***Göbeklitepe, günümüzden 12.000 yıl önce inşa edilmiş bir yer. Bir yerleşim yeri değil insanların 12.000 yıl önce hakikati aramak ve öğrenmek için yaptıkları bir mabet.
***Iskender Pala, bizi 12.000 yıl öncesine götürüyor. Eski cağlarda insanların yaşayışlarına ışık tutuyor. Kitapta aynı zamanda bazı semboller var. Dünyaya çarpan kuyruklu yıldız, satrancın her karesine karşılık katlayarak buğday isteyen bilge, Hz. Idris, Hz. Nuh ve büyük tufan olaylarına değinilmiş.
***Kuzgun obası lanetli olarak ilan ettikleri bir bebeği Tanrılara kurban etmek ister. Bebeği kurban etmek için bir tören düzenlerler. Törenin yapıldığı sırada oba halkı dehşeti yaşar ve hepsi yok olur. Aralarından sadece Sarıca, Çira, lanetli bebek ve bir köpek kurtulur. Yasayacak yeni yerler arayışına girer Sarıca ve Çira. Ancak birgün bir takım insanlar Çira yi kaçırır. Sarıca onları uzun süre arar ve aynı zamanda babasının kendisine vasiyeti üzerine hakikati arar. Daha sonra kendi yok olan obasindan daha gelişmiş bir obayla karsilasir. Bu obada herseyin bir duzene gore yapıldığını gorur ve bu duzene hayret eder. Bu insanlarin bir yaraticiya inandiklarini ve bir takim rituellerle yaraticilarina sukur ettiklerini gorur. Son bolumlerde roman, iyi ile kotunun mucadelesine donusur.
***Kısacası; Iskender Pala bu romanında 12.000 yıl once yasayan bir insanın anlam arayışını, Rabbini öğrenmesini anlatıyor.
***