Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.13
Berbat moralime ilaç gibi gelen bir kitap
Zor zamanlar yaşayan herkesin oturup olduğu durumdan uzaklaşmak için okuyabileceği güzel bir çerez hikaye . Anlaşmalı sevgili , nişanlı veya evlilik yapılan herhangi bir kitap bana göre okunmaya değer oluyor çünkü koşullar her zaman sevdiğimiz insanla birlikte olmamızı sağlayamıyor bu anlamda bana daha gerçekçi geliyor . Bu kitapta da işten kovulan parası olmayan ve hâlâ annesiyle aynı zamanda annesinin sevgilisiyle yaşayan Lottie artık çaresizliğin dibine vurmuş bir şekilde kardeşiyle sohbet ederken zengin muhitlerde dolanıp kendime koca bulacağım ve borçlarımı ona ödeteceğim diyip bu işe atılıyor . Aynı zamanda şirketine yarayacak bir anlaşma için nişanlıyım yalanı söyleyen Huxley ile yolları kesişiyor ve Huxley sahte nişanlılık oyununu Lottie'ye teklif ediyor . Üstelik nişanlım hamile diyen Huxley yalanlarına ekleme yapıyor. Huxley'in anlaşmaya çalıştığı kişi ve onun nişanlısıyla tanışmaya başlayan çiftimiz saçma sapan bir sürü randevuya çıkmak zorunda kalıyor . Gerçekten idare etmeye çalıştıkları durumlar beni çok güldürdü ve kafamı dağıttı . Duruma ayak uydurmak isteyen Huxley benim nişanlım da hamile dediği için Lottie bir de hamile numarası yapmak zorunda kalıyor. Sürekli yalan söyledikleri için bir yerde kaç haftalık hamile demiştik diye unutup kalmaları beni çok güldürmüştü çünkü bir yalan söylediğinden gerçekten bazen unutabiliyoruz ve idare etmek zor oluyor . Daha sonrasında çiftimiz durumlardan sıyrılıp birbirlerini tanımaya ve hoşlanmaya başlıyorlar . Genel anlamda beni germeyen komik ve tatlı bir hikayeydi bir türlü okuduğum kitabı devam ettiremiyorum diyen insanlar varsa tavsiye ederim .
309 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
“Bağışlama yetisine sahip değildim.
Ama unutuşun denizine atmak?
Havaya kaldırıp ışıkta incelemek, onaylamak, kabul etmek ve sonra unutuşun denizine atmak?
Bunu da beceremedim. Çünkü bu, tek tek olaylardan ibaret değildi. Bitmiş bir hikaye değil, ardı arkası kesilmeyen bir incelemeydi, çıkmazlarla ve sinir bozucu geri dönüşlerle dopdolu, elzem bir kazı çalışması. Ve kayıp çocukluğum, ve bu kaybın durmaksızın geri gelmesi olduğum kişi olmamı sağlamıştı, varlığımın bir parçasıydı bu, içimdeki en ufacık duyguya bile nüfuz etmişti.”
Bu paragraf altını çizdiğim; benim için kitabı derinlemesine özetleyen kısım oldu. Karanlık ve kasvetli bir hikaye bu, bir türlü çözülemeyen, çözümü nedir bilinmeyen fakat derin ve sarsıcı hatta şok edici tarafları var. Yavaş yavaş okudukça, bir bir nedenlerini anlıyorsunuz. Kitabın neredeyse ortalarından sonra meselenin neden bu boyutlara ulaştığı açıklık kazanıyor. O yüzden okurken sabırlı olmak gerek, fakat en derindeki sır yüzeye çıktıktan sonra da kendiliğinden akıp gidiyor, merak ettiriyor. Kişilik analizlerinin farklı bir yorumu, hikayesinin vurucu tarafı ve kitabın ilerleme tarzı beni kendine hayran bıraktı. Sonlara doğru elimden hiç bırakmak istemedim. Okunmaya değer.
Saf duygular
Sanırım bu kitap birçok şekilde ele alınabilecek şekilde, tabulaştırılmış kadın erkek rollerinin tam tersi stereotiplerde ele alıp bu yüzden de dışlanmış yeterli güveni cevresinden sağlayamamış korkak kalmış "öylesine, neden yaşadığı bile belli olmayan, hava israfı" bir adamın bana çok güzel duygular hissettirecek sekilde kurgulanmis bir
Ahmet Ümit Bir Aşk Masal'ı ile bizlere çok güzel bir mesaj vermiş. Özgürlük, "aşkın yanı sıra gerçekten özgür müyüz her alanda?" bunu sorgulattı. Ama kurgu için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Beş hikaye temelde aynı kurgu ve aynı son. Okurken sıkıldım. Ama verilmek istenen mesajı aldıysanız eğer okunmaya değer bir kitap.
Spoiler içerir
"İnsan herşeyi unutarak yaşayabilirdi. Ama her şeyi hatırlayarak yaşayamazdı."
Bu kez bir alıntıyla başlamak içimden geldi. Yine bir arkadaşımın tavsiyesiyle bu kitabı okudum. Bitirişimin üzerinden neredeyse 2-3 hafta geçti, bazı kitaplar için okuduktan hemen sonra inceleme oluşturabiliyorken bazılarında kendime bir "sindirme
Spoiler
Santiago'nun peşinden işaretleri takip ederek urim ve tumimle Mısır Piramitleri'ne bir hazinenin peşinde yolculuğa çıkıyorsunuz.
Cadılar, krallar size yol gösteriyor.
Yeni ahitten ayetler haritanızdaki dipnotlar oluyor.
Ve bir damla gözyaşı düşüyor çölün kumuna. Hazinenin anahtarı oluyor bu gözyaşları da aynı zamanda.
Mevlana'nın Mesnevi'sinden alınarak uyarlanan bu hikaye Paulo Coelho'yu dünyaya tanıtıyor. Mistik bir peri masalına benzeyen bu hikaye sizi kendinizi, hayatı, kaderi ve mutluluğu sorgulamaya itiyor.
Okunmaya değer.
