Köy Okulları Açılıyor! Peki Bundan Bize Ne?
Merhaba, Uzun zamandır beklediğim haber dün itibariyle geldi. Yaklaşık 1 yıldır içerisinde bulunduğumuz pandemi süreci sebebiyle okullar bir türlü açılamamıştı. Fakat artık köy okullarında 15 Şubat tarihinden itibaren yüz yüze eğitim öğretim başlıyor. Bununla birlikte hem bu süreçte biriktirdiklerimle hem de YouTube kanalıma Katıl butonuyla
Acılarımızın uykuya ihtiyacı var...
Nam-ı diğer Apê Musa olan
Musa Anter
Musa Anter
, Nusaybin'de bir köy olan Zivingê(Eski Mağara)de doğdu. Nüfustaki ilk doğum yılı 1924 olarak kayıtlıydı. Ancak ilkokula yazılabilmek için yaşı büyütüldü ve 1920 yapıldı. 1917 ile 1920 yılı arasında doğduğu bilinse de, 1920 yılı onu doğum yılı olarak kabul edilir. Hangi yıl olursa
Reklam
1000kitap'ın en güzel iletisi!
Hep beraber inanılmaz güzel işler başardık! Bundan yaklaşık 3 ay önce 1000kitap'ta şöyle bir ileti paylaşmıştım: yeni.1000kitap.com/gonderi/104301319 15 adet ihtiyaç sahibi köy okuluna 200er lira değerinde çocuk kitabı hediye etmek için çıktığım yola sizlerin arasındaki değerli insanların da katkılarıyla inanılmaz bir sayıya ulaştık! Tam
300 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Leylan, roman içinde roman. Diyarbakır sokaklarında başlayıp İstanbul ve Zürih' te devam eden aşka dair, umuda dair, güvene dair, yaşama dair hikâyelerimiz Nusaybin'de biter. Biter bitmesine ama zihnimizde güzel anılar bırakır. Ve geleceğe daha umutla bakmamız için yol açar, bittiği noktada. Her ne kadar dışarıdan farklı hayatlar yaşadığımız görünse de asıl yaşam amacımızın mutluluk ve kaynağının güven olduğunu gösteren güzel bir eser. Edebiyatın felsefe, bilim ve politikayla birleştiği bu çok katmanlı kitap, özveri ve çalışmayla edebiyatımızdan güzel örnekler çıkacağına dair umut vadediyor.
Leylan
LeylanSelahattin Demirtaş · Dipnot Kitabevi · 20236,3bin okunma
Bana yüreğini ver Bitsin vatan hasretim Boşa geçen kayıp zaman Nerede doğdum, yaşadım, öldüm... Bir bir bilinsin Bana yüreğini ver Gözlerini Mardin eyleyim Dargeçit'te vurulmayasın ama Nusaybin'de yıkılmayasın Bana yüreğini ver Seni göğüs kafesimde başkent eyleyim Sur'da ayaklarından vurulmayasın "Tahir" gibi yere yığılmayasın ha Bana yüreğini ver Van Gölü'nün maviliğinde özgürleşelim Erciş'ten Edremit'e kadar Sana yasak şiirler okuyayım akşamüstü Ahlat'ta gün batana kadar
Ah kadın, Cizre miydi adın Şırnak mı Nusaybin de olabilir hadi sen söyle
Reklam
Türkiye' deki yaygın kanaat Kürtlerin 'karakaşlı, kara gözlü' ve esmer oldukları noktasındadır. Ancak özellikle Bohtan (Şırnak-Cizre), Tor (Midyat-Nusaybin-Hasankeyf), Hakkari ve Zaho bölgelerinde Kürtlerin büyük bir kısmı sarışın, mavi ve yeşil gözlüdür. Kürt tarihçileri bu durumu Kürtlerin Balhk sahillerinden göç eden Ari Medlerin torunları olmalarına bağlamakta ve sarışın-renkli gözlülüğün bundan kaynaklandığını öne sürmektedirler.
404 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
13 günde okudu
FIRAT SUYU MARMARAYA AKAR!!
Ülkenin değerli aydınlarından Uğur Mumcu’nun çok sevidiğim bir lafı vardır. “ Bizde en büyük sorun insanların bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmasıdır.”Çevremizde bir baktığımızda çoğu zaman, herkesin her şeyi bildiğini görmekteyiz. Din, Tarih, Ekonomi, Siyaset, Kürt Meselesi... Herkes, her şeyi biliyor memlekette.(Bu konuların çoğu hakkında
Hatıralarım
HatıralarımMusa Anter · Aram Yayınları · 2011675 okunma
374 syf.
10/10 puan verdi
Doğum tarihi kesin olarak belli değil ama büyüklerinin dediğine göre “Berfa Sor” veya “Ermeni Katliamı “ zamanında Ziwinge’de (Eskimağara) dünyaya gelmiş. Bu da tarih olarak 1915 ile 1917 seneleri arasındadır, ailenin ilk erkek çocuğudur. kendisinden büyük ablası var. Bu arada bir kız çocuk daha dünyaya geliyor, ama hastalıktan sonra vefat ediyor.
Hatıralarım
HatıralarımMusa Anter · Aram Yayınları · 2011675 okunma
Reklam
14 Mart 2016 Nusaybin
İnsanlık ağacının kırılmış dallarıyız…
77 syf.
·
Puan vermedi
Şükrü Erbaş! Kendisiyle henüz taptaze (16 Ocak 2022 Nusaybin Bênav Cafe) görüşme ve tanışma şansına sahip oldum. Saygının en safta yer aldığı varlığıyla, kendisinden nice şiirler dinledim, hissettim, yoğruldum… Kalemiyle acının üstadı olarak nitelendirdiğim Erbaş, “Otların Uğultusu Altında” adlı kitabı ile her daim benim açımdan orijinaldir keza ne yeri doldurulur ne de başka bir kitapla mukayese edilir. Zira, evimin içindekilerini, tüm yaşanmışlıklarımı kim Erbaş’a söyledi de bunu kaleme alıp kitaplaştırmış, nasıl olur da her satır, her cümle, tüm harfler de kendimi görüyor, beni bu kadar eşitliyor, etkiliyor… Her sayfayı çevirdikçe aheste aheste düşündüm ve okudum, okudukça da tekrarlara sığındım, hissettikçe günaha girdim, özledikçe toprağın kokusunu tane tane tüm ruhuma dokundurdum. Kokunun fotoğrafını hatıralarımda aradım, aradım, aradım… Sesin, boşluğun, dokunuşun…fotoğraflarını bayat bir yaşamdan çıplak benliğime yapıştırdım. Oysa bir kez daha, birer kez daha öğrendim ki sadece acıyla besleniyormuşuz. Hatta ve hatta anlam verdiğimiz tüm kelimelere ait olan her şey de bile yalnızca acı olduğunu. Erbaş, Erbaş, Erbaş… Bu kitabıyla; ne çok suskunluk bıraktırdı, yoğun elemi zindeleştirdi, hem arada kalmışlık, biraz hiçlik, çok nedensizlik ve nereye gittiğini bilmemezlik…okudukça duygudan duyguya büründüm, uçmayı unutan bir kuş olup kanatlandım, yine kanlandım, yine kederlendim… Bu alıntı ile kapatıyorum: “Babam otuz beş yıldır gelmiyor Annem otuz beş yıldır ölüme inanmıyor.”
Otların Uğultusu Altında
Otların Uğultusu AltındaŞükrü Erbaş · Kırmızı Kedi Yayınevi · 20193,926 okunma
160 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Huzursuzluk
İnceleme yapmadan önce hiçbir inceleme okumadım. Belki okumam ve başka okurların da düşüncelerini sentezleyerek bir inceleme yapmam gerekirdi ancak sadece kendi düşüncelerim olsun istedim. Sonrasında başka incelemeleri (olumlu ve olumsuz) de okuyup incelemeye ekleme yapmayı planlıyorum. Bu kitapla ve genel olarak Livaneli ile ilgili iki okur tipi
Huzursuzluk
HuzursuzlukZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 201799,1bin okunma
547 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.