Gidenlerin ardindan yollara düşersiniz. Özbenliginizi inkâr edip,kendinize saygıyı sıfırlayıp, artık yüzü belleginizden ,sıcaklığı bedeninizden silinen bir insanın değil, bir sevda nesnesinin ,adsız, kimliksiz bir tutkunun peşinden,yollarda kendinizi arayarak koşarsınız. Sonra yorulursunuz,zamana yenilirsiniz,unutmaya başladığınızı dehşetle fark eder ,kahrolursunuz.
Bir bakış, bir söz, bir temas... Yeni bir aşk, yeni ürpertiler, yeni heyecanlar,kokular,renkler,kuşkular, sevinçler, acılar, kıskançlıklar ... İhanet denilen o aptalca duygu ; sevgiyi, aşkı paylaşamama,çoklu yaşayamama beceriksizliği. Terk edilmenin panzehirinin terk etmek olduğunu, aşk acısının ilacinin yeni bir aşk olduğunu öğrenirsiniz.