Sende ben, imkansızlığı seviyorum, Fakat asla ümitsizliği değil... Henüz Vakit Varken Gülüm, Nazım Hikmet Ran
Sende ben, imkansızlığı seviyorum, Fakat asla ümitsizliği değil... Henüz Vakit Varken Gülüm, Nazım Hikmet Ran
Reklam
"İçimde mis kokulu kızıl bir gül gibi duruyor zaman. " Henüz Vakit Varken Gülüm, Nazım Hikmet Ran
Henüz vakit varken gülüm Paris yanıp yıkılmadan, henüz vakit varken, gülüm, yüreğim dalındayken henüz, ben bir gece, şu Mayıs gecelerinden biri Volter rıhtımında dayayıp seni duvara öpmeliyim ağzından sonra dönüp yüzümüzü Notrdam'a çiçeğini seyretmeliyiz onun, birden bana sarılmalısın, gülüm, korkudan, hayretten, sevinçten ve de sessiz
Erkek kadına dedi ki: Seni seviyorum, ama nasıl, avuçlarımda camdan bir şey gibi kalbimi sıkıp parmaklarımı kanatarak kırasıya, çıldırasıya... Henüz Vakit Varken Gülüm, Nazım Hikmet Ran
O şimdi ne yapıyor, şu anda, şimdi, şimdi? Belki dizinde bir kedi yavrusu var, okşuyor. Belki de yürüyordur, adımını atmak üzredir , – her kara günümde onu bana tıpış tıpış getiren sevgili, canımın içi ayaklar!.. – Ve ne düşünüyor beni mi? Yoksa ne bileyim fasulyanın neden bir türlü pişmediğini mi? Yahut, insanların çoğunun neden böyle bedbaht olduğunu mu? O şimdi ne düşünüyor, şu anda, şimdi, şimdi? Henüz Vakit Varken Gülüm, Nazım Hikmet Ran
Reklam
Erkek kadına dedi ki: — Seni seviyorum, ama nasıl, avuçlarımda camdan bir şey gibi kalbimi sıkıp parmaklarımı kanatarak kırasıya çıldırasıya... Nazım Hikmet Ran Henüz Vakit Varken Gülüm, Nazım Hikmet Ran
Sende ben imkansızlığı seviyorum fakat asla ümitsizliği değil Nazım Hikmet Ran Henüz Vakit Varken Gülüm
120 öğeden 71 ile 80 arasındakiler gösteriliyor.