Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Ne kalır geriye tükenen aşklardan? Kesişmeyen yol­lar, tabir edilmeyen rüyalar, dönüşsüzlüğün çaresizliği, bir de Küçük Prens'in buğday tarlalarının renginden baş­ka? Bir daha hiç öyle aşık olamayacağınızı, o kadar tut­kulu sevemeyeceğinizi, kendinizi hiçleştirmeyi göze ala­mayacağınızı, kendi benliğinizi yok ederek geçmişten, gelecekten, gerçekten koparak sevişemeyeceğinizi anla­dığınız; aşkın nesnesinin değil kendisinin içinizde sö­nümlendiğini fark ettiğiniz o anın; ruhta ölüm anının boşluğundan başka?
Sayfa 222
Ne kalır geriye tükenen aşklardan?
Gidenlerin ardindan yollara düşersiniz. Özbenliginizi inkâr edip,kendinize saygıyı sıfırlayıp, artık yüzü belleginizden ,sıcaklığı bedeninizden silinen bir insanın değil, bir sevda nesnesinin ,adsız, kimliksiz bir tutkunun peşinden,yollarda kendinizi arayarak koşarsınız. Sonra yorulursunuz,zamana yenilirsiniz,unutmaya başladığınızı dehşetle fark eder ,kahrolursunuz. Bir bakış, bir söz, bir temas... Yeni bir aşk, yeni ürpertiler, yeni heyecanlar,kokular,renkler,kuşkular, sevinçler, acılar, kıskançlıklar ... İhanet denilen o aptalca duygu ; sevgiyi, aşkı paylaşamama,çoklu yaşayamama beceriksizliği. Terk edilmenin panzehirinin terk etmek olduğunu, aşk acısının ilacinin yeni bir aşk olduğunu öğrenirsiniz.
Sayfa 221Kitabı okudu