Kelebeğin ömrü
Gülseren Hanım, Dr. Nüvit Hanım bir hasta gönderdi, "mümkünse hemen alıverin," diye rica etti. Şimdi onu gönderiyorum. Tamam Tuna, bekliyorum. Kapı vuruluyor ve içeri üç hanım giriyor. İkisinin ağlamaktan gözleri kızarmış. Biri ise şaşkın şaşkın etrafına bakınıyor. En yaşlı olan, elime bir kâğıt uzatıyor. Nüvit Hanım'ın bana
ZENGİNLİK..
Hediyeler şunlardı : Ün, Aşk, Zenginlik, Zevk, Ölüm Zenginlik, yani güç! Ne kadar da körmüşüm!" dedi adam. "En sonunda hayat yaşanmaya değer olacak. Har vurup harman savuracağım. Bu benimle alay edenler ve benden nefret edenler önümde çamurun içinde sürünecekler ve ben de onların kıskançlıklarıyla kalbimin açlığını doyuracağım. Tüm lükse, keyfe ve zevke sahip olacağım ve bedenen tüm gereksinimlerimi karşılayacağım. Alacağım da alacağım! Saygı, hürmet, değer verme, el üstünde tutma hayata dair ne varsa her şeye sahip olacağım. Çok zaman kaybettim ve çok kötü seçimler yaptım ama artık geçti, o zamanlar cahildim ve şimdi gözüme güzel görünen her şeyi alabilirim." Üç kısacık yıl geçti ve bir adam daracık bir tavan arasında tir tir titreyerek oturmuştu, bir deri bir kemikti ve gözleri çukura kaçmıştı, elbiseleri paçavraya dönmüştü ve elindeki kuru ekmeği kemirirken bir yandan da mırıldanıyordu: "Dünyanın tüm hediyelerine, alaycılarına ve yaldızlı yalanlarına lanet olsun! Ve herkese de. Bunlar hediye değil, emanet verilen şeyler sadece. Zevk, aşk, ün, zenginlik; sonsuz hakikatler için sadece geçici kılıklar. Acı, keder, utanç, yoksulluk işte gerçek olan bunlar. Peri doğru söylüyordu; sepetinde sadece değerli olan, paha biçilemeyen tek bir hediye vardı. O paha biçilemez, o güzel ve tatlı ve nazik olanla, düşsüz gecelere ve sürekli uykuya sızan ve bedene işkence yapan acılarla ve yüreği ve zihni yiyip bitiren, utanç ve kederle beslenen şeyle kıyaslandığında diğerlerinden ne kadar zavallı, ucuz ve bayağı olduğunu gördüm. Bana onu getir! Çok yorgunum, dinlenmek istiyorum.
Sayfa 15 - Çeviren ve hazırlayan : Derya ÖztürkKitabı okudu
Reklam
240 syf.
9/10 puan verdi
Merhaba yine çok ama çok güzel bir kitapla geldim.Benim okurken çok keyif aldığım bir kitap oldu umarım sizin için de öyle olur.Yazarımızın ne kadar özenle yazdığını alıntılardan bile anlayabiliyoruz.Çok kıymetli bir kalem.Okurken sorguluyoruz düşüncelerimizi.Yer yer çocukluğumuzu anıp yüzümüzde tebessüm bırakıyor satırlar.Kalemi çok
Yiv Kin
Yiv KinFeyza Çiloğlu · Mona Kitap · 20241 okunma
232 syf.
7/10 puan verdi
Merhabalar #kitapyorumu #bicaksirtipamukipligi Yıllarının aslı olmayan bir iftira yüzünden heba olan gençliğini yaşayamayan Özgür'ün hayatını anlatıyor kitabımız. Kitaplara düşkün onları çok seven olan Özgür hapisteki günlerini kitap okuyarak geçirmeye çalışır. Hapiste geçirdiği zamanlar da çıktıktan sonra da hiç güzel bir gün güzel bir an
Bıçak Sırtı, Pamuk İpliği
Bıçak Sırtı, Pamuk İpliğiEmel Günaydın · Karina Yayınevi · 201959 okunma
Zarif esaretim, acıtan yanım beni neden üzdük ki bu kadar? Ayrılığa bile kendi acısını unutturacak acılar yaşadım da gıkım çıkmadı. Bedelini ödedim sanıyordum bir şeylerin, meğer daha yeni başlıyormuş. Kalbime dünya kadar derdi sığdırdım da, dünyaya küçücük kalbi sığdıramadım ya bana da helal olsun. Yaşamak için sebep arayacak kadar çaresiz kaldım. Sen bilmezsin içime attıklarımın beni uçurumlardan attığını tabi. Nerden bileceksin ki ben de çok anlatmıyorum zaten. Öyle zor ki şu his; akmasın diye göz yaşların kapatmazsın ya gözlerini öyle işte... Saklarım seni içimde hiç merak etme. Ne çok sigara yaktım, adına söndürülen o izmaritleri bilseydin keşke. Uzaklara dalıyorum üçe iki bir odanın penceresinden. Hayaller kasvetli, sevdalar zahmetli, bedelleri ise beni mahvetti aşkım. Hiç dolmasın gözlerin. Yağmurlar intihar kokuyor, toprak ise can almaya dünden razı. Sevgiyi savurarak yaşıyorsun hiç bitmeyecekmiş gibi. Birilerinin gelip dağıttığı içini toplamak yine bana kalmış anlaşılan. Olsun toplarım ben. Hatta öyle güzel toplarım ki bütün yaralarına papatyalar dikerim. Çayı soğutarak şekersiz, daha ağır olsun diye sigarayı filtresiz, ve artık birini kaybetmekten korkmak gereksiz. Hiç bekleyeni olmayan durak gibi şimdi hasret. Tütün çarşafa değdiğinde canı çıkardı kibritin. Her vedanın kasığında korku, her vicdanın kalbinde tortular birikmiş. Ben sana kendimi anlatmaya yoruldum, müsaitsen sen anlamaya çalışır mısın biraz..? 9 köyden kovulan yalnızlığı bile odama almışım, senin derdini mi çekmem sandın? Canım çok yanıyor ama çaktırmıyorum aslında sen üzülme diye. Kendime iyi bak, olur mu..?
"Fakat düşündüklerimi onaylatmak için başka birinin fikrini de öğrenmek istedim. Nasıl göründüğüme bile karar veremiyorum. Tam kendimi çok güzel hissederken bir anda hiç güzel olmadığımı düşünmeye başlıyorum. Bir de korkunç, yaşlı bir büyük teyzem var. Bana hep, 'eskiden ne güzel bir bebektin. Çocukların büyüdükçe bu kadar değişmesi ne garip' der. Aslında teyzeleri çok severim ama büyük teyzelerden hiç hoşlanmam. Eğer sorun olmazsa Lütfen bana sık sık ne kadar güzel olduğunu söyler misiniz? Zira güzel olduğuna inanırsam kendime daha çok güveniyorum. İsterseniz, İnanın ben de zevkle aynısını yaparım. "
Sayfa 48
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.