Yasaların işlemediği tek bir hırsız vardır ve bu hırsız insanoğlunun en değerli şeyini çalar: Zaman..." der Napolyon. Etrafınız zaman hırsızlarıyla doludur. Arkadaşlarınız, sosyal medya, gereksiz dedikodu yapan insanlar, üretmek yerine tüketmeyi daha çok tercih edenler, sonu gelmeyen tartışmalarla tükenmiş bir ilişki... Gözünüze perde indiğinde çeşitli etkenlerle sizden neyin çalındığının farkında olamayabilirsiniz ama ruhsal ve bedensel olarak sizi tüketen ilişkiler ve alışkanlıklarınız farkında olmasanız da en çok zamanınızdan çalar.
Başkalarının algısında yarattığınız "geçimli insan" imajını sarsılmaması ve sevilmeme kaygılarınızdan dolayı her şey evet demenin size huzur ve güven verdiği yanılgısına düşmüş olmanız muhtemel...
Sağlıksız düzeyde Sevgi açlığı çeken kimseler hayır demekte en çok zorlanan insanlardır. Çünkü yalnızlık, reddedilmek, toplumdan uzaklaşmak, dostsuz kalmak acıtıcıdır ve keskindir. Talep edilme ihtiyacının ortadan kalkması korkutucudur.
Sırf çoğunluktan ayrı düşmemek için maske takan sürüye uyan insan yerine, kendi fikrini, kendi doğrularını söylemekten çekinmeyen insan gerçek bir özgüven sahibi insandır. Sonu yalnızlıkta olsa duruş önemli.