Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Herhangi bir insan başka bir insanı öldürdüğünde katil olarak anılır. Bu işi yetki sahibi biri yaparsa, bu haklı bir karar olur. Ve bir adam manastırı soyduğunda hırsız adını alır, ama emir onun hayatını çalabilir, sonra insanlar Emir’in Erdem’li bir hükümdar olduğunu söyler. Kocasını ihanet eden ve onu aldatan bir kadına günahkar ve fahişe denir. Ama emir onu çırılçıplak soydurtup kalabalığı taşlayabilir , o zaman Emir’in soylu bir yönetici olduğu söylenir.
260 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Underboss Insurrection adlı mafya serisinin ilk kitabı yazarı ilk okuyuşum dil akıcılık gayet hoştu . Erkek karakter sosyopat gibi değil gerçek anlamda sosyopattı . Gerçek duygusal bağlardan yoksun hatta çevresi adamdan tırsıyor ama bir şekilde kızımızı kendi tarzınca cidden sevdi . Kadın karakteri sevdim kızın yaşı küçükken yaşadığı şeyler
Run Posy Run
Run Posy RunCate C. Wells · Independently published · 01 okunma
Reklam
Vefatının Ardından Türk Basınında Papa Eftim
Papa Eftim'in vefatı Türk basınında geniş çapta yer bulur. 19 Mart 1968 tarihli Milliyet gazetesi Papa Eftim'in ölümü ile ilgili bir yazısında bu büyük dava adamından şöyle bahseder: "Yanık yüzlü, temiz yürekli, kadife bakışlı bu Orta Anadolu çocuğu Ortodoks olarak doğmuştu. Büyük din cereyanlarının çatıştığı Küçük Asya'da
"Emin misin? Çünkü içini kendi aletime saklıyo- rum. Kendimi tutmam zor olacak, ama yapabilirim. Peki ya sen?" diye sordu bacaklarının arasına ateşli ve ıslak bir öpücük kondurarak. Julia inleyerek ileri geri hareket etmeye başladı. "Evet, dilin muhteşem şeyler yapıyor bana." "Benim yöntemimle yapmalısın Julia."
Sayfa 39
ZAMAN GÖSTERECEK OLACAKLARI
Şimdi anlatacağım bu öykü, ünlü Çin düşünürü Lao Tzu'nun zamanında geçer. Lao Tzu, bu öyküyü çok sever ve anlatırmış. Köyün birinde bir yaşlı adam varmış. Çok fakirmiş ama Kral bile onu kıskanırmış. Öyle dillere destan bir beyaz atı varmış ki, Kral bu at için ihtiyara nerdeyse hazinesinin tamamını teklif etmiş ama adam satmaya yanaşmamış.
On yedi yaşındayken bir gün, Ankara Samanpazarından Kaleye çıkıyorum. Sağda, solda dükkanlar vardır. Yol Arnavut kaldırımı; daracık. Yolumun tam tersinde, yukarıda yokuş aşağı yerde adamın biri bir kadını alabildiğine döğüyor. Kadın yere yıkıldı. Ben de çocukluğumdan beri -herhalde evde aldığımız terbiye gereği-, kadına ve hayvana karşı büyiik
Reklam
1062 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
11 günde okudu
Kitap güzel sürükleyici ve etkileyici yalnız Levinin köy tarım konuları bazı yerlerde çok uzatılmış Ana karakterlere çok fazla isim verilmiş kiti ,katya, katerina ,yekaterina... Stephan arkadyiç ,oblonskiy...Darya aleksandorvna ,doli... Yani bi o isim bi diğer isim ama aynı kişi Ama merak ettiğim şey Anna yengesini aldatan erkek kardeşinin eşiyle konuşmak için o trene binmesedi vronskiy 'i tanımasaydı bu dediğinin farkında mıydı ? "Dindar, iyi ahlaklı, namuslu, akıllı bir adam diyorlar; ama onlar benim gördüğümü görmüyor. Sekiz yıldır hayatımı nasıl mahvettiğini, içimde canlı olan her şeyi nasıl boğduğunu, benim aşka gereksinimi olan capcanlı bir kadın olduğumu bir kez bile düşünmediğini bilmiyorlar. Her adımda beni nasıl aşağıladığını ve yaptığı şeyden hoşnut olduğunu bilmiyorlar. Yaşadığım hayatı haklı çıkartmak için bütün gücümle çabalamadım mı? Onu sevmeye, kocamı sevmek olanaksız olunca oğlumu sevmeye çalışmadım mı? Ama zaman geçti, artık kendimi aldatmayacağımı, dipdiri bir kadın olduğumu, bunda benim suçumun olmadığını, Tanrı'nın beni böyle yarattığını, benim için sevmenin ve yaşamanın gerekli olduğunu anladım. Farkındaysa neden mutsuz evliliğine devam ediyordu ? Vronskiy'i tanımsaydı ayrılır mıydı ?
Anna Karenina
Anna KareninaLev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Yayınları · 201939bin okunma
"...ne var ki ben, kendimle ilgili bazı meseleleri hâlâ çözebilmiş değilim. rendekâr düşünüyor olmasından varolduğu sonucunu çıkarıyor. ben de düşünüyorum, dolayısıyla varım, ama kimim? galata'da, yelkenci hanı bitişiğinde ikamet eden uzun ihsan efendi mi, yoksa bugünden tam üç yüz sekiz yıl sonra, sözgelimi izmir'de oturan mahzun ve şaşkın adam mı? hangimiz düş ve hangimiz gerçek? düşünüyorum, o halde ben varım. düşünen bir adamı düşünüyorum ve onun, kendisinin düşündüğünü bildiğini düşlüyorum. bu adam düşünüyor olmasından varolduğu sonucunu çıkarıyor. ve ben, onun çıkarımının doğru olduğunu biliyorum. çünkü o, benim düşüm. varolduğunu böylece haklı olarak ileri süren bu adamın beni düşlediğini düşünüyorum. öyleyse, gerçek olan biri beni düşlüyor. o gerçek, ben ise bir düş oluyorum..." (syf386) ihsan oktay anar - puslu kıtalar atlası
herkes işinin hallolacağına bakıyor Yanıyorum yanıyorum da herkes yanarken elime avucumdakine bakıyor ziyan olacağına bende dursun bu diyor ben uyurken hep çekmecelerim karıştırılıyor Kadının birinin eli cebimde kalmış elini usulca çekip burada kalabilir dolabıma eşyalarını koyabilirsin diyorum. o da benim gibi çalışırken uyuyakalanlardan
Tam otuz saniye, yirmi sekiz saniye, yirmi altı saniye! Yargı zamanı yaklaşıyor. Ben mi haklı çıkacağım yoksa o aptallar mı? Ah, bayılacağım. Üniversitedeki o aptal profesörlerin tanrısız deneyi başlatacakları an gelmek üzere. On saniye kaldı. Vazgeçmeyeceğim, vazgeçmeyeceğim! Son isteğim ve vasiyetim: Zavallı ruhumu alın götürün!
Reklam
Dostoyevski'nin Anna Karenina incelemesi!
Başlangıçta çok beğendim; başımı kaldıramıyordum; ayrıntılarına kadar bayağı hoşlanmıştım; ancak bütününde ilgim azaldı. Bunu bir yerlerde okumuşum gibi gelmişti bana, evet, hâlâ belleklerde tazeliğini koruyan, Kont Tolstoy'un Çocukluk ve Delikanlılık, Savaş ve Barış adlı yapıtlarında da aynı hava vardı. Konusu farklı olmakla birlikte Rus
Sayfa 701 - 702, 703, 704, 705, 706, 707, 708, 709, 710, 711, 712 Yapı Kredi Yayınları
Hayır," dedi babası. "Onu götüremezsiniz. Lürfen, Serilda." Tekrar dönüp babasına baktığında, karşılaştığı ıstırap dolu ifade onu ürkütmüştü. Her ne kadar herkesin Erlking ve hayalet maiyetiyle ilgili şüpheleri ve korkuları olsa da Serilda babasının başka bir şey sakladığını gözlerinden okuyordu. Bu sadece yüzlerce perili hikâyenin neden olduğu korkudan başka bir şey... Çaresizlikle gelen bir aydınlanma haliydi. Serilda bu adamla giderse eğer onu çok korkunç şeylerin beklediğinden emin olduğunu açığa vuran bir ifade. "Belki de şu şekilde ifade etmem daha doğru olur," dedi hayalet, "bu davet bir rica değil. Reddetmeniz halinde, talihsiz sonuçları olabilir." Serilda'nın nabzı hızlandı ve babasının ellerini tutup sıkı. "O haklı baba. Kimse Erlking'in davetine hayır diyemez. Kendilerinin... Ya da ailelerinin başına bir felaket gelmesini istemiyorlarsa." "Veya tüm kasabalının ya da sevdikleri herkesin..." diye ekledi hayalet sıkılmış bir sesle. Cümlesini bitirirken, Serilda onun esnemesini bekledi ama adam sert, uyarı dolu bir bakışla duruşunu korudu. Babası, "Serilda," dedi alçak sesle, gerçi gizli gizli konuşmaları mümkün değildi. "Daha önce karşılaştığınızda ona ne dedin? Şimdi senden ne istiyor olabilir?" Serilda başını salladı. "Tam olarak sana anlattıklarımı söyledim baba. Sadece bir hikâye." Olabildiğince soğukkanlı bir şekilde omuz silkti. "Belki başka bir hikâye daha dinlemek istiyordur."
400 syf.
1/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
Bilir miyim? Bu minimini kızcağızın gözleri böylesine affolunamaz satırlar okuyacak... Hani bizim ahlakımızı bu diziler bozmuştu? Bu ne lan? Meğer bizim ahlakımızı diziler düzeltmiş. Şoklardayım... ŞOKLARDA! Şu Uşaklının 1901'de yazdığı şeye bakar mısınız? İlk olarak İstanbul yüksek kaltaklarından Firdevs'le başlayalım. Bu Melih Bey
Aşk-ı Memnu
Aşk-ı MemnuHalid Ziya Uşaklıgil · Yakamoz Yayınları · 201617,8bin okunma
Yoksa tencerede et ve sebze, nasıl kaynasın küsmüştür be o ateşe.
Robespierr'i idama mahkeme eden halk ayakta haykırır: Yaşasın cumhuriyet! Robespierre'nin yanıtı ünlüdür: Cumhuriyet mi o öldü, haydutların zaferidir bu. Yıl 1804'ü gösterdiği zaman Napolyon iöparatorluğunu ilan edince onun haklı olduğu anlaşılır.
Sayfa 141Kitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.