Kubilay: Hayat anlamsızlık / boşluklardan mürekkep. Mehmet: Hayır değil. Anlamı insan verir. K: Sosyal şartları hafife alıyorsun. İnsan bir dünyaya, topluma doğar. Bebekliğimden itibaren maruz kaldıklarımdan ibaretim ben. M: Hem evet hem hayır. Zaten insan olmanın keyfiyeti de buradan tütüyor. Toplumdan aldıklarını süzgeçten geçirdikçe kendin oluyorsun. K: Allah aşkına, şu sokaklara bak. İnsanlar geçim derdindeler. Siz kendi durumunuz buna müsait olduğu, yoksulluktan etkilenmediğiniz için koltuklarınızdan atıp tutuyorsunuz. M: Tamam bu konuda da nispeten haklısın ama senin bu düşüncen determinizme, kaderciliğe falan çıkıyor. Öyleyse ekonomiyi, sosyal ortamı bu hale getirenlere hiç değinmeyelim mi? K: Fildişi kulesinden konuşmaya gerek yok bence. Pratik çözümler üzerine konuşalım, bundan sonra teoriye geliriz. M: Sen Kant’ın hapını yutmuşsun ben sana diyeyim. K: Ne alaka ya? M: O da tüm düşüncesini pratik üzerinden kuruyor da ondan. Deneyimi esas alır, ondan geriye doğru gider. Zaten materyalizmin köklerini o yüzden onda ararlar. K: Valla ben Kant falan bilmem. Basitce ifade ediyorum. Sen zaten karşı çıktığın düşüncenin bile yüce olmasını dileyerek adımlarını atıyorsun. M: İyi madem, şimdilik susayım. Yine konuşuruz.
şehit ailelerinin ikamet ettiği harap bitap evleri paylaşanları, bu konuya şaşıranları, üzülenleri, kızanları; bu konu özelinde konuşanları farklı sosyal medya platformlarında ve burada o kadar çok gördüm ki.. hâlâ bu konuya şaşıranları, üzülenleri, kızanları anlayamıyorum. sanırım bu anlık saman alevi gibi parlayıp sönen bir öfke patlamasından
kafaları particilikle ve taptıkları ideolojilerle parsellenmiş olanların anlamayacağı şu ki, devlet başka hükümet başkadır. akp benim için chp'den daha büyük din düşmanı olduğu için zerre kadar kendilerini sevmem! ama benim ırzımı, senin sevdiklerinin ırzını düşmandan koruyacak olan devlettir! o yüzden devleti siyasi çıkarları yüzünden zayıf göstermeye çalışan chp ve kuyruklarının hepsinin canı cehenneme! birileri koltuk koruma derdinde, birileri koltuk kapma derdinde! her iki uç da midemi bulandırıyorsunuz! bu halkın acılarının üstünde tepinmeyin artık yeter! susayım susayım diyorum susacak yerimiz kalmadı taşıyor. ayrıca bu yabancı savaş gemilerinin benim ülkemde ne işi var? niye yardım bahanesiyle içimize kadar sokuyorsunuz bunları? hepsinin gözü yüzyıllardır bizim topraklarımızda, hepsi fırsat kolluyor? kör müsünüz? anlamıyorum gerçekten anlamıyorum! biz güçlü bir halkız kendi yaralarımızı kendimiz sararız, bu düşmanları niye buraya sokuyorsunuz? üzülmekten düşünmekten artık ne kafa kaldı ne kalp kaç gündür. koltuk yarışınız batsın!
Modern Dünya, Aşk ve Babaannem
Babaannemlerde kalıyorum kısa bir süredir. Bir baktım salondan bir ağlama sesi geliyor. Tv’de genelde 50 yaş üstü insanların takıldığı bir türkü kanalında :) “bir yar sevdim eller aldı” gibi sözleri olan :) bir türkü dinliyor. Bu gece rüyasında dedemi görmüştü, o yüzden olabilir diye düşündüm. Ayrıca dedemin birinci ölüm yıl dönümünün
Ben Susayım Kelimelerim Konuşsun
İşte Dışarısı günlük güneşlik yine Anlatmaya kelimeler yetmez Sahi kelimelerin sesi ve mıdır? Varsa ben susayım Kelimelerim konuşsun Çok zaman geçmiş Hayat yormuş bizi Derdimizi anlatmaya takatimiz kalmamış Anlatmak o kadar da kolay değil Bu yüzden... Ben susayım Kelimelerim konuşsun.
İleyda
İleyda
Aşağıdaki yazının da dikkate alınmasında fayda vardır. "Din-ilahiyat bugün modernizmle mücadele ediyor. Bugün ilahiyata girenler ateizm, singularity, teknosiber bir dinle mücadele edecek yani edemeyecek. Quantum, zaman, madde, nörobiyoloji gibi temel kavramlara vukufiyet yok. İİF ya da ilahiyat bin sene öncenin meselelerini tartışıyor. YÖK
Resim