120 syf.
·
Not rated
İsminin anlamı pek güzel olan kitap. Psikanalist Fransız yazar pencereleri “Yaşamımın dönemlerini birbirini ardına sıralanan açık pencereler olarak tanımlayabilirim: arkadaşlarla aileden uzaga ve mahallemizin dışına çıkmaları, yabancı dilleri öğrenmek, felsefe dersi, sınır ötesine yaptığım ilk yolculuklar, aşklarım (hepsi değil…),okumalarım ve
Pencereler
PencerelerJ. B. Pontalis · Yapı Kredi Yayınları · 202363 okunma
250 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 8 days
Sultan ||. Abdülhamit Han Hazretleri birazda olsa anlamak, bilmek ve öğrenmek için, Osmanlı ' nın 33. Padişahını hakkıyla anlatan bir kitap... Herkese iyi okumalar...
Uzakları Görebilen Hükümdar-2
Uzakları Görebilen Hükümdar-2
Uzakları Görebilen Hükümdar-2
Uzakları Görebilen Hükümdar-2Ömer Faruk Yılmaz · Çamlıca Kitap Yayınları · 069 okunma
Reklam
Türü ne olursa olsun, bir ilişkide karşımızdakinin düşüncelerini, duygularını ve isteklerini anlamak için anlayışlı ve sabırlı bir şekilde dinlememiz gerekir. Tavsiyelerimizi sadece istendiği zaman sunmalı, bunu yaparken de asla üstünlük taslamamalıyız zı biliyoruz ama nasıl dinleyeceğimizi bilmiyoruz. Dinlemeyi öğrenmek, en az yabancı dil öğrenmek kadar zordur. Ne var ki sevgimizi göstermek istiyorsak, dinlemeyi öğrenmek zorundayız.
Bir zamanlar üç kelebek birlikte gezerlerken ateşi görürler.Merak ederler nedir ateş? Ve sonunda öğrenmeye karar verirler. Birinci kelebek biraz yaklaşır,geri döndüğünde şöyle der: -Ateş etrafına ışık veren bir şeydir. Bu tarifi yeterli bulmayan ikinci kelebek de gider ateşin yanına birinci kelebekten daha fazla yaklaşır ateşe, geri döndüğünde şöyle der: -Ateş etrafına ışık ve ısı veren bir şeydir. Ancak kafalarında hâlâ soru işaretleri vardır ve tam olarak öğrenmek isterler ateşin ne olduğunu. Bu sefer üçüncü kelebek gider ateşin ne olduğunu öğrenmeye.Ateşe doğru yaklaştıkça ışık verdiğini anlar,biraz daha yaklaşır ve ısı verdiğini de anlar ama bunlar yeterli değildir.Biraz daha yaklaşır ateşe derken ateşe kapılır ve yanar. Üçüncü kelebek anlamıştır ateşin yakıcı bir şey olduğunu ancak bunu dönüp arkadaşlarına söyleyemez. Sevgi ve bağlılık da ateşe benzer. Yakıcıdır, kavurur içine düşeni.. Gerçek sevgiyi yakalayabilenin içinde bir kor yanar durur. Ancak bunu kendinden başka kimse bilmez.. Anlamak için ne bakmak, ne de yakınlaşmak yeterli değildir. YANMAK GEREKİR ..
Sevdiğim bir insan yazmış bu güzel yazıyı bana da paylaşmak düşüyor... -kendini geliştirme yolları,ogrenildiginde ufku iki katına çıkaran şeyler- yazılanların çoğunun bunları biliyor muydunuz tadında olması sebebiyle (ki emek ürünüdür takdir ve teşekkür etmek lazım), hayata daha geniş açıdan bakmak, ufkunu gerçekten genişletmek isteyenlere kendi
"Kafalarımızın içindeki o inatçı küçük ses bize neden bu kadar eziyet ediyor?" dedi masanın etrafına göz gezdirerek. "Bize hayatta olduğumuzu, ölümlülüğümüzü, ruhlarımızı hatırlattığı için olabilir mi acaba çünkü bunlara teslim olmaktan ölesiye korkarız ama yine de kendimizi hiç olmadık ölçüde sefil hissetmekten kurtulamayız. Fakat çoğu zaman bizi benliğimizin farkına en çok vardıran da yine acı değil midir? Çocukken tüm dünyadan ayrı bir birey olduğunu anlamak, dilini yaktığında, dizini yardığında senden başka hiç kimsenin ve hiçbir şeyin canının yanmayacağını, her bireyin sızısının ve acısının tamamen kendisine ait olduğunu öğrenmek korkunç bir şeydir. Büyüdükçe ne kadar yakınımız olursa olsun hiç kimsenin bizi gerçek anlamda anlayamayacağını öğrenmekse daha da korkunçtur. Bizi en mutsuz eden bizzat kendi benliklerimizdir ve işte tam da bu yüzden benliklerimizi yitirmek için yanıp tutuşuruz, sizce de öyle değil mi? Mitolojideki intikam tanrıçaları Erinyeleri hatırlarsınız?" "Hiddetliler," dedi Bunny, büyülenmiş gibi bakan gözleri yüzüne düşen perçemlerinin ardında kaybolmuştu. "Aynen öyle. Peki insanları nasıl delirtirlerdi? İç seslerini yükseltirler, zaten var olan birtakım özelliklerini abartılı seviyelere çıkartırlar, insanları katlanamayacakları ölçüde kendileri olmaya zorlarlardı."
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.