"Sınıfımda ne kadar mutlu saatler geçirdiğini söyleyen eski bir öğrencimle karşılaştığım sırada kendi kendime, karşı kaldırımda da hayatını kararttığım bir başkası dolaşıyor olabilir mi diye sorarım."
"Hakkımda verilmiş bu hüküm bana tembelliğimi savunma fırsatı verirdi: Yüksek otoriteler iş işten geçti gözüyle bakıyorlarsa, çalışacağım diye kendimi paralamak niyeydi?"
"Öğretmenin bu yalanları bilmezden gelmesinin bir başka nedeni daha var. Daha derinlerde bir neden. Eğer bilinç yüzeyine çıkabiliyor olsaydı az çok şöyle tarif edilebilirdi: Bu çocuk benim mesleki başarısızlığımın bir yansıması. Onu ne ileriye taşımayı başarabiliyorum ne de çalıştırabiliyorum. Sadece sınıfa gelmesini sağlıyor ve fiziksel olarak orada bulunuyor olmasından dolayı rahatlıyorum."