Merhaba arkadaşlar. Herkese geçmiş olsun. Çok büyük acılarla sınandık neredeyse aklımızı yitirmiş duruma düşecektik. Ölenlere Allah rahmet eylesin. Çok büyük bir acı, Allah’ım bize dayanma gücü ver.
Herkese merhabalar.
Yarın yarın bitti.. Pınar Kür ile ilk tanışmamızdı. Kitapta aldatmalar, çarpık ilişkiler ve bir döneme ışık tutabilecek bir kitap olarak karşımıza çıkmaktadır. Elbette 68 kuşağına göndermeler de var.
Romanımız; 1970'li yıllarda komünizm, anarşizm, solculuk, iş, siyaset, politika ve çarpık ilişkiler gibi olaylara değindiği görülmektedir. Romanımızda dört ana kahraman bulunmaktadır. Asıl baş kahraman Selim'dir. Diğer baş kahramanlar ise Seyda, Oktay ve Aysel'dir.
Romanımızın baş kahramanı Selim, solcuğu temsil eden (solcu bir kişiliktir). Seyda, oldukça akıllı ama Oktay ile evlenmek için çok sevdiği üniversitesini bırakmış ve onunla mutsuz bir evlilik sürmektedir. Aysel, kendisini şöhrete adamış ancak bu şöhret basamaklarını çıkarken belli bir bedel ödemiştir. Bu kahramanlarımızın ortak noktası darbeden etkilenmiş olmalarıdır.
Betimlemeler ve her karakterin detaylı işlenişi romana ayrı bir güzellik katmış. Olaylar oldukça sade ve akıcı bir dille anlatılıyor. Kitap pek 12 mart darbesi kitabı gibi gelmedi bana, daha çok insanların yaşam hikâyesini anlatmış. O derece gerçekmiş gibi bir hava sezdiriyor. Yazarın eline koluna sağlık. İlk okuduğum bu kitabından aldığım hazla diğer eserlerini de aynı bakış açısıyla okuyacağım. Özellikle verdiği mesajlar kayda değer şeyler...
Ursula K. Le Guin'in iki