Piraye öldü aşkından, yine de dönmedi Nazım'a. Çünkü "Senin adını saatimin kayışına kazıdım Piraye" diyen Nazım'ın kol saatinde Vera yazıyordu.
O gün aşk öldü.
Fotoğraf 1962 yılında Paris'te çekildi.
Nazım'ın ölümüne aylar kala...
Nazım Hikmet, hastalığın ve memleket hasretinin etkisiyle oldukça bitkin.
Fakat sevdalandığı Vera'sı ve dostları yanında olduğu için gözlerinin içi gülüyor.
"Veda" şiirinde dostlarına şöyle sesleniyor şair:
"Hoşça kalın
dostlarım
Nazım da Piraye' ye aşık diye geçer hep lâkin ruh hastası oğlak Nazım Moskova 'da babasından 6 yaş büyük Vera'ya aşık oldu. Ve saatinin kayışında onun ismi yazıyordu. Yani aşk öyle de tatlı ballı sözlerde değil.
“Nüzhet, Yelena, Piraye, Münevver ve Vera olarak etrafında dönen bir yörüngenin halakalarıydık. Sen bu yörüngenin ortasında etrafına aşk saçan bir güçtün.”
PİRAYE’DE NAZIM OLMAK
Nazan ARISOY’UN PİRAYE’DE NAZIM OLMAK
eseriyle bugün sizleri tanıştıracağım.Nâzım Hikmet ile
Piraye’nin aşkını bilmeyenler yoktur. Nâzım Hikmet’ın
kelimelerinde saklanan Piraye’yi buluruz. Toplumcu,
memleketçi Nazım’ Hikmet’in ardında beslendiği bir
aşk hatta aşklar vardır. Kitap içinde Piraye’nin şu
sözleri, “Paylaşılmayı
Çizgi roman dünyâsında manganın konumu çeşitli sebeplerle şahsına münhasırlaşmış durumda. Bir arketipten bile söz edilebilir: Olabildiğince yüksek oranda aksiyon, mümkünse fantastik, alabildiği kadar şiddet içerikli, mücâdele temelli ve sâir özellikleri içeren Japon yazar-çizer takımının çizgi romanlarına manga denir. Ha bir de lütfen sağdan sola