İdeoloji nedeniyle işlenmiş hiçbir cinayet asla haklı gösterilemez. Hakikatler yaygınlaştırılabilir ama dayatılamaz. Bağırmakla, çağırmakla hiçbir öğreti daha doğru, hiçbir hakikat daha hakiki olmaz...
Dinsel öğreti, dünyada sahip olunamayan ve arzusunun duyulduğu güzelliklerin istencidir “ilahi adalet, asrı saadet “ ve cennette “sonsuz mutluluk” dünyada bir şeylerin ters gittiğinin kabulüdür. Gerçek dünyada insanca yaşam yoktur. Din, gerçekliğe duyulan maneviyatın kendisidir.
Din, insana aykırı toplumsal ilişkiler içine hapsolmuş insanın sahici insanlığı arayışıdır. Çünkü, bu tersine dönmüş dünyada “insani öz sahici bir gerçeklik” kazanamamıştır. Din, gerçek dünyada sahici insanlığı bulamamış olan insanın, özlediği insanlığı dile getirir.
Dinsel ıstırap çekme aynı zamanda hem gerçek ıstırabın ifadesi hemde gerçek ıstıraba karşı protestodur. Din ezilmişlerin of çekmesi , kalpsiz dünyanın kalbidir, ruhsuz koşulların ruhudur. Din halkın afyonudur.
Yani Marx’ın söylediğinin açıklaması; 👇🏻
Mevcut toplum derin bir ıstırap çekmektedir . Din, bu ıstırabı kendi fantastik anlatı ve ritüelleriyle hem ifade hem protesto etmektir. Din ezilmişler açısından kalpsiz bir dünya tahayyül edilebilecek kadar insanca özlemlerin paylaşılmasıdır.
Yani afyon aslında ezilmişlerin sıkıntılarını giderebilmek için dinsel ritüellerde yan yana gelerek dayanışmalarını çeşitli kolektif avuntu pratikleriyle çektikleri gerçek acıları bir nebze olsun hafifletmeyi anlatır.
Mutluluğumuzu kendimiz yapar ya da buluruz.
Schopenhauer nedir? Kimdir diye sormuyorum nedir bu adam? Schopenhauer, her şeyden önce felsefenin başkaldırısıdır, bu başkaldırının arasından sızan gülüşüyle. O korkunç resmin arkasında yatan ıstırap infaz mangasının iyi niyetli yol göstericisidir. Schopenhauer olmak yürek ve zekayı aynı kulvarda
Felsefeye ilgisi olan olmayan herkesin tanıdığı birisidir Sokrates.
Kendi yazmış olduğu bir eseri yok Sokrates'in maalesef ama öğrencilerinden platon, hocasının mahkeme salonunda idam cezasına çarptırıldığı savunmasını ve idam gününe kadar geçirmiş olduğu son günlerini, dostlarıyla olan diyaloglarını kaleme almıştır. Yargılanma sebebi
Hakkında edindiğim bilgilerle okumaya karar verdiğim romanı yaklaşık bir ay önce satın almıştım. Aslında kısa süreli okuma planlarım arasında bu romanı okumak yoktu ama sitede düzenlenen bir aktivite vasıtasıyla ilk okunacak roman konumuna geldi. İyi ki bu romanla daha erken tanışmışım, buradan aktiviteye düzenleyen arkadaşa bir kez daha
Kitap, adından da anlaşılacağı üzere, her biri başlı başına bir öğreti olan dört anlaşmayı hayatımıza uygulamanın öneminden bahsediyor.
1.Anlaşma: ‘"Kullandığın Sözcükleri Özenle Seç’’
2.Anlaşma: ‘’Hiçbir Şeyi Kişisel Algılama’’
3.Anlaşma: ‘’Varsayımda Bulunma’’
4.Anlaşma: "Daima Yapabildiğinin En İyisini Yap’’
Dört anlaşma”nın ilki,
Bir öğreti akıldışı da olsa bir kez toplumda güç kazandı mı milyonlarca insan, o öğretiye inanmayı toplum dışına itilmek ve yapayalnız kalmak duygusuna yeğler.