Bazı kitaplarla tanışmak geç olsa da , o tanışacağınız an, içinde bulunduğunuz anı bekliyor gibiydi sanki. Tam da doğru zaman bu diyebilmek için. Benim için de bu kitap! Ne kadar da tanıdık duygular var içinde öyle... Sevdiklerini kaybetmenin acısı. Hani derler ya yaşayan bilir!
Gözyaşlarınızla sanki barışık oluyorsunuz, aranız iyi. Ama ses olamayan çığlıklarla!..İşte böyle, güzel insan Şükrü Erbaş demiş "Yaşıyoruz Sessizce."
İtiraf etmem gerekirse kitaplara inceleme yazmayı pek düşünmüyordum, ya eksik kalır ya fazla. Yazanın duygusunun, emeğinin hakkını veremem telaşından. Bu yazdığıma da inceleme olarak bakamıyorum,benim için hissettim demeyi istemek gibi bir şey. Sayfalara öylece takılıp kalıp, bitirme cesareti ararken, daha fazla ne denir ki?
Sezen Aksu’nun dediği gibi;
"Ne eserim ne yağarım
Dururum mateme dilsiz dağ gibi..."