Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Saygıdeğer Efendiler, aslında maddi ve manevi bakimdan hükmü kalmamış ve fakat, varlığın devam ettirmesi de çok zararlı olan İstanbul Hükûmeti’ni ortadan kaldırmak önemliydi. Buna engel olanların başında Padişah ve Halife bulunuyordu. Bu bakımdan, durumun açıklık kazanması için yapılacak, ilk is, bu makama Türkiye Büyük Millet Meclis'ni ve Hükûmeti'ni tanıtmak olmalıydı. Zaten, elimizde olmayan ve ilişkimiz bulunmayan bu makama, henüz başka bir işlem uygulayabilecek maddi bir gücümüz de yoktu.
Efendiler, tarih, itiraz edilemez bir şekilde ispatlamıştır ki, büyük dâvâlarda başarı için sarsılmaz bir kabiliyet ve kudrete sahip bir önderin varlığı şarttır.
Sayfa 45 - Atatürk Araştırma MerkeziKitabı okuyor
Reklam
Erzurum Kongresi
Millî sınırlar içinde bulunan vatan parçaları bir bütündür. Birbirinden ayrılamaz.
Sayfa 45 - Atatürk Araştırma MerkeziKitabı okuyor
Erzurum Kongresi
Vatan ve milletin kutsal varlıklarını kurtarmak ve korumak hususunda son sözü söyleyecek ve bunun gereğini yerine getirecek gücün, bütün vatanda bir elektrik ağı haline gelmiş olan millî akımın kahramanlık ruhu olduğunu ifade ettim.
Sayfa 45 - Atatürk Araştırma MerkeziKitabı okuyor
Efendiler, tarih <<geleneğe uyarak boyun kırmaktan üzüntü duymayan millet, biz yürüyelim, arkamızdan gelsin>> düşünce ve inancında bulunanların karşılaştıkları sonuçlar ve cezalarla doludur. Yöneticilerin ve özellikle devlet adamlarının asla böyle sakat ve çarpık görüşlere kapılmamaları gerekir.
Sayfa 39 - Atatürk Araştırma MerkeziKitabı okuyor
Ya istiklal ya ölüm
..istiklâli için ölümü göze alan bir millet, insanlık haysiyeti ve şerefinin gereği olan bütün fedakârlığı yapmakla teselli bulur ve hiç şüphesiz, esirlik zincirini kendi eliyle boynuna geçiren miskin, haysiyetsiz bir millete bakarak dost ve düşman gözündeki yeri bambaşka olur.
Sayfa 10 - Atatürk Araştırma MerkeziKitabı okuyor
Reklam
1919
“… tarih, bir milletin kanını, hakkını, varlığını hiçbir zaman inkâr edemez. Binâenaleyh böyle bir nikâb-ı bâtılın arkasından vatanımız ve milletimiz aleyhinde verilen hükümler, kanaatler muhakkak mahkûm-ı iflâstır!”
Sayfa 789 - Sadeleştirilmiş hâli yorumda.Kitabı okuyor
Bu sonucu, Türk gençliğine emanet ediyorum.
Ey Türk gençliği! Birinci vazifen; Türk istiklalini, Türk cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir. Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek dâhilî ve haricî bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklal ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin. Bu imkân ve şerait, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklal ve cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dâhilinde iktidara sahip olanlar, gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri, şahsi menfaatlerini müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakruzaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir. Ey Türk istikbalinin evladı! İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen, Türk istiklal ve cumhuriyetini kurtarmaktır. Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur.
Sayfa 599 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
160 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Türk'ün Yol Haritası
Ecdadımızın uğraşlarından bize kalan Nutuk'lar... Niçin okullarda okutulmuyor, caddelerde insanlara verilmiyor bilemiyorum. Parasından değil, zaten her yerde bulunabilecek bir şaheser. Niçin öğretilmiyor insanlara, asıl çekilmesi gereken nutuk? Yaşça büyüklerim bilirler, onların zamanında Gençliğe Hitabe ezberlenirmiş. Yanlış hatırlamıyorsam
Gençler İçin Nutuk
Gençler İçin NutukMustafa Kemal Atatürk · Aperatif Kitap Yayınları · 027,4bin okunma
Halide Edip Adıvar
Macera ve savaş devri artık geçmiştir. Gelecek için, gelişme ve birlik savaşı açmak zorundayız. Sınırlarında bu kadar çok evladı ölen zavallı ülkemizin,fikir ve uygarlık sa­vaşında kaç tane şahidi var? Biz Türkiye'nin hayırlı evlatlarından yarının kurucuları olmalarını istiyoruz.
Reklam
Efendiler, ben, vatanın, öneri sahibiyle beraber bütün ulusun, hepimizin na­sıl bir felaket çıkmazı içinde bulunduğumuzu göz önüne getirerek, kurtuluş yo­lu olduğuna inandığım girişimleri, sonsuz zorluklara ve engellere rağmen, mad­di, manevi bütün varlığımla sonuca ulaştırmaya çalışırken, benim en yakın arka­daşlarım daha dün İstanbul'dan gelmiş ve dolayısıyla işin içyüzünü bilmeyen, saygı duyduğum ihtiyar bir adamın diliyle, bana kişisel işlerden söz ediyorlar.
"Bu kararın dayandığı en güçlü düşünce ve mantık şuydu: Temel ilke, Türk ulusunun onurlu ve şerefli bir ulus olarak yaşamasıdır. Bu ilke ancak tam bağımsızlığa sahip olmakla sağlanabilir. Ne kadar zengin ve bolluk içinde olursa olsun, bağımsızlıktan yoksun bir ulus, uygar insanlık dünyası karşısında uşak olmak konumundan daha yüksek bir muameleye layık olamaz."
Sayfa 9 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
" sevgili vatanımızı düşman işgaline uğratmak isteyen bu cahillerdir "
Mobbing Bank Diyor ki;
Türk Fırtınası Nereden bilebilirdim yaşamımın bir fırtına estirmeye ait bir görev olduğunu! Dokuz yaşında aldım ilk yaramı on iki Eylül sabahında! O yara büyüttü beni!
(...)Atatürk'ün Nutuk adlı önemli eserinin incelenmesi göstermektedir, O, karşısında bulduğu büyüklü küçüklü problemlere bir doğa bilimcisinin yaklaşma tarzıyla yaklaşmış, önce problemi tanımaya ve tanımlamaya çalışmış, sonra onu çözmek için o ana kadar yapılan teklifleri eleştirel bir gözle elden geçirmiş, bu bilgi üzerine kendisi bir çözüm önermiş, bu öneriyi tatbik sahasına koymuş, dolayısıyla sınamış, bu tatbikattan elde edilen veriler çözüm önerisiyle çelişiyorsa, o çözümü hızla ve kesinlikle terk ederek yeni bir çözüm önerisi geliştirmiş ve bu sefer onu denemeye başlamıştır. Bu, bilimden de, günlük hayattan da, bildiğimiz deneme-yanılma yöntemidir ve 20. yüzyılda modern bilim felsefesi ve bilim tarihi, bilimin bundan başka herhangi bir metodunun bugüne kadar olmadığını ve bundan sonra olabilmesi için de şimdilik görünürde hiçbir işaret bulunmadığını göstermiştir.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.