydi.Yazarla tanışma şansım olsa tebrik ederdim araştırmaları için. Kültürleri çok iyi araştırmış , biz Türklerin de kültürel ögeleri var doğrudan verilmemiş olsa da.Zaten Dünya bir zincir halkası , küçük bir köy değil mi? İçerisinde çok değerli sözler bulunuyordu.O da kitabın ayrı bir artısıydı.Ana karakterin tek olmaması yani birden fazla ana karakter olması da olayların birbirleriyle ilişkileri daha net kavramamızı sağladı. Ben kitabı beğendim.Belki 10/10 değil ama okusanız size kesinlikle yeni bir görüş açısı oluşturacak ve bilgi verecektir.
Gözyaşlarının Tadı
Gözyaşlarının TadıNafisa Haji · Feniks Yayınları · 201338 okunma
"Şiir kelimelerin ötesinde gerçeklere dokunur.Yabancı bir dilde bir şiiri tam olarak anlamak neredeyse imkansızdır ; çünkü kelimelerin anlamlarının çok ötesinde şeyler içerir.Şiirdeki kelimeler normal algı düzeyimin çok ötesindedir.Beyne uğramadan yüreğini deler geçer."
Reklam
"Gerçek olan ne biliyor musunuz? Savaş hiç karmaşık değildir.Savaş öldürmektir.Öldürmek onun tek amacıdır.Ölmemek için başkalarını öldürmek."
"O gözlerde gördüğüm her şeyi açıklıyordu.Neden uzak durduğunu , neden veda etmeye geldiğini.Sadece bende uyandırdıklarını açıklayabilirim.Her kadına yaşamında en az bir kez böyle bakılmalı.Baskı altında tutulan bir arzuyla , biçim değiştirdiği ve okuduğu şiirlerde mısralarda olduğu gibi bir armağan bir bağış halinde eridiği için saf duyguların ötesine geçen bir aşkla.Yüzümün kızardığını hissettim ; bu ima dolu bakışlar dalga dalga bedenimin her gözeneğini , her hücresini kapladı.Seviliyordum.Güzelliği hissettim o ana kadar farkında olmadığım , etrafımdaki güzelliğin içimdeki her şeyi canlandırmasıyla aniden su yüzüne çıkan kendi güzelliğimi..."
"Yaşamın her anı , o anın benim için önemli olduğu kadar önemlidir.Tek fark bunun farkında olmaktır.Yaşamımızdaki anları , kıymetlerinin farkına varmadan harcıyoruz.Bu , bir trajedi.Gerçekten insanoğlunun trajedisi bu; kendi kendimizi varlığımızı önemseme duygumuzun kurbanları yapıyoruz."
"Bir andır hayatın kendisi Tek var olan Sanki kendimizi onlara armağan eder gibi Başkalarında eriyip gitmek."
Reklam
"Ağlamak yine karmaşa yarattı kalbimde Tek bir damla içimdeki fırtınadan kaçan."
"Kadınlar kendi güçlerini küçümseme alışkanlığı edindiler.Dünyada gerçek değişim , gerçek adalet kadınların katılımı olmadan gerçekleşemez.Cennet bizim ayaklarımızın altında.Bu yüzden attığımız adımlar konusunda dikkatli ve temkinli olmalıyız.Musa'yı uzaktan izleyen kız kardeşi ve onu kendi oğluymuş gibi sahiplenen firavunun kızı olmasaydı Musa olmazdı.Meryem olmasaydı İsa olmazdı.Fatima olmasa Hüseyin olmazdı."
"Döktüğümüz bu yaşlar bırak aksın, Sadee. Bu sevgi gözyaşlarının tadını alabiliyor musun?" Ulumam hıçkırığa dönmüş, ne demek istediğini anlamamıştım. Kaşlarımı çattım ve dilimle bu tuzlu nemliliği tadabilmek için ağzımı açtım. "Hayır, Sadee, dilinle değil. Gözlerini kapat, Oğlum. Tıpkı benim kapattığım gibi. Bırak yüreğin baksın onların tadına" Gözlerini kapatmasını izledim; sonra ben de kapattım. "Yaşadığımız anın acısını ve ıstırabını aş." Elleri kalbimin üzerindeydi; göğsümü okşuyordu. "Hişş,,, Gözyaşlarını sessizce dök." Uzun bir sessizlik oldu. Benim hıçkırıklarım bile dinmişti. "Hissediyor musun Sadee? Benim hissettiğimi hissediyor musun? Tatlılığını. Acının altına saklanan tatlılığını hissediyor musun? Bu sana olan sevgimin tadı. Ve senin bana olan sevginin. Tadabiliyor musun? Tüm kalbinle hissediyor musun?" Kelimeleri anlamasam da ne demek istediğini anlamıştım. "Bu göz yaşları dünyada sevginin var olduğunun kanıtı, Sadee. Gözyaşları sadece kendimiz için ağlama bencilliğini gösterdiğimizde acıdır. Bu gözyaşlarının nedeni olan aşkı inkar ettiğimizde ve unuttuğumuzda. Üzüntümüzün öfkeye dönmesine izin verdiğimizde...
Ülkenin kanunları mı? Ne ki o? Güçlü insanların oyuncağından başka bir şey değil. Allah'ın adaletine gelince; adil olmayan hiçbir şey benim inandığım hiçbir tanrının adaleti olamaz. Bu, inanç ve bilgeliğin sınandığı bir gerçektir. Bu, birbirimize acı vermemize neden olan talihsiz durumlarda insaniyet ve merhametin ışığını saçmamız için bize verilmiş bir fırsattır. Söyleyeceğiniz hiç bir kanun bu konudaki fikrimin değişmesini sağlayamaz.
Reklam
O herifin çocuklardan birine üzgün görünmesini söylediğini bile duydum. Bu çocukların -ve dünyada bunlar gibi olan çocukların- en harika yönleri ne biliyor musun? Gülümseme ve kahkaha atma becerileri... Tanrı aşkına! Bu çocuklar çöplükte yaşıyorlar. anlatmaları gereken asıl hikaye bu! Yapmaları gereken, diğer insanların olmazsa olmazlarının hiç birine sahip olmayan bu çocukların nasıl gülebildiğini ve bu kadar mutlu göründüklerini insanların anlamasını sağlamak.
Bir şeyin üstesinden gelmenin tek yolu seni etkilemesine izin vermemektir.
Sayfa 214Kitabı okudu
Üzgün olmanızın anlamı ne? Ne olabilir? Söyleyeyim Jo. Benim için çok anlamlı. Acımı fark ettiğinizi gösteriyor. Paylaştığınızın işareti. O yüzden çok, çok önemli.
Sayfa 398Kitabı okudu
Öfkenin süte benzediğini, uzun süre taze kalamayacağını, bozulduğu zaman onu içenlerin zehirlenip hasta olacağını, hatta öleceğini söyler.
Sayfa 397Kitabı okudu
52 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.