Her şey yerli yerinde. Güzel. Lakin ben nerdeyim? Zamanın neresinde? Hangi sarmaşıklar sarıp sarmaladı beni? Böcek sesleri dediğin, gecenin geç vakitlerinde tıkır tıkır kitapları yiyip duran kitap kurtları mı? Ben miyim?
İnsanın iç dünyası nasıl bir yer ? Ben bunu hep çok merak etmişimdir. Farklı ve ender şeylerin olduğu, muazzam bir bahçe gibi olabilir mesela.. Ya da sadece bir tane olan çiçek gibi.. Özel ve yek.. Benzeri ve başkası olmayan.. Hep güzel şeyler çıkacak diye bir durum söz konusu değil tabii o iç dünyadan, önemli olan özgünlüğü.. Rilke kitabında insanı, var oluşunu, kendine özgünlüğü enfes bir edebiyatla birleştirerek anlatıyor.. İnsanın etrafında, her hücresini inceleyerek bir ya da bir kaç milyon tur atmak gibi bir his diyebiliriz. Hem kısacık hem de yıllar süren bir yolculuk..
•
Bazen kitabı okurken tamamen koptuğumu hissettim. Ben nerdeyim, kafam nerelerde dedim. Döndüm dolaştım okudum tekrar tekrar.. Ne anlatmış diye düşündüm uzun uzun.. Gerçekten çok derin ve özgün bir edebiyata sahip yazar.. Ben kapıldım kendisine.. Keyifli okumalar
Bırakıp git diyorsun bir köyde ellerini
Köy yıkılır; ölürüm
Unutup git diyorsun bir şehirde gözlerini
Şehir batar; gömülürüm
Savur diyorsun kâinata düşlerini
Kâinat nerdedir, ben nerdeyim, sen kimsin