B

B
@nursevelyn
Herkes sevgiye layıktır, layık olduğunu düşünenler dışında.
Sayfa 124Kitabı okudu
Reklam
Çünkü insan, ruhunu ancak tüm yabancı tutkulardan, edinilmiş kültürden, iyi ya da kötü tüm maddi varlığından kurtularak anlayabilir.
Sayfa 115Kitabı okudu
Metafiziğe duyduğum gerçek ilgi pek az, 'ahlak'a ise tümüyle sıfır, ama Platon'un ve Hazreti İsa'nın her sözü, doğrudan 'sanat' dünyasına aktarılabilir ve orada tam ifadesini bulur.
Sayfa 111Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Sanatı en üstün gerçeklik, yaşamı ise yalnızca bir kurgu biçimi olarak ele aldım...
Acı çekmek uzun süren bir andır. Onu mevsimlere bölemeyiz. Yalnızca ruh hallerini saptayıp yinelenişini kaydedebiliriz. Bizim için zaman ilerlemez. Döner. Bir ıstırap merkezinin etrafında döner sanki. Her ayrıntısını değişmez bir kalıba göre düzenlenmiş, yememizin, içmemizin, yürümemizin, uzanmamızın, dua etmemizin hiç değilse dua için diz çökmemizin bile demirden bir formülün katı kurallarıyla belirlendiği bir yaşamın insanı felce uğratan durağanlığı; her korkunç günü en küçük ayrıntısına kadar bir öncekinin eşi kılan bu durağanlık niteliği, yaşama nedeni sürekli değişim olan dış güçlere kendini iletir sanki. Ekimden, hasattan, mısırların üzerine eğilen çiftçilerden, asmaların arasında üzüm toplayan bağcılardan, meyve bahçelerinde yere düşen tomurcuklarla beyazlanmış, meyvelerle kaplanmış çimenlerden hiç haberimiz olmaz, olamaz. Bizim için bir tek mevsim vardır, "keder" mevsimi. Güneşle ay bile bizden uzaklaşmıştır sanki. Dışarıda günün maviliği ve altın ışıltısı hüküm sürebilir; ama altında oturduğumuz küçük, demir parmaklıklı pencerenin kalın camından içeri süzülen ışık gri ve soluktur. Mahkumun hücresinde hep alacakaranlık hüküm sürer, tıpkı kalbinde hep gece yarısının hüküm sürdüğü gibi. Zaman evreninde olduğu gibi düşünce evreninde de hareket yoktur.
Reklam
Reklam
117 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.