Ne güzel şey hatırlamak seni,
yazmak sana dair,
hapiste sırtüstü yatıp seni düşünmek :
filânca gün, falanca yerde söylediğin söz,
kendisi değil
edasındaki dünya...
Ne güzel şey hatırlamak seni :
ölüm ve zafer haberleri içinden,
hapiste
ve yaşım kırkı geçmiş iken...
Ne güzel şey hatırlamak seni :
bir mavi kumaşın üstünde unutulmuş olan elin
ve saçlarında
vakur yumuşaklığı canımın içi İstanbul toprağının...
İçimde ikinci bir insan gibidir
seni sevmek saadeti...
Parmakların ucunda kalan kokusu sardunya
Seni düşünmek güzel şey
Ümitli şey
Dünyanın en güzel sesinden en güzel şarkıyı dinlemek gibi bir şey.
Fakat artık ümit yetmiyor bana,
Ben artık şarkı dinlemek değil
Şarkı söylemek istiyorum...
Dünyanın en güzel kitabını okur gibi seni düşünüyorum. Seni düşünerek geçen vakit, yeryüzünün en güzel musikisini dinlerken geçen vakte benziyor. Seni düşünmek, senin sesini, şeklini gözümün önüne getirmek en büyük saadetimdir.
Seni düşünmek güzel şey, ümitli şey
Dünyanın en güzel sesinden,
en güzel şarkıyı dinlemek gibi bir şey
Fakat artık ümit yetmiyor bana,
Ben artık şarkı dinlemek değil,
şarkı söylemek istiyorum