502 syf.
10/10 puan verdi
Empresyonizmin manzaradan kağıda dökülen en saf ve yalın hali, hayallerin içgüdüselliği, insanlara verilen imge, şehirlerin insanlara yüklediği dönüşüm, doğanın ihtişamı, suretin ruhta uyandırdığı mutlak etki, hayatın anlamı olan genç kızlar, Proust ve bu toplamın harmonisi olan kötülük çiçekleri. 1919 yılında Fransa’da Goncourt ödülünü
Çiçek Açmış Genç Kızların Gölgesinde
Çiçek Açmış Genç Kızların GölgesindeMarcel Proust · Yapı Kredi Yayınları · 20212,352 okunma
339 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
1950 Nobel Edebiyat ödülüne sahip Bertrand Russell'ın, dünya siyasetinin yangın yeri olduğu bir dönemde, İkinci Dünya Savaşı başlamadan hemen önce, 1938'de yayımlanan ve iktidar konusunu ele aldığı güzide bir eser. İnsanların iktidar istekleri, eğilimleri ve tutkularının nedenleri; din, ekonomi, insani duygular gibi konularla ilişkilendirilerek
İktidar
İktidarBertrand Russell · İlya Yayınevi · 1994393 okunma
Reklam
Nietzsche ve Aristokrasi
İnsan İncil'i okurken bir Rus romanının havasını soluyormuş gibi oluyor. İnciller Dostoyevskiden çalma gibidir.
Sayfa 172 - Yason Yayınları 2014Kitabı okudu
968 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
42 günde okudu
Nietzsche
Büyük bir filozof muydu yoksa amansız bir deli miydi? Hitlerin hoyrat fikirlerinin hamîsi miydi? Uzun yıllar bu sorulara yanıt aranmış, farklı cevaplar verilmiş. Bu eser tüm bu sorulara objektif bir biçimde cevap veren, yazarın yorumlarının da dahil olduğu 847 sayfa olan çok kapsamlı bir eser. Nieztsche’nin biyografisi oluşturulurken, hayatı,
Nietzsche
NietzscheJulian Young · İş Bankası Kültür Yayınları · 2015137 okunma
264 syf.
·
Puan vermedi
Cinsel Terörizm üzerine
İnceleme başında ilk önce de Sade hakkında kısaca bilgi vermek belki de önemli olacaktır. Küçük yaşlardan itibaren şımartılmıș bir çocuk olarak büyütülmüştür. Özellikle babası bu konuda onu olabildiği kadar etkilemiştir. Varlıklı ve Fransız aristokrasi geleneğine mensup bir ailede olan de Sade ve ailesi liberten düşünceyi benimseyip istedikleri
Yatak Odasında Felsefe
Yatak Odasında FelsefeMarquis de Sade · İthaki Yayınları · 20192,102 okunma
416 syf.
10/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Platon'un Aşkları, Smith'in Taksitleri, Marx'ın Borçları
"Bütün felsefeler Platon'a düşülmüş bir dipnottan ibarettir." Gerçekten öyle midir? Mesela Aristoteteles'in erdem etiği ve orta yolcu politika kuramı, Platon'un vejetaryen cumhuriyetinin bir devamı mıdır. Peki ya Konfüçyüs'ün terbiyeli, uyumlu toplumu için aynı şeyi söyleyebilir miyiz. Kimbilir belkide Weber'den çok önce doğunun uzak
Platon’dan Mao’ya Siyaset Felsefesi
Platon’dan Mao’ya Siyaset FelsefesiMartin Cohen · Fol Kitap Yayınları · 202014 okunma
Reklam
İslam, tarih ve toplumun temel ve şuurlu belirleyicisinin, Nietzsche’ nin düşündüğü gibi seçkinler, Eflatun’un ileri sürdüğü Aristokrasi, Cariyle ve Emerson’un inandığı gibi büyük insanlar, rahipler ve aydınlar değil, kitle olduğunu savunan ilk toplumsal düşünce akımını başlatmıştır.
Sayfa 37
Johann Wolfgang von Geothe: üzerine bir inceleme.
Paul Klee’nin hakkında; “Bildiğim çekilebilir tek alman.” dediği yazar. Gençliğinin verdiği heyecanla “sturn unt drang” akımına bağlı eserler verip, sonradan avrupa’yı dolaşıp(italya turu) görüşlerini değiştirerek klasik akımda karar kılan, bir şiirin de dört farklı akımın etkisini yansıtabilen alman yazar ve şair. Klasikte schiller kadar büyük
Haksızlık asla eşitsizlikte değildir, ancak eşit haklar talebindedir… Yüksek bir kültür bir piramittir: ancak geniş bir zemin üzerinde durabilir, her şeyden önce güçlü, sağlıklı ve bütünleşmiş bir orta kesime gereksinim duyar. El işi, ticaret, çiftçilik, bilim, sanatların büyük bölümü, kısacası iş görebilirliğin özü, yalnızca beceri ve gayret açısından orta düzeyde olanlara uygundur; sıradışı kişilerin böyle uğraşlar edinmeleri yersiz olurdu, buna uygun olan içgüdü, aristokrasi ile olduğu kadar anarşizmle de çelişirdi. İnsanın umumi bir faydası olması, bir çark olması, bir fonksiyonu olması doğa tarafından belirlenmiş bir şeydir.
İtaatkarlık
Günümüzdeki bakış açımız kölelik ve aristokrasi tarihimizden etkilenmiştir. Büyük düşünür Nietzsche bile en iyi tarafından yönetilmeyi ve başka herkesin boyun eğmesini savunmuştur. Ancak başka birine minnettar olduğu zaman mutlu olacak kadar köleleşmiş insanlar günümüzde de vardır. Dünyadaki varlıkları için sonsuza dek özür diler gibi görünürler.
Reklam
Fakat Nietzsche'nin bilge insanı, genelde kabul edildiğinin aksine, ateşli etkinliklerinde Dionizyak hazların şiddetli ve tutkulu orjisine katılan kontrolsüz birey değildir. Kendini kontrol etmeyi gücün muazzam bir aracı olduğunun farkına varan, olağanüstü kontrollü bireydir o. Günümüzün güçlü ruhları kendileri üzerinde şaşmaz bir iradeye sahip olanlardır. Bu ruhlar en şiddetli öz-disipline dayalı bir aristokrasi teşkil ederler. Spinoza'nın bilge kişisi, Nietzsche'nin güçlü insanının kendisi üzerindeki kontrolü ve öz-disiplinine, yaşamın önemsizlikleri karşısında aldığı mesafeye ve onun etkinlik yaşamına muhakkak yakınlık duyardı.
Islâm, tarih ve toplumun temel ve şuurlu belirleyicisinin, Nietzsche'nin düşündüğü gibi seçkinler, Eflatun’un ileri sürdüğü gibi Aristokrasi, Cariyle ve Emerson’un inandığı gibi büyük insanlar , rahipler ve aydınlar değil, kitleler olduğunu savunan ilk toplumsal düşünce akımını başlatmıştır. İslâm öğretisinin gerçek değerini, ancak onu diğer düşünce akımlarıyla karşılaştırarak tam anlamıyla kavrayabiliriz.
"Nietzsche ve Üst İnsan..."
- " Nietzsche’nin yaşadığı çağda, aydınlanmanın zaferi ile birlikte Hıristiyan dogmalar sarsılmış, aristokrasi dönemi kapanmaya yüz tutmuş ve kapitalizmin etkisi ile yeni toplumsal sınıflar ortaya çıkmaya başlamıştı. Nietzsche mevcut statükonun ve değerlerin gitgide ve durdurulamaz şekilde çözülmeye başladığını görerek, çağın insanının ruhlarını ele geçiren nihilizm salgınına “üst insan” kavramını geliştirerek cevap vermişti. Nietzsche’yi felsefe ve edebiyat dünyasında bu denli popüler yapan belki de “üst insan” kavramının ve sürekli bahis konusu ettiği “güç iradesinin”, günümüzde dahi hala çok değişik yorumlara açık olmasıdır. Bir iş adamı, siyasetçi, asker, sanatçı, bir sporcu veya düşünür, hangisi üst insana ve onu belirleyen güç istenci fikrine daha yakındır? Üst insan ifadesi ile, bohem hayatı, yahut münzevi bir hayat yaşayan, toplumsal değerlerden bağımsız, ilişkilere bel bağlamayan bireye mi işaret ediyordu? Marx, Lenin, Darwin gibi insan düşüncesini derinden etkileyen, toplumun yönünü o zaman değin görülmemiş biçimde değiştirmeye muktedir olmuş, yakından tanıdığımız birileri miydi üst insan? Yoksa o henüz dünyaya gelmemiş, ama Nietzsche’nin geleceğini müjdelediği bir tür peygamber midir?.." (Nietzsche Nihilist miydi? cangungen.com, 2 Aralık 2015)
Nietzsche, sınıf kavgasının yerine ikinci doğa ve yeni değerler kavgasını koyunca iktisadi ve toplumsal hayatın somut analizi yükümlülüğünden kurtuluyor ve sığındığı mitler dünyasında yeni bir aristokrasi düşlüyordu.
Sayfa 312Kitabı okudu
Sofistler, siyasal görüşte iki okula ayrılır: Rousseau gibi, tabiatın iyi, uygarlığın kötü olduğunu savunan görüş. Bütün insanların eşit olduğunu, bu eşitliğin, sınıfların ortaya çıkardığı kuruluşlarca bozulduğunu ileri sürüyordu. Buna göre yasa, güçsüzü boyunduruk altına alıp yönetmesi için güçlünün icat ettiği bir şeydi. Öteki okulsa, Nietzsche gibi, tabiatın ‘iyi’ ve ‘kötü’nün ötesinde olduğunu, insanların doğuştan eşit yaratılmadığını, ahlakın da güçsüzün, güçlüyü sınırlaması ve engellemesi için icat edildiğini savunuyordu. İktidar, en yüce erdem olduğu kadar, insanın en yüce isteğiydi de. Bütün devlet biçimleri arasında da aristokrasi, en bilgece ve en doğal yönetimdi.
35 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.