Ekman'ın mikroifadeleri keşfiyle birlikte, beden dili ve yüz ifadeleri batının kişisel gelişim zırvalığından bilimsel temellerle bir psikolojik olgu halini aldı. Ekman'dan sonra ortaya çıkan her kitap ondan birşeyler taşıyarak yazıldı. Kimi yazar direk alıntı yaparken, kimilerinde intihal yoluna gitti. Bu olgunun babası ve yazdıklarının bilimsel karşılığı ve kanıtlarla ortaya dökebilen yegane kişidir Paul Ekman. Mutlaka okunması gereken, bir kitap. Size Lie to me' deki gibi tek bir olaydan yalan avcısı olmayı vaadetmek yerine (Holly Wood Abartması) önce yalanın ne olduğunu, nasıl söylendiğini ve kendini yalan yakalamada usta zanneden bizlerin ne kadar yanılığını ortaya koyan bir kitap. Psikolojiye, insan davranışlarına yalan söylemenin beyinde nasıl bir etki bıraktığına merakı olan herkes bu kitabı okumalı.
Birinin görünüş itibariyle etrafa yanlış bir izlenim vermesi
her zaman yalan söyleyeceği anlamına gelmez. Bir peygamber devesinin yaprağa benzemek için kamuflaj yapması, alnı yüksek olan bir insanın daha zeki izlenimini vermesinden farklı
değildir ve yalan olarak görülemez.
Kişi ya da durum hakkında herhangi bir bilgi olmadan, bir insanın yalan söyleyip söylemediğine dair başka bir insanın yargılarına güvenmek, hiçbir zaman akıllıca değildir.
Seçme şansları olsaydı yalancılar genellikle gizlemeyi, yanlış bilgilendirmeye tercih ederlerdi. Çünkü pek çok avantajı vardır. Bunlardan sadece biri, gizlemenin yanlış bilgilendirmeden daha kolay olmasıdır.
Ahhh yeter daha okuyamıyorum.Allah için hiç akıcı değil.Fakat hakkını yememek lazım. En az 20 yıllık profesyonel bir çalışma var ortada. Ele aldığı konuda belkide baş yapıt olabilir. Ama kitabı bir merakla okumanızı tavsiye etmem. Eğer bu işe takıntılı yada arastiriyorsaniz çok faydası olacağı kesin.