-Bana biraz selma'nın aleyhinde bulunur musun?
* * *
+Ne olacak Selma'nın aleyhinde bulunacağım da?
- Bak yavrum alakalandığımız birisi bizden uzaklaştıkça ayağı realiteden kesilir. Yani gözümün önünde olmadıkça, o gerçek değildir. Ve araya giren zaman ve mesafe onu buharlandırır. Anladın mı? Rüya olmaya başlar. Rüya değil rüyada olmaya başlar. Aşk bir rüyadır. Ve rüyada insan iyi görülmez. Ben şimdi senin gözlerini ödünç almak istiyorum. Selma'ya onlarla bakacağım.
Ve aşk,
Çekingen bir selamla ele verirdi kendini
Dumanlı sıcak öğle vakitlerinde
Sokağın tozunda okurduk aşkımızı
Karahindibanın basit diliyle aşinaydık biz
Masum sevecenlikler bahçesine götürürdük yüreklerimizi
Ve ödünç verirdik ağaçlara
'sende aşk yokmuş' dememeli kimse kimseye
'aşk kalmamış dünyada' demeli, 'suç bende değil'
'yoksa ben de âşık olmak isterdim sana, ama yok,
yok ki aşk dünyada ben nerden getireyim?'
— Hocam aşk nedir?
“Bardağa dolan ilk şarabı, sakinin sarhoş bakışlarından ödünç aldılar. Dünyanın neresinde bir gönül derdi varsa onları bir araya topladılar, adına aşk dediler…”