Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.12
Tutkulu bir Kristin Hannah okuru olarak 'Kış Bahçesi' beni en çok etkileyen kitabı diyebilirim.Elbette ilk okuduğum kitabı aynı zamanda.Biraz ağır başladıktan sonra artık sesli sesli ağlayarak bitirdim kitabı. Masal içinde masal.Bir tarafta Meredith,Nina ve Anya öbür tarafta Vera ve çok sevdikleri..Nar Ağacı gibi hayatıma farklı bakış açısı sunan kitap.(Bülbül'ü de unutmuyorum tabi ki.)Savaşın bütün çirkin yüzü..Açlıktan ölen yada erken büyüyen çocuklar, onlar için parmağını kesip kanını içiren yemeyip yediren anneler,deliren insanlar...Acı ama gerçek..Vera hikayesine başladığında sessiz sessiz gözyaşı döken, bitirdiğinde utanmadan hıçkırarak ağlayan ben... Kaç defa okudum bilmiyorum ama her bitirdiğimde kocama, çocuklarıma büyük aşkla sarılmama neden oluyor.Kesinlikle tavsiye ederim.İyi ki okumuşum.Mutlu kalın.
Günlük hayatta sıkça sözünü ettiğimiz bir laf 'Japon yapmış' Genelde akla gelmeyen, değişik nesneler için de 'Japon icadı' deriz. Peki kimdir Japonlar? Nasıl yaşarlar? İş disiplinleri nereden gelir? Kadının yeri Japonya'da var mıdır? Japonca öğrenmek kolay mıdır? Samuraylar, geyşalar, haikular, harakiri, sakura, ikebana, origami.. Pek çok terim
Stefan Zweig okuyanlara çok tanıdık gelecek bir kalem. Duyguları o kadar güzel işliyor ki kitapta kendinizi kaybediyorsunuz. Bir çırpıda okunup sizi derinden sarsacak bir kitap. Özellikle kız evladı olan anneler bu kitapta kendini bulacak. Evli bile olmadığım halde derinden etkilendim, anneleri düşünemiyorum. Çok çok değerli bir yapıt. O kadar ki Stefan Zweig okur gibi hissettim kendimi. Derin ve anlamlı... İnsan psikolojisini öyle derin tanımlıyor ki, kendinize itiraf edemediğiniz şeyleri yüzünüze yüzünüze vuruyor sanki. Bu kadar içten ve sıkmadan yazan 3 yazarla tanıştım şimdiye kadar. Stefan Zweig, Kristin Hannah ve Elena Ferrante. Hepsi de kitaplarında insanın iç dünyasını harika işliyor. Sıkmadan ve gereksiz cümleler kurmadan tam onikiden vuruyor okuyucuyu. Bu kitapta özellikle kadınların yaşadığı sıkıntılar, zorluklar ve yazarın 'anlatılamayacak şeyler' olarak tanımladığı olaylara yer veriliyor.
Kitabın konusuna gelirsek; Leda, İngiz Edebiyatı Öğretmeni ve iki kız annesi boşanmış bir kadın. Kafasını dinlemek için kendi başına tatile çıkıyor. Huzurlu bir şekilde tatilini yaparken tuhaf bir aileyle tanışıyor ve sonrasında iç hesaplaşması başlıyor. Kendi gençliğine benzettiği Nina'yı kendi düştüğü hatalardan alıkoyabilecek mi? Son olarak; kitabı bitirdiğinizde ilk bölümü yeniden okuyun.
Sen Gittin Gideli ve bu kitabından sonra Napoli Romanları Serisini de almaya karar verdim. Çok fazla övülmüş ve Kayıp Kız kitabının, Napoli serisinin habercisi olduğu yazılmış. Kitabı bu kadar beğenmişken seriyi okumamak olmaz.
