“Sonsuzdur yol, ne kısaltılacak ne de eklenecek bir şey vardır, ama yine de herkes kendi çocuksu karışını tutar yolun üstüne. "Gerçekten de bu bir karışlık yolu gitmen gerekir, bu senden esirgenmez.”
Anılar defterinde gül yaprağı
Gibi unutuldum kurudum
Başıma düşmüş sevda ağı
Bir başıma tenhalarda kahroldum
Sen kimbilir, rüzgârlı eteklerinle
Kimbilir hangi iklimdesin, ben
Sensiz bu sessizlikle
Deli gibiyim sensiz
Bu sessizlikle
Ayrılıkla başım belada
Gözlerini çevir gözlerime
Yoksa sensiz bu sessizlikle
Deliler gibiyim
Sensiz bu sessizlikle
Göğsü süratle inip kalkıyor ve yumrukları titriyordu. Nihayet elindeki kitabı bir kenara fırlatarak mindere kapandı ve hıçkırarak ağlamaya başladı.
Sesini duyurmamak için dişlerini hırsla ot yastığa geçiriyordu. Bu kendini sıkma onun hiddetini daha çok arttırıyor, başına müthiş bir ağrı getiriyordu.
Hırsından, yalnız hırsından ağlıyordu.
Mektepte diğer arkadaşlarıyla teması oldukça azdı. Bu, biraz yalnızlığı sevmekten biraz da onların konuştukları şeyleri hoş bulmamaktan ileri geliyordu...
Bir eşraf evinin ağırbaşlı havası ve mütehakkim edası tavırlarında göründüğü için arkadaşları ona pek sokulmuyorlardı. Sadece dersleriyle uğraşıyor ve tamamıyla kendine bırakılmış bir hayat sürüyordu...
Sayfa 27 - Yapı Kredi yayınları, mütehakkim: baskıcıKitabı okudu
Kendini bildi bileli babasının Balıkesir’ deki büyük evinde de aynı şeyleri görüp işitmiyor muydu? Orada da hep sıkıntıdan, bu sene mahsul kaldırılamadığından, falanca tarlanın ipotek edildiğinden, filanca bağın satıldığından başka ne laf edilirdi? Kendi annesi de bir beşibirlik bozdurunca başını çatkılar, kendi babası da akşamları eve gelince hiç konuşmadan dizlerini dikip oturarak tesbih çekmeye ve zihnen, içinden çıkılmaz hesaplar yapmaya dalardı.
Kitabı okurken adeta kendimden geçmiş olarak buldum kendimi...
Aslında herkeste olan şey bende de olmuştu hani bir kitap okurken başlarda çok sıkıldım bu ne biçim kitap dediğiniz olmuştur eminim fakat asla bir kitabın ilk yüz sayfasına gelmeden ona çok sıkıcı dememeliyiz asıl olaylar bazı kitaplarda o yüz sayfanın sonlarında gerçekleşir. Gelelim
Kısaca insanların sistem altında ezildiğini anlatan bir kitap. Gregor Samsa’ nın sistem altında daha fazla katlanamayıp kendini o sistem altında böcekmişcesine değersiz hissetmesi gibi ...
Ve özgürleşmeye duyulan hasret söz konusu...
DönüşümFranz Kafka · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022222bin okunma
“ Kitaplarda okuduğun depresyon kelimesine bir cankurtaran simidi gibi sarılırsın. Çünkü nedense hepimizde, maddi olsun, manevi olsun, bütün dertlerimize bir isim takmak merakı vardır, bunu yapamazsak büsbütün çılgına döneriz... “