Aralık 1920’de NSDAP ordudan sağladığı gizli ödenek ile bağımsız Volkischer Beobachter (halkın gözcüsü) gazetesini satın aldı. Hitler’in artık kendi görüşlerini daha etkili bir şekilde yayabileceği bir gazetesi vardı.
"Eckart ve Hitler ayrılmaz bir ikili haline geldi. Şair, Hitler'i sahne sunumu, diksiyon ve hitabet konularında eğitti. Bazılarının çıtlattığına göre Eckart, geleceğin diktatörünü karanlık sanatlar alanında da yetiştirdi; hipnoz ve bedeni ele geçirmesi için ruh çağırmayı kapsayan medyumluk sanatı da bunlara dahildi. Hitler'i, siyasetin Yahudi karşıtı zengin patronları ve parti içi çatışmaları gerçeği ile de tanıştırdı. Çok geçmeden Hitler, DAP'ı kendi imajında şekillendirmeye başladı: Ocak 1920 tarihinde, Haner'i zorla görevden aldıktan sonraki ay, Parti'yi Nationalsozialistische Deutsche Arbeiterpartei (Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi, Almanca kısaltması NSDAP) olarak yeniden adlandırdı."
NSDAP'ın Yahudilere karşı görüşleri, fikirleri ve Alman halkının aklının çelinmesinde çok önemli bir rol oynayan Alman Propaganda Bakanı Joseph Goebbels'in kaleminden güçlü anlatıların bulunduğu bir kitap. Goebbels, Adolf Hitler'in büyük kitleler kazanmasında pay sahibi olan bir kişi. NSDAP'ın seçim öyküsünü ve Yahudi karşıtlığının nedenlerini merak ediyosanız okumanız gereken bir kitaptır.
Büyük YalanlarJoseph Goebbels · Zeplin Kitap · 2019413 okunma
Hitler ile Amerikan Sanayicileri arasında ilişkiler(iddia)
Hitler'in başarısının en şaşırtıcı yanı, enflasyonun en azgın olduğu 1923 yılında bile, kasasında dolar, Çekoslavak kronu, Hollan da guldeni, hatta Fransız frankı bulundurabilmesiydi. Amerika'daki pa ra kaynaklarını da, daha önce belirttiğimiz gibi Ernst Hanfstaengl sağlıyordu. Hitler ve Eckart 'ın büyük fotoğraflarının satışından, sosyal demokrat basının iddiasına göre 600 dolar gelir sağlanmıştı. Alman Amerikan ticaret firmasının yöneticisi olan Deniz Yüzbaşısı, Richard Wenig de Hitler'e Amerika'dan para yağdıranlardan biriydi. Birinci Dünya Savaşı'nda, "deniz savaşının kahramanlarından" bir süre Amerika'da yaşadıktan sonra Münih'te NSDAP'yle tanışan Donanma Yüzbaşısı Helmuth von Mücke de, Hitler'e 500 dolar kadar bağışta bulunmuştu. 1920'1erde Hitler'in gamalı haçlı bayrağı üzerine and içen diğer bütün subaylar gibi, siyasal görüşleri henüz kafasında tam netleşmemiş olan Mücke, sonraları Alman Komünist Partisi'ne geçmiş ve 1929'da yayınladığı "Açık Mektuplar"ında, Hitler'in bavullar dolu para aldığını iddia etmişti. Ne var ki, aralarında, sapına kadar Yahudi düşmanı, ünlü araba kralı Henry Ford da bulunduğu halde, 1933'te iktida ra geçene kadarki siyasal yaşamında, Hitler'in Amerikan sanayiinden milyonlarca dolar aldığına dair hiçbir belgeye rastlanamadı. Yalnız şunu da unutmayalım; enflasyon deviyle boğuşan bir Almanya için o tarihlerde 500-600 dolar bile küçük bir ser v etti.
Hitler ender bir insandı. Biyograflar ve tarihçiler hiç empati kapasitesi olmadığını düşünüyorlar, belki de bunun sebebi soğuk ve şiddet içeren bir çocukluktu. Kötü bir eğitim almış, tembel, fiziksel olarak çirkin olsa da dinleyicilerini kendine hayran bırakmış, karanlık bakışıyla karşı karşıya kalanları hipotezi etmiş ve bir ulusu dalkavukluğun
“Bu, Almanya'nın polis sistemidir ve onun ruhu SS'tir” SS de Gestapo gibi, NSDAP'nin tüm diğer örgütlerinden çok daha fazla nasyonal sosyalist terörün merkezinde yer alır. Gestapo ve SS'in aynı kanaldan beslendikleri yöneticilerinden de görülebilir: Heinrich Himmler aynı zamanda “SS-Reichsführer ve Almanya Polis Şefidir”. Reinhard Heydrich, Gestapo, polisin cezai takibat birimi ve SS'in partiye ait güvenlik hizmetlerinin (SD) bir araya geldiği Devlet Güvenliği Merkez Teşkilatı'nı [RSHA] idare eder.