"Müttefik Devletler henüz savaş devam ederken tutarlı bir savaş suçluları politikası izleseydi kaç insan hayatının kurtarılmış olabileceğini bugün kimse bilemez. Ancak gerçek şu ki, ne her iki Batılı gücün ne de Sovyetler Birliği'nin uzun vadeli bir planı vardı; tıpkı Almanya'ya karşı elde edilen askeri zaferden sonra, esas sorumlu faillerle ilgili ne yapılacağına dair bir planları olmadığı gibi."
Sayfa 13 - Runik Kitap, 1.Baskı, Çeviri: Oğuzhan AçıcıKitabı okudu
"Beyaz Saray, Hitler'in intiharından iki gün sonra, 2 Mayıs 1945'te Alman savaş suçluları konusunda nasıl bir yol izleneceğine dair resmi bir açıklama yaptı. Buna göre; “mümkün olan en kısa sürede uluslararası bir askeri ceza mahkemesi kurmayı ve hızlı bir yargılama sağlayacak, yargıdan kaçmaya ve yargıyı oyalamaya mahal vermeyecek, ancak bir suçun sanığı olan herkes için adalet geleneğimizle uyumlu yargılama usullerini hayata geçirmeyi” amaçlıyorlardı. Hemen aynı gün Truman, ABD Yüksek Mahkemesi hâkimi Robert H. Jackson'ı 9.547 no.lu karamameyle resmen başsavcılığa atadı."
Sayfa 21 - Runik Kitap, 1.Baskı, Çeviri: Oğuzhan AçıcıKitabı okudu
Reklam
Savaş, gerçekten olağanüstü bir hâldir. Onda, insanların yapabileceklerinin sınırı yoktur. Ayrıca, savaşanlarda gerginlik ve adrenalinin yükselmesi de, savaş sonrası galiplerin, olağan durumda yapmayacakları şeyleri yapmalarını kolaylaştırır. Normal şartlarda canavarca şeyleri yapmayacak pek çok normal insan, savaş ortamında canavarlaşabilir. Dünya bunu, 2. Dünya savaşından sonra Nürnberg yargılamaları esnasında, Ruanda katliamı sonrası röportajlarda net bir şekilde öğrendi.
Sayfa 319 - Altay Cem MeriçKitabı okudu
"Berlin'deki Bakanlık Belge Dairesinin arşiv memurları 1946 sonbaharında Jackson'ın ekibinin binlerce orijinal belgeyi “ödünç aldıklarını” ve bu belgelerin çoğunun bir daha bulunamadığını tespit etti. Bu nedenle 1946'nın Eylül sonunda, Müteakip Davalar için soruşturma makamlarına orijinal belgeler yerine sadece kopyalarının teslim edilmesi talimatı verildi."
Sayfa 30 - Runik Kitap, 1.Baskı, Çeviri: Oğuzhan AçıcıKitabı okudu
Böylesine bir yetki karmaşası içinde, tüm belge avcılarnın “değerli ganimetleri” kıyasıya bir rekabetle birbirlerinden çalmaları ve sonrasında tüm yaşananların üstünü kapatmaları kaçınılmaz oldu. Yaşadıklarından hüsrana uğramış savaş bakanlığı çalışanlarından biri, durumu şu sözlerle açıklıyordu: “Herkes birbirinin aleyhine çalışıyor ve kim, ne bulursa hemen kapıyor.”
Sayfa 29 - Runik Kitap, 1.Baskı, Çeviri: Oğuzhan AçıcıKitabı okudu
"1945 yılı boyunca sadece Amerikalılar tarafından görevlendirilmiş, en az yarım düzine belge ekibi ve arşiv çalışma grubu faaldi. Bunlar arşivlerden çıkarılmış dosyaları incelemek için ödünç alıp, sonrasında bunlara el koyarak kendi depolarına götürmekten başka bir şey yapmamışlardı."
Sayfa 29 - Runik Kitap, 1.Baskı, Çeviri: Oğuzhan AçıcıKitabı okudu
Reklam
232 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Nazi Almanyası’nda hukukun nasıl işlediğini ve nazilerin hukuku nasıl kullandığına dair bir ödev teslimim vardı. Bu kitabı ödevimi tamamlamak için elime almış olsam da ödevden çok daha bağımsız bir okuma yaptım çünkü kitap beni kendine çekti. 7 makalenin her birinin gösterdiği başka bir perspektiften nazi almanyasında hukukun işleyişine bakabilirsiniz. Her siyasetçinin ve hukukçunun okuması gerektiğini düşündüğüm kitapların içerisine kesinlikle girdi. Nürnberg yargılamaları her zaman ilgimi çekmişti bu kitap akademik anlamda beni doyurdu. Unutmayalım, her diktatör bir gün düşer, yarına yine hukuk kalır.
Nazi Almanyası’nda Hukuk
Nazi Almanyası’nda HukukKolektif · Zoe Kitap Yayınları · 202024 okunma
"1945 yılının yazındaki manzara şu şekildeydi: Her ne kadar dört Müttefik gücün kendilerine ait soruşturma ekipleri olsa da davaya müdahil tarafların hiçbirinin, mahkemede kullanılabilecek yeterli mahiyette delil sunma olanağı yoktu."
Sayfa 28 - Runik Kitap, 1.Baskı, Çeviri: Oğuzhan AçıcıKitabı okudu
"Nürnberg Uluslararası Askeri Mahkemesi Tüzüğü, yargılama usulü açısından daha çok Anglosakson hukuk sistemini andırıyordu. Buna göre mahkemenin tüm tanıkları ayrı ayrı dinlemesi gerekmiyor, bunun yerine dosyada bulunan iddia makamının tutanaklarına, tanıkların ve diğer bilgi veren kişilerin ifadelerine (yeminli beyanlarına) başvuruyordu. Buna ek olarak hâkimler somut olaylarda kendileri için “önemsiz” görünen delilleri reddedebiliyorlardı. Yargılamanın hızlı bir şekilde gerçekleşmesi için bu usullerin uygulanması hususunda anlaşılmıştı. Bununla birlikte, sanıkların Müttefik Devletler'in de savaş suçları işlediklerini (Tu quoque*) savunarak yargılamayı beklenmedik şekilde uzatma imkânları da ellerinden alınmıştı."
Sayfa 26 - Runik Kitap, 1.Baskı, Çeviri: Oğuzhan AçıcıKitabı okudu
320 syf.
·
Puan vermedi
Kötü bir sıradanlık
Adalet her şeyin temelinde olması gerekir. Yahudi soykırımının lanetlenmesi gereken bir şey olduğunu aklı selim vicdanı olan herkes bilir. Ki olması gereken de tam olarak budur. Soykırımda görev alan bir kişinin durumu anlatılir kitapta. Bu kişi Arjantinde yakalanıp İsraile getirilir ve yargılanır. Yargılamalar iki ayaklı olmuştur diyebiliriz kaba
Kötülüğün Sıradanlığı
Kötülüğün SıradanlığıHannah Arendt · Metis Yayınları · 2012690 okunma
Reklam
Sovyetler Birliği’nin muazzam çabası olmasaydı, Nazizm kısa sürede aklanmıştı. Nürnberg Yargılamaları sırasında birkaç şöhretli Nazi dışındaki suçluların temize çıkması için ABD’nin attığı taklaların belgeleri ortada. Savaş daha bitmeden çok sayıda üst düzey faşistin ABD ve İngiltere için çalışmaya başladığını da herkes biliyor. Hitler’i diriltecekler ama Stalin’in şahsında Sovyet halkları onun boğazını sıkmaya devam ediyor hala! İşte bu nedenle Stalin iblisin, katilin, suçlunun, zorbanın, zalimin teki ve son kadehler onun için kalkıyor!
400 syf.
·
Puan vermedi
️ Türkiye Barolar Birliği tarafından yayınlanan “Sokrates’ten Sivas’a Tarihin Yargılandığı Davalar- Sönmeyen Ateş Madımak” adlı kitabın yazarı Av. Adil Giray Çelik , Kitaba gelecek olursak; Kitap tarihe kayıt düşmüş Sokrates’ten başlayarak 16 davayı anlatıyor. Sokrates davası Engizisyon Mahkemesi Yargılamaları, Fatih Sultan Mehmet’in
Sokrates'den Sivas'a
Sokrates'den Sivas'aAdil Giray Çelik · Yirmidört Yayınevi · 20074 okunma
400 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
125 günde okudu
Kitabı henüz bitirmemekle birlikte, konusundan, sonucundan, kişilerinden bağımsız olarak şunu söylemek istiyorum; bu kitabı kendinizin okuması yetmez, çocuklarınıza da okutmalısınız. Çünkü ben özellikle bir hukukçu olarak gençliğimden beri Nazi soykırımı ile ilgili kitaplar/filmler/diziler/belgeseller hatta Nürnberg Yargılamaları gibi hukuki değerlendirmeler öğretilerek yaşadım. Gerek okullarda gerek medyada gerekse popüler kültürde. Ancak, Nazi soykırımından kaçarak kendilerine yeni bir yeri yurt edinen kişilerin de aynı kendilerine yapılan fiillerin benzerlerini, çok da değil 20 yıl sonra (BM deklarasyonundan sonra), örneğin 105. sayfada geçtiği hali ile, El-Ramladaki insanların evlerinden nasıl çıkarılmaya zorlandıklarını bu kitabı okuyana kadar bilmiyordum. Çünkü ilk paragraftaki yapılanlar gözümüze sokula sokula öğretilirken, diğeri için 3 maymun oynanmakta. İçimden bunları yazmak geldi, kitap bittiğinde incelememi tabiki de güncelleyeceğim ancak şuana kadar anlatılan tarihi kısmı bile içime çok dokunmakta. Kendileri soykırıma uğramış bir millet bile bunları yaparken, aynı şeylerin başka bir devletin de başına gelmeyeceğinin garantisi var mı diye düşünmekten kendimi alamadım !
Limon Ağacı
Limon AğacıSandy Tolan · Pegasus Yayıncılık · 20166,4bin okunma
"Dört Müttefik devleti, Londra Konferansı'nın bitmesinden hemen sonra iddianamede yöneltilecek suçlamaları kendi aralarında paylaştılar. Britanyalılar taarruz savaşı yürütme suçunun savcılığını üstlenirken, Sovyetler ve Fransızlar, Avrupa çapında işlenen “savaş suçları” ile “insanlığa karşı işlenen suçların” iddianamelerinden sorumluydu. Öte yandan, müşterek biçimde programlanmış ve “Nazi komplosu” ile “yasa dışı örgütler” başlıkları altında toplanan suçlamalar ise öncelikle Amerikalı iddia makamı tarafından ele alındı."
Sayfa 27 - Runik Kitap, 1.Baskı, Çeviri: Oğuzhan AçıcıKitabı okudu
Resim