Bu kitabı okuduğumda, adeta zihinsel ve ruhsal bir yolculuğa çıktım. Nurettin Topçu, insana varoluşun derinliklerini sorgulatan, sarsıcı ama bir o kadar da öğretici bir kapı aralıyor. Bu kitap, sadece felsefi bir eser değil, aynı zamanda insanın kendini, değerlerini ve iç dünyasını yeniden keşfetmesini sağlıyor.
Kitabı okumaya başladığımda güzel bir yolculuk sırasında olmam, bu süreci daha da anlamlı kıldı. Her sayfa, bana yeni bir bakış açısı sundu ve düşüncelerimi derinleştirdi. Topçu’nun varoluş kavramına yaklaşımı oldukça özgün; o, var olmayı sadece fiziksel ya da biyolojik bir durum olarak değil, insanın ruhsal ve ahlaki mücadelesi olarak ele alıyor.
Nurettin Topçu, özellikle insanın iradesi, ahlak ve maneviyat konularında yaptığı vurgularla beni derinden etkiledi. Bu bağlamda, insanın sürekli bir iç hesaplaşma ve kendini aşma mücadelesi içinde olması gerektiğini hatırlatıyor.
Ayrıca kitap, birey ve toplum arasındaki ilişkiyi de derinlemesine ele alıyor. Topçu’ya göre, insanın gerçek anlamda var olabilmesi, sadece bireysel dünyasında değil, aynı zamanda toplumsal sorumluluklarını yerine getirmesiyle mümkün.
"Var Olmak," kesinlikle her satırı üzerinde düşünülmesi gereken, tekrar tekrar dönüp okunacak, insanın kendi yolculuğunda ona eşlik edecek nadir eserlerden biri.