Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Önce anne babaya karşı bir mücadelenin, sonra da öğretmenlere karşı bir mücadelenin sürdürülmesi ve kazanılması, üstelik en büyük acımasızlıkla sürdürülmesi ve kazanılması gerekiyormuş, tabii genç insan anne baba ve öğretmenler tarafından pes etmeye zorlanmak, bunun sonucunda da tahrip ve yok edilmek istemiyorsa."
Sayfa 55 - YKYKitabı okuyor
Her meslekte olduğu gibi biz öğretmenler arasında da mesleğinden manen uzak olan çok kişi var…
Reklam
Ruhsuz bir eğitim anlayışı benimsemiş öğretmenler yüzünden çocuklar, okula ayakkabılarında Rüzgar tabanlıklar varmış gibi değil de bir cenaze törenine icabet ediyormuşçasına giderler.
Bugün bile okullarda dünya tarihi öğretimi iyi değildir.Öğretmenler tarih dersinin maksadının yalnızca tarihleri ve hadiseleri öğretmekten ibaret olduğunu düşünmektedirler.Bir öğrenci için bir savaşın başlama ve bitiş tarihlerini bilmek ya da bir mareşalin doğumunu, bir taç giyme törenini bilmek önemli değildir.Tarih okumak, tarihi olayları doğuran ve gerektiren şeyleri öğrenmek ve araştırmaktır.
Sayfa 11 - Anonim YayıncılıkKitabı okuyor
Öğretmenlerim
Öğretmenler! "Cumhuriyet sizden 'fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür' nesiller ister."
Bilgi, bana bir harita odası gibi geliyor. Kütüphaneye her gidişimde bunu düşünür, etkilenirim. Öğretmenliğin rolü, çocukların harita odasının içinde ne olduğunu sistemli biçimde öğretmek. Öğretmen, harita odasındaki rehberdir, hepsi o. O bilgiler onların kafalarının içinde değil. İcat eden, yaratan onlar değil. Her şey o harita odasında. Öğretmenler harita odasından nasıl yararlanacaklarını bilir. Onların işi, normalde orada kaybolabilecek kişilere yol göstermektir.
Reklam
"İyi öğretmenler bilgiye sahip olanlardır. En iyileri ise kişinin onların öğretilerine inanıp inanmamasıyla ilgilenmezler. Onlar gerçeği sunar ve sonra sizi gerçeğinizi keşfetmek üzere kendinizle baş başa bırakır."
Ah ah, dillerde tüy bitecek; "pembe ağaç olmaz" , "Güneş gökyüzünde olur" , "çimler siyaha boyanmaz" diyen öğretmenler bitmeyecekti.
Sayfa 84 - Elma yayınlarıKitabı okudu
Üstün birer insan olarak doğmuş olmanın verdiği güvenle okulda başarılı oluyorlardı. Hiç kuşkusuz, De Gobineau'nun 'tüm uygarlıklar beyaz ırktan doğar, beyaz ırkın katkısı olmadan hiçbiri var olamaz, bir toplum kendini yaratan soyluların kanını koruduğu sürece yüce ve parlaktır,' varsayımını kanıtlama umuduyla çalışkan, düzenli ve enerjiktiler. Bu yüzden, umut veren öğrencilerin yurtdışında okumalarını salık veren öğretmenler onları pek göz ardı etmezdi. Tıp, hukuk, Tanrıbilim eğitimi görürler, yerel halka açık olan önemsiz devlet dairelerinde birbiri ardı sıra boy gösterirlerdi. Çapkın ve uçkuruna gevşek insanlar olarak, kamu ve özel işyerlerindeki yozlaşmış davranışları, soylu oluşlarıyla kazandıkları bir hak olarak düşünülür ve daha az yetenekli halkın çoğu onların bu tutumlarından büyük ölçüde zevk alırdı.
Sayfa 160Kitabı okudu
Mesleklerinin ne olduğunu daha henüz kavrayamamış olan bu öğretmenler, görevlerini basite alan mesai düşkünleridir. Böylelerine dostça öğütlerde bulunmak istiyorum. Bu gibiler öğretmenliği hemen terk edip kendilerine daha başka meslek arasınlar. Gitsinler, tüccar olsunlar, devlet dairelerinde memurluk yapsınlar. Böylece daha hareketli ve enerji dolu insanların gelmesi gereken makamları başkaları doldursun."
Reklam
Bay Kazilly'nin şu kelime tutkusundan bıktım gerçekten. Acaba bir çocuğun kafasının kelimelerle dolup çatlaması mümkün mü? Zaten matematik ve fen ödevlerinden gına geldi ama bu adam diğer öğretmenler ve biz çocukların hayatlarındaki diğer şeylerfen bihabermiş gibi görünüyor. Heather'ın bu hafta sonu iki basket maçının olmasını umursuyor mu? Ya da Imani'nin grip olmasını. Belli ki umrunda değil. Varsa yoksa kelimeler
Sayfa 175
Bu orul orul ORRROSSPU ÇOÇUKLARINI bilmeyen var mı ?!
Sonradan Kayseri’de düzenlenen oyunların iç yüzü mahkeme kararlarıyla bir bir ortaya çıktı. TÖS toplantısını Kayseri’de yaptırmamak için, halkı üstümüze saldırtmak için gece ışıkları söndürüp cami duvarlarının önünde dinamit lokumu patlatmışlar, bütün gece sabaha kadar ev ev dolaşıp “din düşmanı gomünist öğretmenler yaptı” diye fısıldamışlardı. Bizim yoksulluktan, karanlıktan kurtulsunlar diye yüreğimizi verdiğimiz halkı üstümüze saldırtıp kıs kıs gülüyorlar, belki de neşelerinden el şıklatıp göbek atıyorlardı. Kimler? Bilmeyen var mı onları?
Sayfa 171 - Evrensel Basım Yayın 1. Baskı 2000Kitabı okudu
23 Nisan nasıl çocuk Bayramı oldu?
23 Nisan 1920! Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin kuruluş ve açılış günü! 23 Nisan, o kadar önemli bir gündür ki, Meclis, o günün, her yıl milli bayram adıyla kutlanmasına karar verdi. Bir yıl sonra, 23 Nisan gününe yaklaşılırken bütün Ankara, Meclis'in açılış gününü en güzel şekilde kutlamak için yoğun bir hazırlık içine
Sayfa 34
Bir toplumun anne babalarının, bürokrasisinin, öğretmenlerinin küçük bir kızın hislerini ciddiye alacağı bir toplum hâline gelmesi kolay bir iş değil. Umarım yazdığım bu cümlenin ne kadar önemli olduğunu anlayan anne, babalar, öğretmenler, yöneticiler yıllar içinde çoğunlukta olur.
Alıntılar:
"Güzellik istemek budalalıktır. Aklı başında kimseler bunu ne kendileri için isterler, ne de başkalarında olmasına aldırış ederler. Kafa iyi geliştirilmişse, kalp de iyi huylar edinmişse, hiç kimsedış görünüşe aldırmaz. Bizim çocukluğumuzda öğretmenler böyle söylerlerdi; biz de günümüzün çocuklarına böyle diyoruz. Hiç kuşkusuz pek yerinde, gerekli bir düşünce, ama böyle düşünceleri gerçek deneyimler destekliyor mu acaba?" s.150 - Agnes Grey "Ne var ki, isteklerimiz kav gibidir: Olayların çakmağı boyuna alev saçar; bunlar da, isteklerimizin kavları üzerine düşmezlerse sönüp gidiverirler; düşerlerse umutlarımızın alevi bir anda parlar." s.170 - Agnes Grey
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.