192 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Es-Selâmu aleyküm ve rahmetullâhi ve berekâtuhû Kitabın adından da anlaşıldığı üzere "24 saat müslümanca bir hayat"...yani sabah uyandın dua ile güzel bir şeye şahit oldun şükür ile bir musibet ile karşı karşıya geldin hemen istiğfara sarıl, yolda yürürken bir Müslüman kardeşini gördün selam ver, musafalaş, hâlini hatırını sor. Sözün
24 Saat Müslümanca Bir Hayat
24 Saat Müslümanca Bir Hayatİhsan Şenocak · Hüküm Kitap · 2021640 okunma
Kelime-i Tevhîdi, İyice Anlamadan, Kalbinde Özümlemeden Söylüyorsan Hakikatte Onu Söylemiş Olmazsın. Nitekim Kur’ân-ı Kerîm’de: “Vay o Namaz Kılanların Haline Ki Onlar Kıldıkları Namazdan Gafildirler” Buyrulmuştur. {Mâ’ûn Sûresi, âyet: 4-5} Öyleyse, ALLAH’ı Zikrettiğinde Heryerin Kalb Kesilmeli; O’nun İçin Konuştuğun Vakit Her Yanın Dil Olmalı, O’nu Her Tarafın Kulak Kesilmiş Bir Vaziyette Dinlemelisin Ki Soğuk Demire Çekiç Vurmuş Olmayasın..... Bir Şair Demiş Ki ; Ölürüm Aşkınla Seni Her Zikredişimde Gafletinle Düşerim Mahrumiyet Ve Hüzne Kalb Kesilirim Gönlümün Her Titreyişinde Ne Acı Kalır, Ne Elem, Yanar Âteşinde... Syf 29-30
FURKAN Basım Yayın & OrganizasyonKitabı okudu
Reklam
871 syf.
·
Puan vermedi
Risale-i Nur Okuma Aksiyonu
Risale-i Nur külliyatını okumaya ve anlamaya çalışırken karşılaştığım bazı tanıtıcı notları derledim. Önsöz Risale-i Nur, müşterileri aramaz; müşteriler onu aramalı, yalvarmalı.1 Kıymettar, kusursuz bir malın dükkâncısı müşterilere yalvarmaya muhtaç değil. Müşterinin aklı varsa yalvarsın.2 Müşteri olmak; Kur’an’ı anlamak istiyor muyuz?
Sözler
SözlerBediüzzaman Said Nursî · Rnk Neşriyat · 20135,5bin okunma
Acaba sırf dünya için mi yaratılmışsın ki, bütün vaktini ona sarf ediyorsun?
Sayfa 29
Canım namaz
“Hem şükrün enva'ı var. O nevilerin en câmii ve fihriste-i umumiyesi, namazdır.”
Nitekim bir hadîs-i şerifte: “Nice oruç tutan kimse vardır ki, onun orucu ona açlık ve susuzluktan başka bir şey sağlamaz. Ve nice namaz kılan­lar vardır ki onların namazı onlara sadece ayakta durmak ve yor­gunluk kazandırmıştır” buyrulmuştur.
Sayfa 38 - Buhari
Reklam
Hem yirmi dört saatte bir tek saati, hoş ve ulvî, nuranî ve faideli bir nevi talimat-ı Rabbaniyeyi bizden istedi. Biz tembellik edip, o namazı ve niyazı yerine getirmedik. O tek saati diğer saatlere katarak zayi' ettik. Cenab-ı Hak onun keffareti olarak, beş sene talim ve talimat ve koşturmakla bize bir nevi namaz kıldırdı.
Gubbe 183
“Müminler, Allah anıldığı zaman kalbleri titreyen, O’nun âyetleri okunduğunda imanları artan, rablerine güvenen, namaz kılan, kendilerine verdiğimiz rızıktan yerli yerince sarfedenlerdir.” (Enfal / 2-3)
"Onlar hayvanlar gibidir, hatta onlardan da aşağıdırlar." (A'raf,179) Öyle ki bu cahillerden kendisini ilme ve fıkha nisbet eden bazıları "Kiblemize yönelen hiç kimse kafir olmaz" diyecek duruma gelmişlerdir. Hâlbuki Ehl-i Sünnetin "Kıble ehlinden hiç kimseyi günahlarından ötürü tekfir etmeyiz." sözünden kastı küfür ve şirk haricindeki günahlardan ötürü kıble ehlinden kimseyi tekfir etmeyiz anlamındadır. Gerek șeyhin zamanındaki gerekse günümüzdeki batıl ehli ise bu sözü kıbleye dönerek namaz kılan birisi küfür ve şirk ișlese de tekfir edilmez ma'nasında kullanmaktadırlar. Halbuki böyle bir ma'na, imamların ittifakıyla batıldır. Ebu Ubeyd Kasım bin Sellam'ın senediyle naklettiğine göre ibn Mesud Radyallahu anh șöyle demiștir: <Bir kul Allah'tan başkasına kurban kesmedikce veya_Allah'tan baskasına namaz klmadıkça şirke ve küfre girmez> (Kitab'ul Iman, 95 no: 29,Mektebet'ul Mearif 1421) Bundan dolayı, kendi döneminde Hanbelilerin ve Ehl-i Sünnet'in imamlarından birisi olan İmam el-Berbehari Rahimehullah "Şerh'us Sunne" adlı eserinde șöyle demektedir: <Allah'ın Kitabı'ndan bir ayeti inkâr etmedikçe yahut Rasulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in hadislerinden birini inkâr etmedikçe veya Allah'tan başkasına namaz kılmadıkça; ya da Allah'tan baskasına kurban kesmedikce Ehli Kıble'den hic kimse İslam' dan çıkmaz. Bunlardan herhangi birini yaparsa, onu İslâm'dan çıkarmak (tekfir etmek) senin üzerinde bir yükümlülüktür.>
Müminler, Allah anıldığı zaman kalpleri titreyen, O’nun âyetleri okunduğunda imanları artan, rablerine güvenen, namaz kılan, ken­dilerine verdiğimiz rızıktan yerli yerince sarfedenlerdir.
Reklam
Ebû Katâde'den (ra) rivâyetle Hz.Peygamber (as) şöyle buyurmuştur: "Sizden biriniz bir mescide girdiğinde oturmadan önce iki rekat namaz kılsın"
Yıldızlara bakma. Ancak namaz vakitleri hususunda onlardan yardım alabilirsin. Bunun dışında onlarla ilgilenme. Çünkü bu zındıklığa sevk eder.
Bütün bunlarla beraber başka bir durumu da öğrenmiş olursun.
Bunu bildiğin zaman, onların salihlere du'â etmelerinin ve onlara bağlanmalarının "Biz sadece şefa'at istiyoruz" demelerinden ibaret olduğunu, Nebi Sallallahu Aleyhi ve sellem'in, onlarla, du'ânın (ibadetin) yalnız Allah'a has kılınması ve dînin bütünüyle Allah'ın olması için savaşmış olduğunu anlamış olursun. Aynı şekilde bunun (du'ayı/ibâdeti Allah'a has kılmanın), namaz ve oruçtan daha büyük bir farz olan tevhid olduğunu, Allâhu Teâlâ'nın, huzuruna Kıyamet Günü'nde tevhid ile geleni bağışlayacağını, âbid (ibâdet ehli) biri olsa bile tevhîde câhil olanı ise bağışlamayacağını anlamış olursun. Aynı şekilde Allâh'tan başkasına du'â/ibâdet etmenin; bunu yapan kimseyi Allahu Teâlânın bağışlamayacağı Allâh'a şirk koşmanın bizzat kendisi olduğunu ve Allâh katında şirkin her ne kadar şirk koşan kişi bu yaptığıyla Allâh'a yakınlaşmak istese de zinâdan ve cana kıymaktan daha büyük (bir günâh) olduğunu anlamış olursun. Bütün bunlarla beraber başka bir durumu da öğrenmiş olursun. O da; Sedîr, Veşem ve başkaları gibi (Arap yarımadasında bulunan) birtakım bölgelerde, içlerinde "âlimler" diye isimlendirdikleri bazı (sözde) âlimlerin de olduğu insanların çoğunun, bunu bilmediği gerçeğidir.
Mesela, sen namaz kıldın veya abdest aldın. Halbuki namazını ve abdestini fesada verecek bir sebep, nefsü'l-emirde varmış. Lâkin sen ona hiç muttali olmadın. Senin namazın ve abdestin hem sahihtir hem hasendir.
83 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.