1552 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
58 günde okudu
Monte Cristo Kontu üzerine düşünsel çabalar...
*“Düşünceler ölmez efendim, bazen uykuya dalarlar ama uyumadan öncekinden daha güçlü bir şekilde uyanırlar. (s.130)”* 14 yıl suçsuz yere hüküm sürmüş ama neden suçlandığınızı bilmediğinizi düşünün. Ne hissederdiniz? Monte Kristo Kontu tam olarak bu konuya odaklanıyor. Romanın başkarakteri Edmond Dantes herkese güvenen, herkese iyi niyetle
Monte Cristo Kontu (2 Cilt Takım)
Monte Cristo Kontu (2 Cilt Takım)Alexandre Dumas · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202025,5bin okunma
631 syf.
4/10 puan verdi
Vedat Türkali'den Bir Gün Tek Başına kitabını okumuş ve anlatımına, diline, konusuna âşık olmuştum. Büyük bir hayranlıkla kitabın son sayfasını kapatmıştım. Şimdi bu kitabı okurken nasıl iki kitabı da aynı yazar yazmış olabilir diye düşünmeden edemiyorum. Kitap konu olarak baktığımızda oldukça kapsamlı ve güzel aktarıldığı zaman ilgi çekecek
Kayıp Romanlar
Kayıp RomanlarVedat Türkali · Everest Yayınları · 20041,349 okunma
Reklam
Bugünü Yaşama Arzusu
#Schopenhauer *Yazar #Aldığımız her nefes bizi sürekli etkisi altında olduğumuz ölüme doğru çeker... Nihal olarak zafer ölümün olacaktır, çünkü doğumla birlikte ölüm zaten bizim kaderimiz olmuştur ve avını yutmadan önce onunla yalnızca kısa bir süre için oynar. Bununla birlikte, hayatımıza olabildiğince uzun bir süre için büyük bir ilgi ve
*Bana birisi bir armağan verdiğinde,sonunda üzülen hep ben olurum. s.54 *Bu seks denen şeyi hiç anlayamıyorum zaten.İnsan ne yapıp ne ettiğini hiç bilmiyor..Yemin ederim hiç anlamıyorum . s.64 *Küçüklere içki satarken yakalanırlarsa işten atılırlardı.Ben lanet bir küçüktüm.:)s.71 *Kızlarla olan sorun bu işte.Hoş bir şey yaptıklarında,pek yüzlerine bakılmayacak gibi olsalar da,hatta salak bile olsalar,onlara böyle yarı yarıya aşık oluyorsunuz ve hangi cehennemde olduğunuzu bile unutuyorsunuz.Kızlar!Aman Tanrım!aklınızı başınızdan alıyorlar.Gerçekten alıyorlar. s.73 *Yani liseden veya üniversiteden sonra, herhalde çoğu sersem heriflerle evlenecek diyordunuz. Hep o lanet arabalarının mil başına kaç litre benzin yaktığından bahseden herifler... Çok ters herifler. Çok sıkıcı herifler. Hiç kitap okumayan herifler...s.118 *İşin gülünç yanı, onu gördüğüm an, canım onunla evlenmek istedi. Ben deliyim herhalde..Yemin ederim ben deliyim.. s.119 *Bir kız sizinle buluşmaya geldiğinde felaket güzelse kimin umrunda ;ha geç gelmis ha erken gelmiş,.. s.119 *Arabalarını aldıkları gün, başlıyorlar daha yeni bir arabayla nasıl değiştiririz diye düşünmeye... Lanet bir atım olsa, daha iyi. Atlar en azından insana yakın,.. s. 125 *Bizim İsa bunları görseydi heralde kusardı, demiştim Sally ye;yani o süslü kostümleri filan görseydi.s.131 *..ama gerçekten öyle sanıyorum ki, savaşın kendisinden çok, askerlikten nefret etmiştir. s.133
Yapı kredi yayınlarıKitabı okudu
83 syf.
·
Puan vermedi
Hayatın kısa ya da uzun olması değil anlamlı yaşanmasına, otomatik pilotta giderek yaşanan bir ömürden, yaparken zamanın nasıl aktığını unuttuğunuz, bizi çok mutlu eden olağanüstu fakat küçük, gündelik şeyler, nüanslar, kişiler, olaylar, uğraşlar ile geçen anların toplami diyorlar hayata bazıları. Ben benimsediğim bu düşünceyi, katıldığım bir felsefe oturumunda ifade etmeye çalışmıştım, fakat anlaşılmamis, sanki anlatmaya çalışırken yaptığım benzetme ve örneklerin kendi yasantimdan hareketle öznel olduğu nedeniyle karşı çıkılarak cürütülmeye çalışılmıştı..Ben bu anlara örnek olarak "çocuğunuzun size ilk anne dediği an", "aşık olduğunuzu anladığınız an" "yağmur altında ıslanmanin tadını çıkardığınız an" gibi örnek verdigimde; "ben anne değilim dolayısıyla bir çocuğun bana anne demesinin hissini bilemem, hiç aşık olmadım, yağmuru da sevmem" demisti. Yani yasantisal örnek veriyor, sorgulama bilmiyorsun gibi. Belki de bilmiyorumdur. Evet hem bilmiyorum hem de ifade edemiyorum çoğu zaman. Ama ben bu düşünceye çok yakınım. Böyle olduğunu düşünüyor, okuyor, gozlemliyor, izliyorum, hissediyorum... Bu kitabı bunların üzerinden okuyor ve yine aynı görüşü destekliyorum: Hayat nefesimizi kesen zamanı unutturan mutlu ya da mutsuz olduğumuz anların toplamıdır. Zaman bu baglamda görecelidir. Insanalrin ölmeden önceki son zamanlarda "göz açıp kapayıncaya kadar geçti" diye ifade etmelerinin nedeni de sanırım, bu anlari çogaltamayip hayatlarını rölantide tüketiyor olmalarından kaynaklanıyor. Keşke gençler bilse, yaşlılar yapabilse...
İvan İlyiç'in Ölümü
İvan İlyiç'in ÖlümüLev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202244,8bin okunma
_Rüya, gören olmadan da var olabilir. Rüya gören olmadan rüya mevcut olduğunda ise bu özgün gerçeklik gibi gelir. Siz yoksunuz ama kozmik bir akıl var. Brahma var. Bu yüzden bütün alemin Brahma'nın gördüğü bir rüya olduğunu söylerler. Bütün bu dünya bir rüyadır, bir mayadır. Ama bu her şeyin, tümün bir rüyasıdır. Kişisel bir rüya değildir.
Reklam
116 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Herkese merhaba, bugün sizlere çok güzel, hatta aşırı derecede güzel ve naif sonuyla da bana şok yaşatan Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat'dan bahsetmeye geldim açıkça söylemem gerekirse ben bu sonu kabul etmiyorum ve eger fırsatım olsaydı eserin sonunu da değiştirmek isterdim ve bu konuda yalnız olmadığımı da biliyorum çünkü gerçekten çok
Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat
Taaşşuk-ı Talat ve FitnatŞemseddin Sami · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201928,4bin okunma
Esirlerin salıverilmesinden sonra Tiflis'te çıkan Kafkas adlı ga­zetede, avulda geçirdikleri esaret günlerinin hikayesi yayınlan­dı. Gazetenin yazdığına göre "ilk akşam, tanışmayla geçti." Bu denli dehşet verici bir akşamı, sosyal kaynaşma çağrışımı yapan bir ifadeyle tarif etmeleri ilginç. Fakat Şamil, daha ilk günden esirlere
Size neden ve nasıl âşık oldum bilmiyorum. Belki de güzel bile değilsiniz. İnanır mısınız, yüzünüzün nasıl oluğunu bile bilmiyorum. Büyük ihtimalle kötü bir kalbiniz var ve öyle çok zeki olduğunuzu da düşünmüyorum...
Sayfa 48 - Panama
Büyük salonun kapıya yakın bir duvarının önünde birdenbire durdum. O andaki hislerimi, bilhassa aradan bu kadar seneler geçtikten sonra, anlatmama imkân yok. Yalnız orada, kürk mantolu bir kadın portresinin önünde, mıhlanmış gibi durduğumu hatırlıyorum. Resimleri seyredip geçenler, vücutlarıyla beni sağa sola itiyorlar, fakat ben olduğum yerden
Sayfa 50 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Oğuzcum 14.bölümü noktalama işaretleri koymadan yazmış tam 76 sayfa
Ölü mevsimin mort sezonuna rastladınız beni daha önce görseydiniz daha önceleri neredeydiniz neden bana gülmeden cesaret verdiniz gülseydiniz dağılırdı derdiniz bilseniz ne rahat ederdiniz gülerdim tamam oldu artık size sen diye hitap edebilirim yorulmak bilmezdi gücünün son noktasına gelinceye kadar durmazdı vatandaşlarıma benzemiyorum kendimi
Sayfa 473 - İletişim yayınlarıKitabı okudu
Ölü mevsimin mort sezonuna rastladınız beni daha önce görseydiniz daha önceleri neredeydiniz neden bana gülmeden cesaret verdiniz gülseydiniz dağılırdı derdiniz bilseniz ne rahat ederdiniz gülerdim tamam oldu artık size sen diye hitap edebilirim yorulmak bilmezdi gücünün son noktasına gelinceye kadar durmazdı vatandaşlarıma benzemiyorum kendimi
199 syf.
10/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
Sevgili Riko
SEVGİLİ RİKO CEMİLE AKTEMUR YOLAKADEMİ YAYINEVİ Merhabalar Sevgili Kitap Dostları Bugün sizlere Sevgili Yazar Cemile Aktemur
Cemile Aktemur
Cemile Aktemur
Hanımın Kaleminden çıkıp #yolakademiyayinevi tarafından yayınlanan
Sevgili Riko
Sevgili Riko
adlı kitap yorumuyla geldim... -Kitabımızın türü roman olup, 19 bölüm, 199 sayfadan oluşmaktadır. Yazım dili açık ve oldukça
Sevgili Riko
Sevgili RikoCemile Aktemur · Mythos Kitap · 202312 okunma
226 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.