«İttihad ve Terakki»nin şişirdiği pireden deveye çıkardığı ve dokunulmazlaştırdığı Nâmık Kemal, o sahte kahramandır ki, onu gerçekten tanımakla, bir gün gelmesi muhtemel gerçek kahramanların hakkı korunmuş olur.
Abdülhamîd'in tahta çıktığı günlerde Midhat Paşa ve Ziya Paşa'yla beraber vagon diye bağlanarak onun diktasiyle Mâbeyn'e sokulmayı gaye edindi. Emeline dilediği şekilde eremeyince de, hemen, diline, Arapça bir döviz doladı:
-Bir şey üç olmayınca tamamlanmaz!
Yani, Abdülâziz devrildi, peşinden Murad gitti, şimdi de sıra Abdülhamîd'e geldi. Demek istediği bu...
Bunu haber alan Abdülhamîd'in, şu sözü söylediği rivayet olunuyor.
-Beni, almaya alıştıkları bahşişlerden mi sanıyorlar ki, biri üçle tamamlamak istiyorlar?