Büşra Betül Şavlı

Büşra Betül Şavlı
@oguz_atay
" Bir mısra daha söylesek sanki her şey düzelecek..."
Olmam gereken yerden çok uzaktayım, belki de yoruldum bilmiyorum. Öyle karışık, öyle yabancıyım ki, bu aralar kendime bile gelemiyorum.
Reklam
Hoşgörü Üstüne Bir Mektup
Hoşgörü Üstüne Bir MektupJohn Locke
8/10 · 392 okunma
126 syf.
·
Puan vermedi
Genç Werther'in Acıları
Genç Werther'in AcılarıJohann Wolfgang Von Goethe
7.9/10 · 120bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
ARZULAR VE HÂTIRLAR Arzular başka şey, Hâtıralar başka. Güneşi görmeyen şehirde, Söyle, nasıl yaşanır?
BİR İŞ VAR Her gün bu kadar güzel mi bu deniz? Böyle mi görünür gökyüzü her zaman? Her zaman güzel mi bu kadar, Bu eşya, bu pencere? Değil, Vallahi değil; Bir iş var bu işin içinde.
Reklam
SEVDAYA MI TUTULDUM? Benim de mi düşüncelerim olacaktı, Ben de mi böyle uykusuz kalacaktım, Sessiz, sedasız mı olacaktım böyle Çok sevdiğim salatayı bile Aramaz mı olacaktım? Ben böyle mi olacaktım?
Ama çocuklar kusura bakarlar. Kuşlar gibi. Hani taş atmıştım bir kez de küsüp kaçmıştı... Ben şimdi kaçamıyorum inci. Ama büyüyünce kaçarım belki. Hani o mavi uçurtma gibi...
Bedenimin çevresinde yıllar boyu inşa etmiş olduğum ve yakında kapısını tamamen içeriden kilitlemeyi düşündüğüm yalnızlık katedralim, belki de şimdiye kadar başardığım tek iştir... Sorarlarsa," Ne iş yaptın dünyada?"diye, rahatça verebilirim yanıtını: " Yalnız kaldım. Kalabildim! Altı milyar arasında doğdum. Ve hiçbirine çarpmadan geçtim aralarından..."
Sayfa 252
"Kaldırımlar güzel. Ama bir de üzerinde yürüyen şu insanlar olmasa!"
Sayfa 209
Çok aşığı var İstanbul'un. Paris ve New York gibi. Çok bağımlısı var...
Sayfa 209
Reklam
Ve nefesimi tuttum. En derine, en dibe inebilmek için. Bıraktım kendimi hayatın okyanusuna. Beni dibe çeken zihnimin ağırlığıydı. Ve dibe daha çok vardı. Ama gidiyordum. Yavaş yavaş. Ayaklarına beton dökülmüş bir mafya kurbanı gibi... En derine. Dünya yuvarlak. Hayat da öyle. En derini aynı zamanda da en yükseğidir hayatın. Nereden baktığına bağlı. Nerede doğduğuna. Doğduğun yerden ne kadar uzaklaştığına bağlı. Elindeki şişede ne kadar hayat kaldığına bağlı...
Sayfa 207
Denge insanoğlunun icat ettiği en vahşi kavramdır! İp cambazının kendini en iyi hissettiği an, kendini ağa bıraktığı andır oysa. Sırat köprüsünden, beslenmeye kadar denge her yerdedir. Dünyanın en sağlam alarm sistemi. Bütün dengesizlere karşı. En ufak harekete, yanlışa duyarlı...
Sayfa 189
"Anlayamasaydım da ölecektim. Daha çok anlamak yormayacak tabutumu taşıyan kollarını. Çünkü ne daha ağır oldum, ne daha büyük!"
Sayfa 181
Ve artık insanlık bir karar vermeli. Ya cenazelerde ağlamayacak ölülerine, ya da üzerine basmayacak, sevdiklerinin cesetlerinin beslediği toprağın!
Sayfa 165
Ölenleri unutuyoruz. Yas tutmak bir hayal. İnsan ve doğa. Bonnie ve Clyde gibi... Biraz geç yatmak yeter bütün bunları görmek için, dostluğun ve aşkın sapkın bir komünistin diyeceği gibi, ama benim bambaşka bir anlamda kullanacağım, "kapitalist bir icat" olduğunu anlamak için...
Sayfa 111
93 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.