Başkalarının hakkında kesin bilgilere ulaşabilmek gibi bir şey mümkün olsaydı,bunu ancak başlangıçtaki görüş hatalarımızı yavaşça ve kuşkulu bir şekilde tanıyarak başarabilirdik. Fakat ne var ki kesin bilgiye ulaşmak imkansızdır çünkü başkaları hakkındaki görüşlerimiz çoktan belirlenmesine rağmen,sadece kaba ve akıl dışı maddelerden oluşmayan insanlar değişir;onları daha açık bir şekilde görmeyi başardığımızı sanırız fakat insanlar durmadan yön değiştirir; onları tamamen anladığımıza inanırız fakat bu da onlar hakkında açıklığa kavuşturduğumuz fakat tarihi çoktan geçmiş eski fikirlerden ibarettir.
“Bazen, dünyadan ve kendinden kaçma planları yaparken, günlerce çıkmazsın evden dışarı. Konuşmazsın kimseyle. Düşünmezsin kendini; “açlığını, sevgisizliğini, boşluğunu. Saatlerce kitap okursun, oyun oynarsın, hayal kurarsın. Dünya durmadan döner durur. Değişir her şey, herkes. Ama sonra, sonra kalkmak zorundasın o hikâyelerin başından. Kendi hikâyeni yaşamak zorundasın ne kadar boktan bile olsa..”
Reklam
Bazen öyle bir an gelir ki Kaçmak istersin kaçamazsın Yok olup gitmek istersin gidemezsin Kendi içinde boğulur kalırsın Acıların içinde kaybolursun Ne yana dönsen efkarla dolarsın Için içini kemirir de yine de bir şey yapamazsın Alıp başını çekip gitmek istersin çok uzaklara.. Yapamazsın işte o nalet olası sevgi her bir hücrene işlemiştir... Kıyamazsın sevdiklerine bir tek kendine kıyar insan.. Parca pörçük olur yüreğin bazen dağılırsın.. Yine de gülümsersin hiç bir şey olmamış gibi Tüm her şey yerli yerindeymiş yolundaymış gibi Sessizliğe bürünürsün o küçücük dünyanda... Kimseler anlamaz seni, kimselere anlatamazsın derdini.. Anlatsan da ne değişir ki zaten... Senin en zayıf yanından yakalayıp daha da kanatirlar... Kanatlarını koparırlar uçamayasın mutsuz olasın diye... Gözlerinden yaşlar akar, gider öylece...
Vahşi Kadın bütün kadınların sağlığıdır.Onsuz, kadınların psikolojisi anlamsızlaşır. Bu yabanıl kadın, prototip kadındır...hangi kültür ,hangi çağ, hangi politika olursa olsun, o değişmez. Döngüleri değişir, simgesel temsilcileri değişir, ama özünde o hiç değişmez. Neyse odur ve bir bütündür. O kadınlar aracılığıyla kendine bir çıkış bulur. Baskı altına alınıp ezilirse, yukarıya doğru çıkmak için didinir. Kadınlar özgürse ,o da özgürdür. Ne mutlu ki ,kaç kere bastırılırsa bastırılırsın, tekrar yukarı fırlar. Kaç kere yasaklanmış ,ezilmiş, önü kesilmiş ,sulandırılmış , eziyete uğramış ; güvenilmez ,tehlikeli , çılgın gibi sayısız aşağılamalarla yaftalanmış olursa olsun , kadınların içinde yukarıya doğru öyle bir çıkar ki , en sakin, en çekingen kadın bile ona gizli bir yer ayırır; gür ve vahşi gizli düşünceleri ve gizli duyguları vardır ki ,doğal olan da budur. En tutsak kadın bile vahşi benliğinin yerini savunur, çünkü sezgisel olarak bilir ki bir gün mazgal deliği, bir çıkış, bir fırsat bulduğunda tabana kuvvet kaçmak için ondan güç alacaktır.
Sayfa 22 - vahşi sözcüğü burada denetimden yoksun anlamına gelen günümüzdeki küçümseyici kullanımıyla değil ,doğal bir hayat, yaratığın doğuştan bir bütünlüğe ve sağlıklı sınırlara sahip olduğu bir hayat sürmesi anlamına gelen özgün haliyle kullanılmıştır *
Umutsuz adımlarla yürümeye başladım. Kalabalık bir caddeye geldiğimde durdum. Sayısız insandan oluşan bir pelte gibi tembelce akan kalabalığı seyrettim. Büyük bir dev çıksa ve ayaklarıyla bu kalabalıktan 10 kişiyi ezip öldürse ne değişir diye düşündüm. On kişiyi kalabalıktan çekip aldım. İnsanlar yine sel gibi akmaya başladı. Hiçbir şey değişmedi. Hiçbir şey. Kendime baktım. Hiçbir yere sığamadığımı ve hiçbir yer kaplamadığımı görüp üzüldüm. Hiçbir yer. Kendimi çıkardım o kalabalıktan. Kimse yokluğumu fark etmedi. Hiç kimse. Hiç. Kim. Sayılabilen, sayılamayan, kalabalık olan her şeyden nefret ettim.
Sayfa 138 - ÖtükenKitabı okudu
288 syf.
7/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 29 days
İlber Ortaylı'nın bilhassa tecrübelerinden hareketle oluşturulmuş tavsiyeler içeren söyleşi kitabı. Kitap soru cevap şeklinde ilerliyor. Müzik, edebiyat, sinema, gezi gibi her konuda tavsiyeler bulmak mümkün. Zaman zaman da geçmişle kıyaslayarak bugünümüzü eleştirmiş. Genelinde ilgimi çekmesine rağmen bazı bölümlerde sıkıldım. Bu da kişiden kişiye değişir tabii, benim keyif aldığım yerlerden bir başkası da sıkılabilir. Kitabı okumaya karar vermeden önce ne bekleyerek okuduğunuzu ve ne bulmak istediğinizi bilerek okuyun. Özellikle piyasa kalitesiz içerikle doluyken edebiyat, müzik ve sinemaya dair yaptığı listelerden okuyan herkesin faydalanacağını umuyorum.
Bir Ömür Nasıl Yaşanır?
Bir Ömür Nasıl Yaşanır?İlber Ortaylı · Kronik Kitap · 202055.3k okunma
Reklam
Farkındalık yoğunlaştıkça, her şey değişir. Farkındalık ne kadar yoğun olursa, düş görme olasılığı o kadar az olur; gerçeklik konusunda gittikçe daha uyanık olursun.
Görünmez bir peri kervanı gibi bize bazen fena neşeler, sevinçli matemler, bazen hayırlı kederler, gamlı saadetler bırakarak, üstümüzden geçip giden senelerin eli, yalnız saçlarımızı ağartır, yalnız çehremizi değiştirir, sanırsınız. Hayır! Hislerimiz, fikirlerimiz, itikatlarımız, muhabbetlerimiz de eski halinde kalmaz. Değişir... Hem o kadar değişir ki, ilk saf şekillerinin tamamıyla zıddı bir kıyafete girer. Filozofun, "Hayat nihayetsiz bir tahavvüldür" sözü ne soğuk bir hakikattir!
Her şey geçer, ömür de geçer, bütün tartışmalar biter, bütün gündemler değişir, bütün ünvanlar, koltuklar, makamlar geride kalır, bütün telaşlar son bulur, hayat sensiz de akıp gider. Ne yaparsan yap kimseyi razı edemezsin muhakkak bir eksiğin bulunur. Sen Allah'ı razı etmeye bak! Çünkü O seni asla yalnız bırakmaz. Ve sakın Unutma! Allah kuluna şah damarından daha yakındır
"Bana sağır olmak isteyen insanların kulağının dibinde haykırsam ne değişir? Ben fısıltımın ulaşacağı insanları artık yakınımda istiyorum."
Sayfa 317
Reklam
Ulysses Moore - Savaş Zamanı
“Sence olması gereken ne?’ ‘Kimse bilemez. Fakat hayatımızı yaşamak istediğimiz yön ve seçtiğimiz ölüm hâlâ bize ait...ve dünyanın hayal gücü,’ diye karşılık verdi adam tatlılıkla. Gülümsemeye çalıştı. ‘Dünyanın hayal gücü...’ diye mırıldandı Penelope. ‘Bu bana biraz fazla cüretkâr geldi.’ ‘Duruma göre değişir. Bazen kendini gösterir. Bazense hasar görmüş ve çok paslanmıştır...’ dedi Ulysses.”
Sayfa 158 - Doğan EgmontKitabı okudu
– Bir yılda ne değişir? + Her şey. – Sevdiğin insanlar bile mi? + Özellikle sevdiğin insanlar değişir.
Bütün bu insanlar, vakitlerini dertleşmekle, aynı düşüncede olduklarını anlayıp mutluluk duymakla geçiriyorlar. Tanrı aşkına, hep birlikte aynı şeyleri düşünmeye ne kadar da önem veriyorlar. Bakışı içe dönük, balıkgözlü, kimsenin kendisiyle uyuşamadığı adamlardan biri aralarına karışmayagörsün, suratları hemen değişir.
İnsanın ihtiyaçları değişir, ancak ne sevgisi ne de sevgisinin ihtiyaçlarının karşılanacağına dair arzusu değişmez.
Geri199
1,500 öğeden 1,486 ile 1,500 arasındakiler gösteriliyor.