- İş görüşmem var, beraber gidelim mi? - Kendimi hiç iyi hissetmiyorum, seninle konuşmaya ihtiyacım var. ( Ama sor dinlerler mi yok, "hayır; ben bunu yapamam, ben bunu söyleyemem" ler.. vs.) - Botoks yaptıracağım, bana eşlik eder misin? (Ahaha burda gülesim geldi. Öhömm! Tamam, şimdi ciddiyim. Evet 80 küsür yaşında da kankam var benim ama bu o değil, onun kafası pürüzsüz, botoksa ihtiyacı yok.) Yine kendim için planlar yaparken ufak tefek, böyle planlarla düşüyorlar planlarımın içine. Sizin orda da günlerden cumartesi mi? youtu.be/Ih7pF-QQb-o
Hastalık sinyalleri çalan bedenimi korna sesli arabalar farketmese de önemli değil. Antibiyotiğim onlar değil. Hava güzel, kalabalıklar dert değil ama siz yine de yanımdan geçerken çevirin başlarınızı. Ben, birbirinize lûfettiğiniz bakışlardan daha çok haz alıyorum çünkü. (Hapşırığım isyan edecek, icabına bakıyorum şimdi.) Nerdeydik? Fuarda. Kitap fuarında. Kameralardan kaçan bir Matruşka görürseniz lütfen görmezden geliniz! Kaçmak yorucu. Oturdu sonra. Poşetinde satırlarla. Sonra bir ses; - Hanfendi, bir sade kahve bir de kültablası mı? (Kahkahalar.. Sonra bir "ıhımm".. -öhömm'ün kibar olanından-) - Kahveyi arkadaşımla içeceğim, şimdilik çay, kültablalısından. :))
Reklam
O yüzünü aşkla güneşe döndükçe sararır solar, sonunda kararır yanar her seferinde... Ayçiçeği güneşe âşık olunca gülmekten kırılmış bütün bitkiler. “Güneş gökyüzündeki tahtından bir an bile ayrılmaz. Kudretli ve ulaşılmazdır. Sen kim, o kim ? Vazgeç bu sevdadan “. Demişler hep bir ağızdan. Ayçiçeği sesini çıkarmamış. Sevdalı gözlerini dikmiş güneşe; Bakmış, bakmış, bakmış... Uzun müddet hiçbir şeyin farkına varmayan güneş , nihayet bir gün , ayçiçeğinin bakışlarını hissetmiş üzerinde.önce geçici bir heves sanmış ama zamanla yanıldığını anlamış. Ayçiçeği öyle inatçıymış ki güneş tahtını nereye taşıdıysa yılmadan usanmadan o yöne çevirmiş başını . Derken bir öğleden sonra artık bu takipten bıkan güneş sapsarı gazabıyla kavurmuş ayçiçeğini. Daha ayçiçeğin üzerinde simsiyah duman tüterken insanlar akın etmişler olay mahalline. “Yaşasın” demiş içlerinden biri. “Şimdi ne güzel çitleriz bu aşkı “ . Güneş gün boyu döndükçe o da güneşe döner yüzünü. Bu yüzden olmalı birileri “Gündöndü” diye seslenir ona gün bitene kadar güneşe bakar durur. Bazıları “Günebakan” diye çağırır onu... Ya biz? Neden güneşçiçeği değil de ayçiçeği deriz ona ? Güneşe olan aşkını gece ay ışığında büyüttüğü için mi yoksa ? “ (Öhömm ...Türkçe soru bankasından alınmıştır 😂💁🏻‍♀️)
352 syf.
9/10 puan verdi
Zümrüdü Anka
Billur Köşk Masalları... Nereden nasıl incelemeye çalışsam diye düşünüyorum ama çok mümkün olmayacak sanırım, sadece benim için ne ifade ettiğini paylaşmak istiyorum. Çocukluğumun çoğunluğunu yalnız geçiren biri olarak hatıramda kalan benim için en değerli saatler, ebeveynleri olmasına karşın hem yetim hem öksüz büyüyen babamın sürekli
Billur Köşk Masalları
Billur Köşk MasallarıAnonim · Yapı Kredi Yayınları · 2022466 okunma
Öhöm öhömm :)
... ilk defa beni sevmek hakkını sana tanıyorum. Anla, seni ne kadar sevdiğimi.
Sayfa 153 - SAHİBİNİ ARAYAN MEKTUPLAR 19
Reklam
Öhömm :)
... var olan en iyi kale, halk tarafından nefret edilmemektir, çünkü kalelerin olsa bile, halk senden nefret ediyorsa, bu kaleler seni kurtaramaz...
Sayfa 119
Öhömmm öhömm
Temiz kalpli, özü sözü bir, düzgün, kibar, yumuşak başlı...
72 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.