Namık Kemal, ruhi bünyesindeki en toplu seciye ifadesiyle, derinliğe doğru sonsuz bir kuyu değil, genişliğe doğru hudutsuz bir göldür. Onun içindir ki nüfuz edememiş, kalıplaşmıştır. Nüfuz edemediği yerde, büyük tefekkür ve tahassüs, yani kapladığı yerde de, bütün vakıalar alemi, yani cemiyet vardır.
Sayfa 339Kitabı okudu
... ümitsizliğin tesiriyle takâtinden düşen ruhumuz mu maddemizi ölüme karşı müdafaasız bırakıyor, yoksa yıpranan maddemiz mi ruhumuzu arkasından çekiyor? Bu incelik sanat ve fikir adamlarının hayatında asla yüzde yüz çözülemeyecek girift bir sırdır...
Sayfa 138 - Büyük Doğu Yayınları
Reklam
Üslûp, kelimeler ve cümleler üzerinde herhangi bir kalıp ifadesi değil; kelimeler ve cümleler vasıtasiyle kalıpta bir fikir edasıdır. Bu itibarla, üslûp, sahibinin fikir özünden ayrılabilecek bir şey zannedilmemelidir. Fikirde şahsiyeti olmayanın üslûpta şahsiyeti olamaz.
Sayfa 174 - Büyük Doğu Yayınları
Namık Kemâl, satvetler devrimizin bütün büyüklerine hayran; ve bozgunlar çağımızın bütün küçüklerine düşmandır.
Sayfa 268 - Büyük Doğu Yayınları
Mehmet Bey'in sert ve dik sesi: -Yavaş konuş! Duvarların kulağı var... Namık Kemal'in tok sesi: -Duvarlar mı kulak, kulaklar mı duvar?...
Sayfa 18 - Büyük Doğu YayınlarıKitabı okudu
55 öğeden 81 ile 55 arasındakiler gösteriliyor.