İslâm'dan niye uzak yaşadığımızı açıklayabilecek, tek bir hoca göremiyorum.. eğitimde niçin berbat durumda olduğumuzu izah edebilecek, tek bir öğretmene rastlamadım.. sağlıkta neden yetersiz olduğumuzu söyleyebilecek, bir tek doktor göremiyorum.. ekonomide niye istikrarsız olduğumuzu anlatabilecek, bir tane bile ekonomist tanımıyorum.. tüm bu tespitlere itiraz ya da iştirak edebilecek, bir tane bile özgün fikirli adam göremiyorum.. ben kör olayım, tamam, ama yeter ki susmasın şu millet..
Niçin bu kadar öldürmeyi, yok etmeyi, parçalamayı seviyor insanlar? İnsan yumuşak başlı, iyilik dolu bir yaratıktır, ağız dolusu gülen, yürek dolusu ağlayan, iliklerine kadar duygulanan, seven bir yaratıktır insanoğlu... Bu öldürme, yok etme, öfke, öç, sevgisizlik neden? Niçin koparıyorlar çiçekleri, birisi tok da yüz bini niçin aç, o tok da bu kadar gözün altında, öfkenin içinde iflah oluyor mu? Tok olan niye bu kadar ahmak?
Sayfa 47 - Yapı Kredi Yayınları·Kitabı okudu
Reklam
A: Elinde mürekkepli bir kalemle düşünenlerden değilim, açık bir mürekkep hokkasının önünde, bir sandalyede otururken, gözlerini kağıtlara dikip kendini tutkularına bırakan biri de... Ben yazılarımdan sıkılır, utanırım. Benim için, yazmak daraltıcı, huzursuzluk veren bir gereksinim. Kısa bir öyküde bile ondan söz etmekten tiksinirim. B: Peki niçin yazıyorsun öyleyse? A: Dostum, dürüst olmak gerekirse, şimdiye dek düşüncelerimden kurtulmanın başka bir yolunu bulamadım. B: Ama niye onları başından savmak istiyorsun. A: Neden istiyorum? İstiyor muyum? Zorundayım. B: Yeter, yeter.
Sayfa 102 - Asa Kitabevi·Kitabı okudu
Ehli Sünnet Kasîdesi
Ehl-i sünnet i'tikâdı, sana önce, lâzım olan, Yetmişüç fırka var, ammâ, Cehennemlik geri kalan, Müslimânlar, hep sünnîdir; cümlenin reîsi Nu'mân. Cennet ile müjdelendi; îmânda bunlara
Celladıma Gülümserken
Her şey ben yaşarken oldu, bunu bilsin insanlar ben yaşarken koptu tufan ben yaşarken yeni baştan yaratıldı kainat
Kuru ekmek ve sudan başka bir şey geçmezdi boğazından. Üstündeki eski bir abadan gayrı bir şey giydiği de görülmemişti. Niye böyle yaşadığını, imkânları varken neden daha iyi yiyip içmediğini, niçin kendisini soğuktan koruyacak samur kürke bürünmediğini sorduğumda, "Özgürlük ve iktidar uğruna!" diye cevap vermişti. Ona göre ruh, dünya nimetlerinin tutsaklığından kurtuldukça özgürleşiyor, bağımsızlaşıyor ve dünya yüzünde hiçbir krala ve imparatora nasip olamayacak bir büyük iktidara kavuşuyordu.
Sayfa 66·Kitabı okudu
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.