İnsanlığın yozlaşmakta sınır tanımaz hale gelmesi ve sonuçları..
Şerhler, şerhlerin şerhleri, şerhlerin şerhleri ve idrak artık takatsiz kalıyor. Kur'an okumak isteyen bir kimsenin önüne ciltlerle kitap konuyor. "Bunu oku yoksa anlamazsın" diyorlar. O ciltlerin arasında boğulmuşken kimin cildi titreyebilir? Peki çare nedir? Temizlenmek. Abdest almak. Sen abdesti ruhuna da aldırırsan Kur'an sana da iner kardeşim.
Peki ama bizi kim temizleyecek? Mevlana mı? Şerhler, şerhlerin şerhleri, şerhlerin şerhleri ve elifi görse mertek sanacak zavallılardan zavallı hâl tercümeleri. Efendim nohut tencereden başını çıkarmış da kepçeyi kafasına yemiş çünkü daha pişmemiş. Mevlana bir güneşti onu bir hilal yaptılar, hilali de nehrin karanlık sularında balıklara içirdiler. Artık sizi Mevlana da temizleyemez. Birisinin gelip tencerenin altını yakması ve işi bu hale getirenleri üzerine oturtması gerekecek.
Kısacası bu rezilliği ortadan kaldıracak, mabedi temizleyecek ve tekrar güneş almasını sağlayacak büyük adamlara ihtiyacımız var. Şunu söylemek için yazıyorum ki o adamın geldiğini göremeyeceğiz. Çünkü geldiğinde onu tanıyamayacağız. Çünkü büyük adamın ne olduğunu bilmiyoruz.
Sayfa 424Kitabı okudu
AŞK MAHKUMU
Onu ilk kez gördüğümde kanadı kırık bir kelebeğe benzetmiştim. Uçmaya çalışan ama uçarken de acısını içinde yaşayan bir kelebeğe… Sanki acısını kabullenmiş gibiydi. Güçlü görünmeye çalışıyordu. Ama bu konuda pek de başarılı değildi.
Ortak bir arkadaşımızın evinde verdiği doğum günü kutlamasında karşılaşmıştık. Dikkat çekici bir
