Nekadar yorgun düştüğümü tarif edemiyorum bazen. Anlatsam da anlaşılamayacağını bildiğimden anlatmak bile boş geliyor. İnsanların at gözlükleriyle bakmasını anlamıyorum. İşine geldiği gibi muamelenin bir uzuv haline gelmiş gibi sıradanlaşmasını. Sayıların hiçbir anlam ifade etmediğini... Bu yalnızlık ve bu hiçlikte, sanki kendi gölgemle kavga eder gibi savurduğum tüm yumrukların boşa gittiğini anlıyorum. İnsan olmak en azından öyle yaşamaya direnen olmak çok yorucu geliyor. İsyana ramak kala susmayı tercih ediyorum, belki de bi gün küçük bi valizle gitmeyi. Belki dönerim bi müddet sonra,yatağımda kalan sıcak izin nekadar süre hissedileceğini anlamak için ya da anahtarımı dahi almam yanıma. Buna daha karar vermedim. Tek bildiğim kulağımda çınlayan doğru sözlere kulak vermem gerektiği. İnsan hep yalnızdır ve acıdır bu. Ama pek de yapacak bir şey yoktur. İnsan kendi söküğünü kendi dikmelidir. Bu da zordur, hele ki sökük sırtındayda; ya çıplak kalıp söküğü dikmeye karar vermeli ya da o sökükle gezmelisindir. İnsan olmak zordur, hele ki içinizdeki insanı öldürmeden yaşayabilmek,daha da zordur. 08.05.22/13.48/t.u(yazılar telif hakkına sahiptir)
Doğru yer doğru zaman doğru insan nekadar da doğru
Reklam
Profesör Kadir Canatan bey demişki: “Eğitim düzeyi yükseldikçe Allah'a inanç, dindarlık, namaz ve oruç azalıyor! (Zübeyir Nişancı araştırması, 2023)” ABD de ikiz kulelerin yıkılmasından sonra Rotterdam Emniyetinden iki görevli, görüş alışverişinde bulunmak üzere İslâmî Araştırmalar Vakfımızı ziyarete gelmişlerdi. Oldukça uzun sohbetten
Bütün yaradılış muazzam bir ahenk üzerine kuruludur. Her insan kendi dengesiden sorumludur. Yaradılış ile arasındaki ahenk bozulmuş ise istekleri ile elde ettikleri asla örtüşmez. Duygu durumu önemli bir faktördür. Duygular insanı kontrol etmeye başladıysa düşünceler pozitifte olsa düşünülen değil hissedilen elde edilir. Bu yüzden bir çok insan
Kırıcı ama doğru bir cümle..
Kalbiniz nekadar güzel olursa olsun,filmin sonunda, insanlara onların davrandığı gibi davranmak zorunda kalıyorsunuz..
uzak değilsin..
Adam ev kapısının kıyısında sırtını duvara yasladı. Derin bir nefes aldı.. Bahçedeki biberiyelerin kokusu hafif bir esintiyle ruhunu sardı. Başını göğe doğru kaldırdı.. Çam ağacına baktı.. Bakışlarını biraz daha yukarılara çekti. Yıldızlar pır pır parıldıyordu. Hüzünlüydü zaten adam.. Gözleri de ıslandı.. Dudakları kımıldadı.. En içten yakarışla yanmışlıkla mırıldandı.. *ALLAH'ım sen uzak değilsin.. Her yerdesin. Uzak olan, uzaklaşan biziz. Öyle yakınsın ki. Biz perdeliyoruz, perdeleri biz çekiyoruz.. Gaflet perdesi, şehvet perdesi, nefs perdesi, dünyevi perdeler.. Hakikat güneşi içimizi aydınlatsın istemiyoruz adeta.. Engeller bizde ALLAH'ım. Sana yakın olmaya kemdi ellerimizle engeller koyuyoruz.. Affet ALLAH'ım!. Tüm müslüman kadın ve erkekleri, bizi affet ya Afuv ALLAH'ım. Seni özlüyorum.. Seni istiyorum ALLAH'ım.. Sen ne yücesin, nekadar güzelsin ALLAH'ım!. .. ✍🏻 FthT.
Reklam
49 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.