368 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Maveraünnehir’den Marmara’ya kadar geniş bir sahanın tarihsel birikimi, kültürü ve pratiği üzerine kurulan Osmanlı Devleti, zamanla, sınırlarını Orta Avrupa’dan Yemen’e kadar genişletmiş ve kadim dünyanın merkezi olan Avrupa, Afrika ve Asya’nın kesiştiği coğrafyada, dünyanın en etkili devletlerinden biri haline gelmiştir. Osmanlı Devleti’ni önemli
Sultanın Ordusu
Sultanın OrdusuMehmet Yaşar Ertaş · Kronik Kitap · 201818 okunma
Prusya askeri geleneği ile Amerikan askeri geleneğinin karşılaştırılması:
“Bu bağlamda Prusya askeri kültürü denince akla ilk olarak şu hususlar gelmektedir: * Katı disiplin anlayışı ve itaat kültürü, * Ordu-Millet (Millet-i Müsellaha) düşüncesi, * Topyekun harp fikri, * Güçlü ve merkezi bir Genelkurmay yapısı, * Kara Kuvvetleri harekatına öncelik veren harp anlayışı, * Savaşın taktik, operatif ve stratejik
Sayfa 342Kitabı okudu
Reklam
Yunan hükümeti, 25 Ağustos günü ittifaka dahil Balkan devletlerine bir nota göndererek, büyük güçlerden Avrupa Türkiyesi'nde reformlara başlanması yönünde Osmanlılara baskı yapılmasının talep edilmesini, müttefiklerin her birinin de seferberlik ilan ederek bu girişimi desteklemelerini önerir. Bu notaya yansımış olan anlayış, münhasıran toprak kazanımı amacıyla başlatılmasına karar verilmiş savaşı bir derece sivilleştirerek suçu Türkiye'nin Balkanlar'daki “kötü yönetimi”ne yüklemek suretiyle Avrupa kamuoylarını Balkan İttifakı'nın yanına çekmek taktiğinden başka bir şey değildir. Nitekim aynı notada Karadağ ile Osmanlılar arasında devam etmekte olan sınır anlaşmazlığının silahlı çatışmaya dönüşmesi halinde Karadağ'ın yanında savaşa katılınması gerekeceği de belirtilmiş, böylelikle aslında savaşı başlatmak için aranılan bahanenin nasıl bulunabileceğine de işaret edilmiştir. Gerçekten Balkan Harpleri'nin 12 Ekim 1912 günü niçin Karadağ'ın Osmanlı garnizonuna saldırmasıyla başladığının sırrı da Yunan notasında saklıdır: İlk hareket, mahallenin deli oğlanı Karadağ'dan gelirse müttefiklerin de büyük güçlere dönüp istikrarın yok olduğu Balkanlar'da barışın tesisi ve ulusal çıkarlarını korumak adına savaşa katılmak zorunda kaldıkları iddiasını öne sürebilmeleri kolaylaşmış olacaktır.
Sayfa 175
Biraz uzun ama kesme yapmak olmazdı
Snellman yeni doğan Fin aydınlarının en güzel örneğidir. O, birkaç genç öğretmen, papaz, avukat ve memurla birlikte halk kitlesi arasında eğitim-öğretimin yaygınlaşması maksadıyla seferberlik ilan etmiştir. Bunlar diyorlardı ki: "Aydın olmak; modaya uygun elbise ve şapka giymek kolalı gömlek taşımak değildir. Aydın kesim, milletin dimağı
Sayfa 42 - Palet yayınları, Çev: Ali Haydar TanerKitabı okudu
376 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Kitabın adı: Savaş ve Açlar Yazarın adı:Hasan İzzettin Dinamo Sayfa sayısı:376 1915-1916 ve 1917 yılları savaşlarını anlatıyor. Kitabımızın ana kahramanı bir kadın Şakir'e. Kocası 2. defa askere çağrılır seferberlik başlamıştır. Büyük oğlu Ali işte eli iş tutar olmuş sebze yetiştirirler pazara götürüp satarlar az da olsa para gelir ,Zor da olsa karınları doyardı . Babalarının Şehit olduğu haberi gelir .Ali'de bir müddet sonra şehit olur Kara Haber tez duyulur derler ya Ali'nin de şehit haberi çabucak gelir . Şakire ne yapacak şimdi diğer çocukları küçücük kendi tek başına düşmanları çok tarlasını elinden alırlar evinden kovarlar aç açıkta kalırlar nasıl geçineceklerdir acaba? Vallahi işte sizi düşünün gerisini... Ne demişler askerimiz fakirdendir zenginimiz Bedel öder günümüzde de öyle değil mi Ne dersiniz...
Savaş ve Açlar
Savaş ve AçlarHasan İzzettin Dinamo · Tekin Yayınevi · 20171,280 okunma
- ÇEÇENLER VE YELTSİN Prof. Dr. Abdurrahman AVTORHAN Münih -ALMANYA Prof. Abdurrahman Avtorhan, 1908 yılında Kuzey Kafkasya'da Grozni'de doğdu. Stalin zorbalığına karşı cephe aldığından, İkinci Dünya Savaşı yıllarında binlerce Kafkasyalı gibi o da yurdunu terk etmek zorunda kaldı. Savaş yıllarında Berlin'de Kuzey Kafkasya
Reklam
536 syf.
10/10 puan verdi
·
26 günde okudu
SADECE 10 PUAN YETMEZ *******10
Bu bir kitap değil... Bu bir şaheser, bir başyapıt, bu bir tarih, bu bir kültür. Bu kitap anlatılmaz bu kitap Setterhan dedenin torunu ile beraber her fotoğraf karesinde başlayan yolculukla tarihin sayfalarında beraber gezerek birebir orda bulunarak yaşanır. Hikayemizi Setterhan dedenin torunundan dinliyoruz. Onunla beraber çıkıyoruz yolculuğa. Tebriz Halı Taciri Yiğit Setterhan... Ne oldu da sen Tebriz'i, Taht-ı Süleyman'ı Sehend dağını, Mirza Han'ı ve ve ve Azam'ı terk edip de Trabzon'da ömrünü nihayete erdirdin. Kimdi seni oralara sığdıramayan, kimdi seni Karadeniz'in bu güzel toprağına, denizine bağlayan. Büyükannenin baba evi "eski ev"in fotoğrafına bakarken kahramanımızla beraber geçmişte yaşam başlıyor. Trabzon meydanındayız. Tellalın Seferberlik naraları arasında Balkan harbi olduğunu anladığımız seferberlik çağrısı. Ve fotoğraflarla yolculuğumuz başlıyor. Kimlerle tanışmıyoruz ki... Eski Trabzon, Büyükhanım, Hacıbey, İsmail, Zehra... Muhacirlik ne demek acılar içinde yaşayarak öğreneceğiz. Büyükhanım'ın muhacirlikte emanetlerine nasıl sahip çıktığını gözyaşlarıyla okuyacaksınız. İran, Tebriz, Taht-ı Süleyman, Mirza han, Çiçek Hala, Piruz....Piruz sen kimsin nasıl girdin Setterhan'ın hayatına. Sayfalar dolusu yazabilirim bu incelemeyi. İnceleme demek yanlış oldu bu geçmişe yolculuğumu, tanıdıklarımı, bağ kurduklarımı, gittiğim yerleri, gördüklerimi, leş kargalarını, ateşi, cehennemi, cenneti, aşkı... Seni tekrar okuyacağım Nar Ağacı. Keyifli Okumalar.
Nar Ağacı
Nar AğacıNazan Bekiroğlu · Timaş Yayınları · 202127,1bin okunma
Sovyetlerin kurduğu sistem yıkılmaya mahkumdu. İki sebeple yıkılmaya mahkumdu. İlki sebep, bireylerin kendi adına servet edinme, topluma rağmen güç biriktirme içgüdüsünü bastıramazsın. Bastırmak istersen eğer, gitgide büyüyen ve gitgide etkisizleşen bir polis düzeni kurmak zorundasın. Aksi takdirde başa çıkamazsın. İkinci sebep, ulusal seferberlik toplumda kısa süreli bir enerji patlaması yaratabilir. Fakat sürdürülemez. İnsanlar yorulur, bıkar.
Sayfa 44 - Liberus YayınlarıKitabı okudu
Hastalık artık...akut dönemde. Yardım et Rabbim
Medine'de Allah Resûlü (s.a.v) Yahudilerle nasıl mücadele etmişse biz de aynı şekilde mücadele edelim. Bunun için Müslümanların şu anda bir seferberlik ilan etmeleri gerekir... Netice itibarıyle herkes bulunduğu yerde iyi olmak için gayret gösterdiğinde biz iyileşeceğiz; biz iyileştiğimiz zaman Kudüs de iyileşecek... Çünkü Kudüs şu an hasta ama bu hastalığın sebebi biziz. Kudüs'ün gülmesi bize bağlıdır.
YENİ BAŞLAYANLAR İÇİN BÜLENT ARINÇ
Hürriyet gazetesinde eski İrancı Ahmet Hakan, "Yeni başlayan lar İçin Bülent Arınç" başlığı altında kendince bir dönemin Arınç’ını anlatıyordu: "Bülent Arınç, eskiden ‘M anisalı içli bir avu kat’ idi. O kadar içliydi ki... Ancak ‘Girdiği bütün davaları kaybederek sakinleşe­ cek' bir hali vardı. Bu özelliği hâlâ devam
276 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.