"Aylin benim kendi canımdan bile öte oldu, o benim diğer yarım. Onun üzüntüsünü canıma sıkılmış kurşun bilirim. Yürek hangi acı ile durursa bilin ki Aylin'i üzecek, ona zarar verecek ne olursa olsun benim yüreğime ağır gelir. Siz de bilin ki emanetiniz canımdır.
Azra'yı ilk gördüğümde, dünyada sevdiğim her şeyi aslında hiç sevmemişim gibi hissettim. Çünkü asıl onu ilk gördüğümde aşk duygusunu, sevgi hissinin ne demek olduğunu tam anlamı ile öğrendim. O kadar masum o kadar korunmasızdı ki fark etmeden ağladığımı anımsıyorum.
Neden ona bağlanmaktan bu kadar korkuyorsun? Ne güzel söylemiş Mevlâna: 'Aşk, topuklarından etine kadar işlemiş bir nasırdır. Ya canın acıya acıya adım atacaksın ya da canını acıta acıta söküp atacaksın.' Aşk böyle bir duygu, bırak yüreğin yaşasın, onun sana sunduğu bu güzellikleri.