YouTube kitap kanalımda Beyza Alkoç'u ve Karantina kitabını okumadan ölebilirsiniz dedim: ytbe.one/2Ia6xxuNANg
Nasıl ki "boş yapma, yıkık, duyar kasma, kral, düştüm, yorma reis" gibi kelimeler Z kuşağı turnusolü ise Beyza Alkoç'un Karantina serisi de bir o kadar Z kuşağı turnusolüdür arkadaşlar.
Bu incelemeye özel
Not: Bu ileti eserleri orijinalinden ve sonrasında Türkçe çevirilerinden okuyan insanların görüşlerinin derlenmesiyle yazılmıştır. Sonrasında sitedeki okurların katkıları eklenmiştir.
Günlerdir çevirmenlerin dünyasına daldım ve haklarında o kadar çok şey okudum ki beynimden dumanlar çıkıyor. Yabancı dilde yazılmış eserlerde en rahatsız olduğum
İncelemeye ben de sitedeki en çok beğenilen incelemedeki gibi "Hayatım hayatımın romanı olsun.." diyerek başlayayım.
Sadece 1000kitap'ta bu kitap için şimdiye dek 233 inceleme yazılmışsa üzerine daha söylenebilir diye düşündüm. Tabii 233 incelemenin tümünü okumadım ama yine de kendimce bir kaç şey söylemek istedim.
Şimdi efenim kitap
"Ben iç dünyama dönüyorum. Orada hayal kırıklığına yer yok."
demiş Oğuz Atay. Biliyoruz ki zaten insanlar hayal dünyasında hayal kırıklıklarına yer vermezler. Selim ve Turgut hayallerinde olmayan şeyleri yaşadılar. Ölmeden birkaç defa öldüler. Bu yüzden incelememe alıntılardan başladım çünkü bazı kitaplar insan hayatlarından birer
Dünya edebiyatı için küçük, kendi edebiyat ve okuma serüvenim içinse kocaman bir adım olan Ulysses'i okumanın mutluluğu ile bu satırları yazıyorum. :))
Ulysses herkesin korkulu rüyası bir kitap. Sadece bizde değil dünyanın her yerinde okunması ve anlaşılması güç olan kitap damgasını okurdan ziyade "edebiyatın büyük abileri"
Zaman zaman geçmişte yaşayıp da keşke tanıma fırsatım olsaydı dediğim insanlara rastlıyorum. Sevgili Mîna'da artık onların başında geliyor. 1915 - 2000 yılları arasında yaşamış bu Dinozor (kendi deyimiyle ) ,Türkiye Cumhuriyetinin kuruluş yıllarından itibaren ülkenin gelişimine bir çocuğun büyüdüğüne şahitlik eder gibi şahitlik ediyor.Bu kitapta
On yedi yaşında hayalleri ve umutları elinden alınan bir çocuktum. Mutsuzdum. "Mutsuzluğumun sebebi ne olabilir?" diye sürekli düşünüyordum. Liseye başladığım yıl, birçok Türk babasının oğullarını okula motive etme amaçlı söylediği, "Okumazsan seni sanayiye veririm" sözünü babam da beni motive etmek amacıyla söylemişti. Genelde
Leonardo Da Vinci:
-"Çalışmalarım olması gereken kaliteye erişemediği için tanrıyı ve insanlığı gücendirdim."
Oğuz Atay:
-"Sevinmeyin daha ölmedim."
Ünlü seyyah Marko Polo:
-"Kimse bana inanmayacağı için gördüklerimin yarısını bile anlatmadım."
İngiltere kralı III Richard savaş alanında atı yaralandıktan sonra
Bir şiirinde Cahit Zarifoğlu
"özlemeyi" şöyle ifade etmiş;
"Özlemek" ne uzun bir mesafe!
Cemal Süreyya demiş ki;
"Uzaktan sevmediyseniz birini hiç sevdim demeyin!"
Ekliyor Oğuz Atay;
"Aklımdan çıkmıyor;
aklım çıkıyor, o çıkmıyor..."
Ve son noktayı Nazım Hikmet koyuyor;
"Sesini duysam sesine sarılacağım;
öyle özledim..."
Tutunamayanlar, Türk Edebiyatının en önemli eserlerinden biri olarak gösteriliyor. Yazarın da ilk eseri. 1934 İnebolu doğumlu yazar bir mühendis. Yazar kitabı 1968 yılında yazmaya başlamış. 1971 yılında yayımlanmış. Yayımlanmış ama pek okunmamış, okunsa da anlaşılmamış o dönemde kitap. Kitabı Kafka’nın kitapları gibi yazıldığı dönemden bağımsız