Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Eva'nın aşk itirafı <3
“I used to wonder if fate was real,” she said gently. “I used to fear it meant that I had no real choices. Then I secretly hoped fate was real and that you and I were fated, that by some miraculous chance I was your true love. But now I don’t care if fate is real—because I don’t need it to decide for me. I don’t need it to make this choice. I’ve made my decision, Jacks. It’s you. It will always be you, until the end of time. And I’ll fight fate or anyone else who tries to tear us apart—including you. You are my choice. You are my love. You are mine. And you are not going to be the end of me, Jacks.”
EvangelineKitabı okudu
Heart or no heart, she still wanted Jacks to be hers. But this Jacks wasn’t hers.
Reklam
My boy is just broken...
He’d been brokenhearted. Not in the same sense that most people thought of, as if one person had broken his heart. Jacks’s heart had been broken over and over again until it was no longer capable of hope and care and love.
Jacks wasn’t safe. He came with no promises of a happily ever after. If anything, he guaranteed the opposite. He didn’t believe that heroes got happy endings. Loving Jacks felt doomed from the start. But Evangeline had learned that love was more than a feeling. And it didn’t have to be the safe choice, because love was also more powerful than fear. It was the ultimate form of hope. It was stronger than curses.
Bağladıktan sonra saçımın altında kalan diğer ipleri bağlamak için bir eliyle saçlarımı kaldırdı. Ama bağlamadı. Bunun yerine sıcak nefesi ensemde gezindi ve hemen ardından burnunun boğazımdan aşağı inen sıcak baskısı geldi. "Mmm," diye mırıldandı, titreşim ince derimi gıdıkladı. "Intossicante kokuyorsun." Arkamdaki yırtıcı hayvanın omuzlarından gizlenmesi imkânsız bir ürperti geçti. Konuştuğum zaman, sesimin dizlerim kadar zayıf olmadığından emin oldum. "Sadece Chanel No 5." "Vücudun doğal kimyası kokuyla beraber tepki verir," diye mırıldandı, önlük iplerini hassaslaşmış etime doğru kaydırırken, kaba kumaş bir şekilde nefis bir şehvet uyandırıyordu. "Hiçbir koku bir başkasında aynı kokmaz. Ve bu koku? Sana yakışıyor. Bir bahçedeki gece yarısı buluşması gibi zarif ve şehvetli."
Sayfa 181Kitabı okudu
Show NO Mercy !
"Bir etobur asla durmaz. Merhamet etme. Asla durma. Merhamet saçmadır. Açlıktan guruldayan bir mide, susuzluktan yanan bir boğaz merhameti yener. Hep aç ve susuz olmalısın."
Sayfa 317 - İthaki Yayınları 3. Baskı 2021Kitabı okudu
Reklam
Resulullah (sav) şöyle buyurur: Kalpler dört çeşittir: 1. Kalb-i ecrad (kötülüklerden arınmış kalp): Tıpkı ışık saçan bir lamba gibi olan müminlerin kalbidir. Onun ışığı nurudur." Kur'an-ı Kerim'i taradığımızda karşımıza çıkan selim kalp, münib kalp, mutmain kalp, titreyen kalp gibi ifadeler bu kategoridedir. 2. Kalb-i ağlaf (kapalı kalp): "Bu, ağzı kapatılmış bir kap içerisindeymiş gibi olan kâfirlerin kalbidir." Yine Kur'an'ın bütününde karşımıza çıkan mühürlü kalp, kilitli kalp, ölmüş kalp, taşlaşmış kalp, perdeli kalp gibi ifadelerin tamamı bu kategoriye girer. 3. Kalbi menkûs (ters çevrilmiş kalb): "Önce inanıp ve bilip sonradan inkâr eden münafık kalbidir." Kur'an'da kalbinde hastalık olanlar şeklinde anlatılan nifak hastalığına tutulmuş kişiler bu kategoriye girer. 4. Kalbi musfah (hem imanı hem de nifakı barındıran kalb): "Kalb-i musfahın içindeki iman, tatlı ve temiz su ile beslenen sebze gibiyken, içinde bulunan nifak ise kendisini kan ve irinin beslediği bir çıbana benzer. Hangi yetişme/gelişme tarzı diğerini geçerse kalp onun durumunu alır." Ahmed b. Hanbel, Müsned, Hadis No: 10705
Sayfa 51 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
Önce yağmur Sonra güneş Sonra Gökkuşağı (gökkuşu)
"There's no one more similar to us than our siblings. But there's also no one harder to understand."
Sayfa 9 - Seven Seas Entertainment, e-kitap, 3. revizyon.
Death is our only remedy. We imagine heaven. There is no suffering there, we say. There is no sex there, we say. We mean, there is no culture there. We mean, there is no gender there. We dream that death will release us from suffering—from guilt, sex, the body. We recognize the body as the source of our suffering. We dream of a death which will mean free­dom from it because here on earth, in our bodies, we are fragmented, anguished—either men or women, bound by the very fact of a particularized body to a role which is annihilating, totalitarian, which forbids us any real self-becoming or self-realization.
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.