Okuduğum en etkileyici kitaplardan olabilirsin. Okurken içinde yaşadım. Montag'la beraber kaçtım, onunla beraber yaktım.
Bundan yüzyıllar sonrası. Artık farklı bir düzen var. Herkesin aynı olduğu, insanların düşünmediği, düşündürülmediği ve en korkuncu kitapların yakıldığı. Zaten yakılma amacı da bu. Düşündürtmemek. Sorgulatmamak. İsyan çıkartmamak. Bir sürü mutsuz insan topluluğu..
Okurken hep durup düşündüm. Acaba gelecekte böyle olur mu? İnsanları belli bir düzene uydurmak için bu kadarı da yapılır mı? Aslında her ne kadar şu anda farklı olduğunu, sıradışı olduğunu iddia eden kişiler bile bir düzenin parçası. Kitaplar şimdiden yüksek raflara kaldırıldı. Ve aynı cümleler ezberlemeye başlandı. Mesela birine neden kitap okumadığın sorsan 'vaktim yok!' der. Hiçbir şeye vaktimiz yok. Hayat gitgide hızlanıyor. Ve şu anlamlı cümle her şeyi özetliyor :
' Düğmenin yerini fermuar alır ve insan şafakta giyinirken düşünmeye, felsefi düşüncelere dalmaya ve dolayısıyla da melankolikleşmeye ayıracak bir saat bulamaz olur.'