Nermin Yıldırım bana göre yaşayan yazarlar arasında duyarlı bakışı ve etkileyici dili ile öne çıkanlardan. Ben yazarın kitaplarını okumayı seviyorum. Bu kitabı uzun ve kısa farklı öykülerden oluşuyor. Bazılarını beğenmedim ama özellikle uzun öykülerini çok sevdim. Geçen Pazar sabah oturup akşam bitirip koydum kitaplığıma. Bölümlerin arasında fazlaca boşluklar var, yani kitap toplam 228 sayfa ancak boşlukları çıkarırsak baya bir kısalıyor. Çabuk okunuyor.
Hikayelerde çocukluk düşleri, gençlik hevesleri, ihtiyarlık özlemleri, gidenler, kalanlar, bekleyenler, arayanlar, en karanlık dehlizlerde bile bir umut ışığı bulanlar, düşmemek için birbirine tutunanlar, herşeye rağmen hayata inananlar bir araya geliyor.
Ne büyük yalnızlıktı susmak!
Hatırlayarak ölüyü diriltebileceği gibi, unutarak diriyi öldürebilir insan. Ağılı bir kudret bu, korkunç bir beceri.
İnsanın başkasını, yeri geldiğinde kendini bile değiştirebildiği nerde görülmüş? Ya kabul edersin ya çeker gidersin. Üçüncü bir seçenek yok. Ama yılların getirdiği, bedeli ağır bir malumat bu, gençlikte pek bilemezsin.
Hem çok kalabalığız, hem de çok yalnız. Öyle tuhaf bir zamandayız.
Saatler neden durur?
. . O kadar küçük ki; bazı şeylerin tıkır tıkır işlemekten vazgeçebileceğini henüz bilmiyor.