Hüseyin Rahmi'nin 1924 yılında yayımlanan bu kitabı, Binbirdirek'te ipek iplik eğirerek para kazanmaya çalışan iki Ermeni genci olan Agop ve Krikor ile, kendini büyü, tılsım gibi kehanetlere adamış Efsuncu Baba diye anılan Enveri arasında geçmektedir.
Her şey Bu iki gencin, Efsuncu Babanın dikkatini çekmesiyle başlar. Ve birlikte bir maceraya atılırlar.
Güya Bir yerde hazine saklıdır ve gökten inecek iki Melek olan "Lahur ve Mahur" aracılığıyla Efsuncu baba bu hazinesine kavuşacaktır.
Okurken yer yer gülme krizi geçirdim, yer yer de üzüldüm. Üzülmemin sebebi ise, hepimizin zaman zaman manevi anlamda bu tip şeylere inanmak istediği zamanlar elbette ki olabilir, fakat hayatını buna adayacak, her şeyi ona göre düzenleyecek olmak biraz insanı üzen bir ruh hali.
Günümüz koşullarını da ele alırsak eğer, kolay yoldan para kazanmak, paranın bir anda kucağımıza düşmesi isteği had safhada. Bence özellikle bu gibi bir dönemde okunması gereken bir kitap. Ama okumaktan kastım yalnızca satırlar arası dolaşmak değil, anlayarak okumak...
Ne olursa olsun Agop ve Krikor un bu macera uğruna başına gelenler beni gülümsetti. Hüseyin Rahmi'nin Edebiyatımızdaki yeri zaten yadsınamaz.