Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Sultanım, sen viranede gömülü bir hazinesin. Bense hikmete susamış bir avareyim. Lütfen istifade etmeme müsaade eder misin, ver elini öpeyim. El öpmek?.. (Şaşırarak) Niçin? İstersen konuşalım, lakin sözden ne çıkar? Şimdiye kadar kim bilir kaç hayvan yükü kitap okudun, ne anladın? Hiç, değil mi? İnsanların bilgisi nedir? Zevk ve kibirlerinin ihtiyacı olan sanayiye ait olanları diyelim ki bir şeydir. Lakin hak ve hakikate dair ne bilirler? Hiç! Akıl denklemiyle hakkı itiraf mümkündür. Fakat bilmek, anlamak mümkün mü? Ne konuşalım? Harfleri birleştirmekle hikmet noktası bilinir mi?
Matta. BapVII, Âyet 3. Ve niçin kardeşinin gözündeki çöpü görürsün de kendi gözündeki merteği seçmezsin?
Reklam
Paşa tekrar bir sigara yakıyor ve birkaç yaprak daha çevirdikten sonra, luıritasmı alıp şöyle izah ediyor: Bu sırada Conkbayırı'nın güneyindeki 261 rakımlı tepeden sahilin gözetlenmesi ve korunmasıyla görevli olarak oralarda bulunan bir müfreze erlerinin Conkbayırı'na doğru koşmakta, kaçmakta olduklarını gördüm. Size şu konuşmayı aynen okuyacağım: Kendim erlerin önüne çıkarak: -Niçin kaçıyorsunuz? dedim. -Efendim, düşman! dediler. -Nerede? -İşte, diye 261 rakımlı tepeyi gösterdiler. Gerçekten, düşmanın bir avcı hattı 261 rakımlı tepeye yaklaşmış, rahat rahat ileriye doğru yürüyordu. Şimdi vaziyeti düşünün: Ben kuvvetlerimi bırakmışım, erler on dakika dinlensinler diye... Düşman da tepeye gelmiş... Demek ki düşman bana benim askerlerimden daha yakın! Ve düşman, benim bulunduğum yere gelse kuvvetlerim çok kötü bir duruma düşecekti. O zaman. artık bilmiyorum. bir mantık muhasebesi midir, yoksa içgüdüyle midir, bilmiyorum; Kaçan erlere: -Düşmandan kaçılmaz, dedim. -Cephanemiz kalmadı, dediler. -Cephaneniz yoksa süngünüz var, dedim. Ve bağırarak bunlara süngü taktırdım. Yere yatırdım. Aynı zamanda Conkbayırı'na doğru ilerlemekte olan piyade alayı ile dağ bataryasının yetişebilen erlerinin "marş marş" ile benim bulunduğum yere gelmeleri için yanımdaki emir subayını geriye saldım. Bu erler süngü takıp yere yatınca düşman erleri de yere yattı. Kazandığımız an, bu andır.
Sayfa 144 - Anafartalar Kumandanı Mustafa Kemal İle Mülâkat (24-28 Mart 1918) - Birinci SafhaKitabı okuyor
Israrla soruluyor bana Niçin gidiyorum böyle zaman zaman Satır başına Tek bir nedenle o da Gerçekten iğrenç bir şey Pisliğin tekiyim ya Yazı da beni pisletiyor ya ondan
Hissedilen şeyi sözle ifade etmek mümkün değilse niçin konuşmalı ?
188 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Hakikat Bizi Neden Korkutur?
Schlink,Alman akademisyen, yargıç ve yazar Okuyucu'yu okurken hayatından kesitler buluyorum. 15 yaşındaki bir çocuğun 35 yaşlarındaki bir kadınla yaşadığı aşk, Nazi dönemi sabıkalarının izleri, ihanet, kaçış, vicdan azabı, uçurumlar, suçluluk duygusu, yakalanma korkusu... Schlink, bu temaları "Suç nedir, niçin suçluyum? " sorularının peşinde sürükleyici bir hikayeye teslim ediyor bizi. Ve bir yandan düşündüren acaba ben ne yapardım? sorusunu da sorgulatan bunu yaparken de değer sevgi, adalet ve vicdan üçgeni arasında gidip geldiğimiz bir eser karşımızda. Kendi hayatımız için başkalarının hayatını yakma düşüncesini hiç aklınıza getirdiniz mi? Kendi çıkarınıza olacak bir şey için birilerinin hayatını mahvedebilir miydiniz? Sanırım bu yazının başlığında söylediğim “Hakikat bizi ne kadar korkutur?” dediğim şeye geliyor bu. Kendimize de asla açıklayamayacağımız düşüncelerimiz olmuştur. Bunları eyleme dökme fikrini hiç aklınıza getirdiniz mi? Bu sizi inanılmaz korkutuyor değil mi? İşte bu kitapta sorgulanan şey de tam olarak bu. Michael ve Hanna’nın aşkının ardında yatan soru.
Okuyucu
OkuyucuBernhard Schlink · İletişim Yayıncılık · 20143,189 okunma
Reklam
HÜZÜNLÜ KARANFİLLER
karanfil yollamışsın bana niçin zahmet ettin gülüm koydum koğuşun ortasına hoş gelmiş safalar getirmişsin hiç böyle hüzünlüsünü görmemiştim karanfilin yarım saat geçmeden büktüler boyunlarını hem de hiç yakınmadan hem de hiç sızlanmadan sanki alınıp götürülmüşler sıcacık uykularından beklemedikleri anda koparılmışlar sanki şafak sökerken kuşlar bile uyanmadan öyle karşıt şeyler ki sevgilim mapusâne ile karanfil biri kara biri ak
Sayfa 123
Niçin kafaya takıyorsun ki Allah nasip ettiyse zaten senindir .
276 syf.
9/10 puan verdi
Bu kitap, Cemal Süreya'nın bu dileğini gerçekleştirmeyi amaçlayan bir derleme: Şiire, hayata, cinselliğe, edebiyata, politikaya, gündelik yaşama ilişkin her şey üzerine konuştuğu söyleşileri ve çeşitli soruşturmalara verdiği yanıtları içeriyor.Bence, sanatçılarla, yazarlarla yapılmış konuşmaları, hatta soruşturmaları, dergi ve gazete sayfalarında bırakmamalı. Bunların hepsini toplamalı. ... Niçin önem veriyorum buna? Şundan: Sanatçıyla yapılmış bir konuşma, ileriye doğru, onun üstüne yapılmış on eleştiriden daha aydınlatıcıdır."
Güvercin Curnatası
Güvercin CurnatasıCemal Süreya · Yapı Kredi Yayınları · 2017221 okunma
Hayat nasıl da boş ve anlamsız. Birini defnediyorsunuz; top­rağa yolcu ediyorsunuz, üzerine üç kürek toprak atıyorsunuz; faytonla gidip faytonla eve dönüyorsunuz; önünüzde uzun bir hayat var diye kendi kendinizi avutuyorsunuz. Yedi çarpı on yıl ne kadar uzun ki? Neden her şeyi kökünden çöz­müyorsunuz, niçin orada kalıp hep birlikte mezara girmiyor, son ölenin üzerine son üç kürek toprağı atacak hayatta ka­lan son kişi olma talihsizliğine erişen kişiyi belirlemek için kura çekmiyorsunuz?
Reklam
Bazı cümlelerde özne gereksizdir Aynen sevmek fiilinde olduğu gibi .. yalnızca sevmek .. kim , ne zaman ? Kimi , nasıl , niçin Bu sorulardan yalın sadece SEVMEK ..
Yoksa kişi mi ister ki kendi yükünde ezilmek? Anlatılamayan ne varsa sesinin delirtisine süzülmek? Niçin düşlerim eziyet niçin insandan istifadem hezimet ve niçin mücazatım hep niçin demekti?
sayın
1000Kitap
1000Kitap
ve sayın
1000Kitap Destek
1000Kitap Destek
ben an itibariyle şu iletinin; #238462897 uygulama kullanıcılarınıza yönelik reklamını/tanıtımını vermeye çalıştım ama şöyle bir hata verdi sisteminiz; i.hizliresim.com/4gipn2m.png ben bu sorunu şöyle düşündüm kendi kendime; uygulama başkalarına ait gönderilerin
Grekov Kafkayevski

Grekov Kafkayevski

@Grekov_Kafkayevski
·
25 Nisan 02:00
lütfen bu iletiyi yayalım, ilgilisinin görmesini sağlayalım..
bu kedimiz şu an tedavi görüyor fakat tedavi sonrası dışarıda yaşaması imkansız, bir aya kalmaz ölür, evde temiz bir ortamda yaşamalı, acil şekilde yuva arıyorum, aşıları tam, kısırlaştırılmış ve 3.5 yaşında dişi, çok sakin bir kedi ve size müthiş bir arkadaş olur.. (istanbul içi..) bu minnoş kedi iki haftadır kendisini sahiplenecek kişiyi arıyor ve maalesef kendisi hala bu şanslı kişi ile bir araya gelemedi.. umarım en yakın zamanda bu minnoş kendisini hak eden o şanslı kişi ile kavuşur.. lütfen bu minnoşu istanbul içinden sahiplenmek isteyen olursa
barış
barış
adlı uygulama kullanıcısı ile iletişime geçsin.. gönderi ile ilgili iletinin aslı; #238462897
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.