Sevdalıyım Sana
Bir çocuk gibi sevdalıyım varlığına,
Bir ozan gibi
Bazen bir kuzu gibi
Varlığın, gülüşün seninle doğan güneşe
Bir mülteci gibi, hasretim yurduma
Bayramın aslını senden sormalı
Sen gülünce açar kırların gülü
Yaradan güzeli yaratmış senle
Yâren olup geldi kurban bayramı
Güzelim süslemiş bayramı şevkle
O güzel sarmadan bize de ekle
Tatlıları pişir yiyelim zevkle
Yemek olup geldi kurban bayramı
Sabah erken kalk da kalmasın tozun
Öğlene kurbanı keselim tosun
Kavurma bilumum sıyır kalmasun
Etli olup geldi kurban bayramı
Han'ım kurban olup yatamaz mısın
Mahşere temizce çıkamaz mısın
Gün döner gider de duramaz mısın
Öğüt olup geldi kurban bayramı
Yakuphan
Bugün sordum, yolda gelene kadar iki kelime için düşündüm taşındım iki soruyu da sordum tek soru kaldı ama verdiği cevap yeterli değildi neymiş te bakış tarzı oymuş halbuki gülünce çiçek açıyor yüzü. Bizimde maceramız bu kadar bilmiyorum birdaha rastlaşır mıyız ? Görür müyüm acaba gülünce yüzündeki devrimi. Umarım özlem duymam o keskin bakışlara...
Tapınakla yürek arasında en canlı ilişkiYüreğimiz sıkışınca anladıkEl-Aksa'dan bir taş düşürülmüştür
...
Ve çocuk gülünceIşır el-aksaEl-Aksa bilir kiÇocuk koyacak o taşı
"Onu tanımıyorum, Lana. Görünüşe göre tutuklamalardan pay almak istedikleri birini göndermişler."
"Ben de öyle düşünmüştüm," diyor sessizce, ama ses tonunda alaycı bir tını var.
"Nedenmiş o?" Cipime binerken sordum.
"Çünkü sen yokken o adamı gelip evimde kalması için göndermiş olamazsın."
Alaycı bir şekilde homurdanıyorum, sonra o gülünce rahatlıyorum.
"Endişelenmeyin, Ajan Bennett. Normalde rozet takan çocuklarla oynamam. Siz benim tek istisnamsınız."