İnsanlara güvenip yola çıkanlar genelde yarı yolda kalırlar
Mistik Şehrin Efendileri
Birlikte yaşayan iki kabile Hermekes ve Porsutlar. Zamanla yaşadıkları topraklar iklim nedeniyle çölleşmeye başlar. Verim düşüp av hayvanlarının nesli tükenmeye başlayınca birlikte verimli bir yere göç etmeye karar verirler. Uzun süren göç yolculuğu sırasında kabileler arasında ufak tefek sürtüşmeler olsa da verimi yüksek boş bir vadiye gelirler.
Reklam
Barbarların istilasına uğramış olan bu bakir topraklar kısa sürede kirletildiler. Yaşanmaz hale getirildiler. Bu uçsuz bucaksız topraklar üzerinde, arılar, atlar ve çiğ taneleri kadar temiz, özgür insanlara jenosit uygulandı, kökleri kurutuldu. Zaten buraya ilk gelenler ya hapishane kaçağı mahkûmlar, ya maceraperestler, ya Avrupa engizisyonundan yaka silken hacılar veya zengin olma hırsıyla gözü dönmüş muhterisler olmuştu. Onlar da, bu toprakların zenginliklerini hortumlamak için ellerinden gelen hiçbir şeyi arkalarında bırakmamışlardı. İçinde kaybolduğum, görkemli gökdelenlerin her tarafa kurşun gibi döktürüldüğü kentin, herhangi bir aralığından, karşı kıyıları gözden geçirirken, hem bu topraklara yerleşmiş beyaz adamı küçümseyebilmek için kafamda başka gerekçeler oluşturuyor, hem de bir yandan karşımda görünen Ark’ın ayaklarının acaba nehrin iki kıyısı arasına mı, yoksa tek kıyı üzerine mi yerleştirilmiş olduğunu kestirmeye çalışıyorum.
336 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Bana göre akışı güzel hikaye müthiş hayatımda bir yeri var o annenin uğraşları gençlerin ruh hali çok iyi yansıtılmış karşı kıyıdaki olaylar üzücü ama herşey çok güzel sonlandırılmış gerçekler uzak değil
Nehrin Karşı Kıyısı
Nehrin Karşı KıyısıAlice Taylor · Orkinos Yayınları · 201534 okunma
"Oğlum, dünya karabasan gibi üzerine geldiğinde başını kaldırıp ğöğe bakmalısın yoksa ziyan olursun."
"Burnu büyük olma evlat, bir parça alçak gönüllülük insan ruhuna iyi gelir."
Reklam
21 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.